
Esas No: 2021/352
Karar No: 2021/2240
Karar Tarihi: 22.04.2021
Danıştay 12. Daire 2021/352 Esas 2021/2240 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/352
Karar No : 2021/2240
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Başkanlığı
VEKİLİ : ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Afyonkarahisar İli, Bolvadin İlçesi, ... Beldesi ... Camii'nde İmam Hatip olarak görev yapan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer verilen ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin Diyanet İşleri Başkanlığının ... tarih ve ... sayılı işleminin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararda; dava dosyasında yer alan soruşturma raporu, tanık ifadeleri ve diğer bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden; İmam-hatip olarak görev yapan davacının, kendisini kadın olarak tanıtan ... isimli sahte facebook kullanıcısıyla 2017 yılında cinsel içerikli yazışmalar yaptığı, cinsel organının fotoğrafını çekip messenger üzerinden bu kişiye gönderdiği ve bu fotoğrafların halk arasında yayıldığı hususunun soruşturma raporu ile sübuta erdiği anlaşıldığından, davacının görevine son verilmesine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu olayda, aynı fillden dolayı hem disiplin cezası ile cezalandırıldığı, hem de görevine son verildiği, ... isimli şahsın kurduğu komplo ile buna yandaşlık yapan kişilerin şikayetlerinin kötü niyetli olarak gerçekleştirildiği, dava konusu işlemin usule, yasaya ve hakkaniyet kurallarına aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacının kendisini kadın olarak tanıtan ... isimli sahte facebook kullanıcısıyla 2017 yılında cinsel içerikli yazışmalar yaptığı, cinsel organının fotoğrafını çekip messenger üzerinden bu kişiye gönderdiği ve bu fotoğrafların halk arasında yayıldığı hususlarının tespiti üzerine başlatılan soruşturma sonucu dava konusu işlemin tesis edildiği belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince; Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 tarih ve 2020/62 sayılı "Danıştay Dava Daireleri Arasındaki İş Bölümü Kararı" uyarınca Dairemize devredilen dosya Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 22/04/2021 tarihinde, kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(X)KARŞI OY :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinin birinci fıkrasının "Özel şartları" belirleyen (B) bendinin (2) numaralı alt bendinde, "Kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak" kuralına yer verilmiş; 98. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, "Memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan her hangi birini kaybetmesi" hali, Devlet memurluğunu sonra erdiren haller arasında sayılmıştır.
633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'un "Personelin nitelikleri" başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasında, "Başkanlık personelinin 657 sayılı Kanunda ve bu Kanunda yer almayan diğer nitelikleri ile atanmalarında dinî öğrenim şartı arananlara ilişkin ortak nitelikler yönetmelikle düzenlenir." hükmü yer almaktadır.
15/04/2015 tarih ve 29327 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin "Genel şartlar" başlıklı 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, "Atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan unvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak" hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacının 2014 yılında Eskişehir İli, Çifteler İlçesi'nde göreve başladığı, 2017 yılında davacıyla aynı mahallede ikamet eden ... tarafından açılan ... (kadın) isimli sahte facebook hesabı kullanılarak, davacıyla cinsel içerikli görüşme yaptıkları, ...'nın isteği üzerine davacının cinsel organının fotoğrafını çekip messenger üzerinden bu kişiye gönderdiği ve bu fotoğrafların halk arasında yayıldığı hususlarının tespiti üzerine, davacının bu fiil ve eylemlerinin din görevlisinin itibar ve itimadını sarsıcı nitelikte, İslam törelerine uygun olmayan bir davranış olarak değerlendirilmesi sebebiyle, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan, "atanmalarında dini öğrenim esas alınan ünvanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olması" şeklindeki ortak nitelik şartını görevi esnasında kaybettiğinden bahisle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 98/b maddesi uyarınca Diyanet İşleri Başkanlığındaki görevinin sona erdirilmesine ilişkin Diyanet İşleri Başkanlığının ... tarih ve ... sayılı işleminin iptaline karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Anayasa’nın 20. maddesinde, herkesin özel hayatına saygı gösterilmesi hakkına sahip olduğu ve özel hayatın gizliliğine dokunulamayacağı düzenlemesine yer verilmiştir. "Özel hayat", gerek özel hukukta ve gerekse kamu hukukunda kişinin özel yaşam alanına girilmesine ya da müdahale edilmesine ilişkin olarak ilgilinin açık veya zımni rızasının olup olmadığı hukuka uygunluk denetiminin özünü teşkil etmektedir. Özellikle kişinin bire bir özel (sır) yaşam alanını, gizli tutmak istediği, bir başka kişi ya da kişilerin bilmesini istemediği konuları içermektedir. Kişinin sır alanı hukukun çok sıkı biçimde koruduğu bir alan olup; kişinin dokunulamayan bu alana idari makamlarca doğrudan müdahale edilmesi veya bu alanı sınırlayıcı idari yaptırım kararlarının uygulanması imkanı bulunmamaktadır.
Bakılan uyumazlıkta; davacının sahte facebook hesabı kullanımına dayalı olan ve üzerine atılı bulunan soruşturma konusu eylemin, özel hayatına ilişkin olduğu; yürütmekte olduğu kamu göreviyle, bir başka ifadeyle mesleki faaliyetiyle ilgisinin olmadığı anlaşıldığından, davacının atanmasında itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinde İslam törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğuna dair ortak nitelik şartını taşımadığından bahisle, ağır idari yaptırım niteliğini haiz olan camii - imam hatibi görevine son verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediğinden, ... İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği görüşüyle, aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
