
Esas No: 2021/3506
Karar No: 2022/4426
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3506 Esas 2022/4426 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin uyuşturucu ticareti ile suçlandığı ve 371 gün tutuklu kaldığı davada, kişinin sonunda beraat etmesine rağmen tutukluluğunun haksız olduğunu ve tazminat taleplerinin haklı olduğunu kabul etti. Mahkeme, bu kişiye 9.024,50 TL maddi tazminat ve 25.000 TL manevi tazminat verilmesine karar verdi. Ancak, davalı tarafından temyiz edildi ve Yargıtay tarafından karar bozuldu. Bozma nedenleri arasında, davacının hangi suçtan tutuklu kaldığı hakkında yeterli delil sunulmaması, tazminat tutarlarının belirli bir hatalar raporuna dayandırılması ve davalının ıslah talebinin doğru bir şekilde işlenmemesi sayılabilir. Kanun olarak, bozma kararı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak verildi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının davasının kısmen kabulüyle 9.024,50 TL maddi; 25.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/40 esas, 2015/96 karar sayılı ceza dosyası dosyasında uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 23.02.2012 – 28.02.2013 tarihleri arasında 371 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 15.05.2015 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 10.000 TL maddi, 35.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece davanın kısmen kabulü ile 9.024,50 TL maddi; 25.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,
1-Davacının hangi suçtan tutuklu kaldığının tespiti amacıyla davacı hakkında düzenlenen yakalama, olay, gözaltı ve sevk – serbest bırakma, tutuklama müzekkereleri, sorgu zaptının Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde aslının veya onaylı örneğinin dosya arasına alınması gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi,
2-Tazminat davasının dayanağı olan davacı ile ilgili olarak tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin belirlenmesi suretiyle davacının yakalama, gözaltına alma, tutuklama ve tahliye tarihleri ile infaz edilen sürenin tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Her ne kadar dava dilekçesinde manevi tazminat talebine kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunmuş ise de, sonradan "ıslah" suretiyle bu hususta sözlü veya yazılı talepte bulunulması mümkün bulunduğundan ve davacı vekili tarafından 01.03.2016 tarihli karar duruşmasında tutuklama tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi şeklinde dava dilekçesinin ıslah edilmiş olması nedeniyle, mahkemece ıslah talebi doğrultusunda davacı lehine hükmolunan manevi tazminata gözaltı tarihinden itibaren faize hükmedilmiş ise de, HMK’nın 177/2. maddesindeki "ıslah, sözlü veya yazılı olarak yapılabilir. Karşı taraf duruşmada hazır değilse veya ıslah talebi duruşma dışında yapılıyorsa, bu yazılı talep veya tutanak örneği, haber vermek amacıyla karşı tarafa bildirilir." şeklindeki emredici hüküm karşısında, ıslah talebine ilişkin dilekçenin davalı tarafa tebliğ edilmesi gerektiği gözetilmeden ıslah talebinin usule aykırı şekilde kabul edilmesi,
4-Gerekçeli karar başlığında davanın konusu olarak ''Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat'' ibaresine yerine, "Kanun dışı yakalanan veya tutuklanan kişilere tazminat verilmesi" ile dava tarihi olan "17.08.2015" yerine; "suç tarihi: 2012" yazılması,
Kabule göre de;
Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan "8.930,9" TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde "9.024,50" TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.