Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili tarafından bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlu vekilinin, dayanak senetteki imzanın borçluya ait olmadığından bahisle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. 
HUMK.nun 409/6.maddesine göre işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi takdirde, aynı maddenin beşinci fıkrasına göre davanın açılmamış sayılmasına karar verilir.
Somut olayda, mahkemece, 21/12/2006, 13/05/2008 ve 09/06/2009 tarihli duruşmalarda, borçlu veya vekilinin katılmaması nedeniyle HUMK.nun 409.maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırıldığı ve dosyanın yenilenmesi nedeniyle HUMK.nun 409/6 maddesine aykırı şekilde yargılamaya devam edilerek imzaya itirazın kabulüne karar verildiği görülmektedir. Mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere HUMK.nun 409/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, üçüncü defa yapılan yenileme ile duruşmaya devam edilerek itirazın esası hakkında yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21/12/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.