
Esas No: 2019/2946
Karar No: 2021/2227
Karar Tarihi: 29.04.2021
Danıştay 10. Daire 2019/2946 Esas 2021/2227 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No: 2019/2946
Karar No: 2021/2227
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …, Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, Tunceli ili, Merkez ilçesi, ... köyünde mal varlığı olduğu, terör olayları nedeniyle köyündeki mal varlığına ulaşamadığı, uğradığını ileri sürdüğü zararların 5233 sayılı Kanun kapsamında karşılanması talebiyle Zarar Tespit Komisyonuna yaptığı başvuruda 301.636,07 TL ödeme teklifinde bulunulduğu ancak anılan teklifin gerçek mal varlığına, dosya içeriğine, hakkaniyete ve günün ekonomik koşullarına ve 5233 sayılı Kanunun 8. maddesinin 2. fıkrasının yollamasıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11. maddesindeki kıymet takdiri esaslarına ve hukuka uygun olmadığı, zira davalı idarece yapılan keşifte ağaçların eksik tespit edildiği, ... köyünde kadastro çalışmaları yapılmadığından eski tapu kayıtlarına ve zilyetlik belgesine göre arazi hesabı yapıldığı ve köyde 400 da sulu-susuz arazisi olduğu halde keşif sırasında arazilerin tespitinin yapılmadığı, keşfin bu yönüyle eksik olduğu, ayrıca zilyetlik belgesi ile kendisine ait olduğu keşifte tespit edilip tutanağa yazılan 42 da sulu arazinin de hesaba dahil edilmediği, bununla birlikte ağaçlara ve arazilere uygulanan birim fiyatların da düşük olduğu ve ağaç zarar hesabının ağaçların yaşına göre yapılması gerektiği ileri sürülerek Tunceli Valiliği Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan 1 No'lu Zarar Tespit Komisyonunun ... tarih ve ... sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; keşif tutanağında davacı adına tespit edilen ve tazminat kapsamında değerlendirilebilecek malvarlığı unsurları yönünden kriterlere uygun olarak yapılan hesaplama sonuçlarına dayanan dava konusu komisyon kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Komisyonca yapılan tespitte ağaçların eksik yazıldığı, kuruyup fiziki olarak yok olan ağaçların mahalli bilirkişi beyanlarına rağmen tespit tutanağına geçirilmediği, keşif zamanında köyün kadastrosu yapılmamış olduğundan arazilerin eksik tespit edildiği, keşifte tespit edilerek tutanağa geçirilen 42 da taban arazinin hesaplama dışı bırakıldığı; ağaçlara ve arazilere uygulanan birim fiyatların Tunceli ili ortalamasına göre düşük olduğu, ağaçların yıllık gelir hesabının her ağacın yaşına ve fiziki durumuna göre değiştiği, yine yapılara uygulanan birim fiyatların Mimarlık ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesabında Kullanılacak Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğe aykırı olduğu, teklif edilen tazminat tutarının gerçek mal varlığına, dosya içeriğine, hakkaniyete, günün ekonomik koşullarına, 5233 sayılı Kanunun 8. maddesinin 2. fıkrasının yollamasıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11. maddesindeki kıymet takdiri esaslarına ve hukuka uygun olmadığı, Mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davalı idarenin kabulü dikkate alınarak, 37/40 pay üzerinden devam eden davada, diğer pay sahiplerinin de usulen davaya katılmalarının sağlanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY : Davacı tarafından, Tunceli ili, Merkez ilçesi, ... köyünde mal varlığı olduğu, terör olayları nedeniyle köyündeki mal varlığına ulaşamadığı, uğradığını ileri sürdüğü zararların 5233 sayılı Kanun kapsamında karşılanması talebiyle Zarar Tespit Komisyonuna yaptığı başvuruda 301.636,07 TL ödeme teklifinde bulunulduğu ancak anılan teklifin gerçek mülkiyetine, dosya içeriğine, hakkaniyete ve günün ekonomik koşullarına ve 5233 sayılı Kanunun 8. maddesinin 2. fıkrasının yollamasıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11. maddesindeki kıymet takdiri esaslarına ve hukuka uygun olmadığı, zira davalı idarece yapılan keşifte ağaçların eksik tespit edildiği, ... köyünde kadastro çalışmaları yapılmadığından eski tapu kayıtlarına ve zilyetlik belgesine göre arazi hesabı yapıldığı ve köyde 400 da sulu-susuz arazisi olduğu halde keşif sırasında arazilerin tespitinin yapılmadığı, keşfin bu yönüyle eksik olduğu, ayrıca zilyetlik belgesi ile kendisine ait olduğu keşifte tespit edilip tutanağa yazılan 42 da sulu arazinin de hesaba dahil edilmediği, bununla birlikte ağaçlara ve arazilere uygulanan birim fiyatların da düşük olduğu ve ağaç zarar hesabının ağaçların yaşına göre yapılması gerektiği ileri sürülerek Tunceli Valiliği Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan 1 No'lu Zarar Tespit Komisyonunun ... tarih ve ... sayılı işleminin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5233 sayılı Kanunun 1 inci maddesinde, '' Bu Kanunun amacı, terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddî zarara uğrayan kişilerin, bu zararlarının karşılanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemektir.''; 7 inci maddesinde, ''Bu Kanun hükümlerine göre sulh yoluyla karşılanabilecek zararlar şunlardır: a) Hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar. b) Yaralanma, engelli hâle gelme ve ölüm hâllerinde uğranılan zararlar ile tedavi ve cenaze giderleri. c) Terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddî zararlar.'' hükmü düzenlenmiştir.
20/10/2004 tarih ve 25619 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Yönetmeliğin 11 inci maddesinde, '' Komisyon gerek görmesi halinde keşif yapabilir. Komisyon başkanı belirlemiş olduğu keşif yeri ile gün ve saatini komisyon üyeleri ve/veya bilirkişi ile başvuru sahibine veya yetkili temsilcisine yazılı olarak bildirir. Başvuru sahibinin kendisi, veli veya vasisi veya yetkili temsilcisi ve varsa şahitleri keşif mahallinde hazır bulunurlar. Muhtar veya o yer mahallinden iki kişinin de keşifte hazır bulunması temin edilir. Tespit edilen günde komisyon olay mahalline giderek zararı tespit eder. Bu tespitte; a) Keşif tarihi, b) Zarar görenin adı soyadı, c) Zararın meydana geldiği yer, d) Zararın meydana geldiği tarih, e) Zararın nev’i, f) Zararın miktarı, g) Zarar gören bina, işyeri, arazi, taşıt ve ağaç gibi taşınır ve taşınmaz mallardan faydalanılma imkanının bulunup bulunmadığı, h) Zarar görenin kendi ihmal, kusur ve kastının olup olmadığı, ı) Zarardan mahsup edilmesi gereken miktarlar, ile gerekli görülen diğer hususlar tutanağa bağlanarak hazır bulunanlarca imza altına alınır. Başvuru sahibi veya yetkili temsilcisinin keşif esnasında hazır bulunmaması halinde durum tutanakta belirtilir.'' kuralı yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu Tunceli Valiliği Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan 1 No'lu Zarar Tespit Komisyonunun ... tarih ve ... sayılı işleminde, davacının eşi mirasbırakan ...'in verasetnamesinde isimleri bulunanlardan ...'in vekaletinin olmaması nedeniyle hissesi hesaplanmayarak geriye kalan varislerin hisseleri oranında (37/40) hesaplama yapıldığı belirtilerek ev, ahır, değirmen, arazi ve ağaçlardan oluşan mal varlığı değerleri için hesaplama yapılıp tazminat teklifinde bulunulduğu; teklifin kabul edilmeyerek işlemin iptali için açılan davada, uyuşmazlığın konusunun ağaç ve arazi mal varlığı bakımından uğranılan zararların karşılanmamış olması olarak gösterildiği ve ağaç sayısının tespit edilenden fazla olduğu, ağaç hesabında kullanılan birim fiyatların Tunceli İl Tarım Müdürlüğünce uygulanan birim fiyatlarına göre düşük olduğu, hesaplama yapılırken ağaçların yaşına göre hesaplamada bulunulması gerektiği, arazi zararları bakımından ise köyün kadastrosu yapılmadığından, arazi tespitinin eski tapu kaydı ve zilyetlik belgesi üzerinden yapıldığı, köyde 400 da sulu-susuz arazi sahibi olunduğu ancak keşif sırasında arazi tespitinin yapılmadığı, keşfin bu yönüyle eksik olduğu, öte yandan keşifte zilyetlik belgesi ile lehine tespit edilip tutanağa yazılan 42 da arazinin de zarar hesabına dahil edilmediği, arazi zararları bakımından yapılan hesaplamada kullanılan birim fiyatların da düşük olduğu iddiasında bulunulmuştur.
Temyiz dilekçesinde dava dilekçesindeki iddialar tekrar edilip, dava konusu işlemde yapılara yönelik hesaplamada da birim fiyatların Mimarlık ve Mühendislik Hizmet Bedellerinin Hesabında Kullanılacak Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkında Tebliğe aykırı olarak yapı sınıflarının belirlenmesi suretiyle uygulandığı belirtilmişse de, bu iddianın dava dilekçesinde ileri sürülmediği açıktır.
Davacının arazi zararları bakımından ileri sürdüğü hususların incelenmesinden; davacının temyiz aşamasında parsel listeleri sunduğu ve davalı idarece tespit edilenden daha fazla arazi varlığına sahip olunulduğunu ispatlamaya çalıştığı, Dairemizin 19/10/2020 tarihli ara kararıyla sunulan bu parsel kayıtlarına yönelik bilgi talebinde bulunulduğu ve Tunceli Tapu Müdürlüğünce tapu kayıtlarının gönderildiği, dava konusu işlemde yer alan arazi varlığı ile örtüşmedikleri anlaşılmakla, davacının arazi varlığının zamanında köyde kadastro çalışmaları yapılmadığı için arazi tespitinin eski tapu kaydı ve zilyetlik esaslarına göre yapıldığı, keşifte arazi tespiti yapılmadığı gibi zilyetlik belgesine göre tespit edilip tutanağa yazılan 42 da arazinin de hesaplanmadığına yönelik iddialarının Dairemiz anılan ara karar cevapları ve tapu sicil kayıtları dikkate alınarak değerlendirilmesi ve bir karar verilmesi gerekmektedir.
Ağaç zararları bakımından ileri sürülen iddiaların incelenmesinden, 05/07/2013 tarihli keşif tutanağında sayıya itiraz edildiğinin yer aldığı, davacının dava dilekçesinde ve temyiz dilekçesinde bu itirazından bahsedip, kuruyup fiziki olarak yok olan ağaçların mahalli bilirkişi beyanlarına rağmen tespit tutanağına geçirilmediğini iddia ettiği görülmektedir. 05/07/2013 tarihli keşif tutanağının incelenmesinden ''Meyve Dökümüdür'' başlığı altında ağaçların tür ve sayı dökümünün bir sayfada yapılıp bu sayfanın Komisyon başkanı ve üyesi tarafından imzalandığı, ağaçların dökümünün yapıldığı bu sayfada ayrıca bir imza alanı açılmasına rağmen keşifte bulunmaları kurala bağlanan mahalli bilirkişilerin/muhtarın bu tespit için imzaları alınmadığı gibi keşif sırasında yapılan itiraza yönelik beyanlarının da alınmadığı, bu halde mal varlığının tespiti için yapılan keşfin varlık nedeni olan tespit fonksiyonunun askıda kaldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda Mahkemece, dosyanın belirtilen eksiklikleri ve Dairemiz ara kararına verilen cevaplar incelenerek ve bu incelemeler sırasında gerekli görülen araştırmalar yapılarak dava konusu işlem hakkında bir karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.