12. Hukuk Dairesi 2020/6894 E. , 2021/3597 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi hissedarlar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi hissedarların mahkemeye başvurusunda, ortaklığın giderilmesi suretiyle yapılan satış nedeniyle iki ihale bedeli arasındaki farktan sorumlu olan ... aleyhine, satış dosyasından düzenlenen aciz vesikasına dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasının kabul edildiğini, satışa esas olmak üzere borçlunun sorumlu olduğu miktarın faizi ile birlikte hesaplanması talebinin icra müdürlüğünce 7.06.2018 tarihli kararla, aciz vesikasındaki miktara faiz hesaplanamayacağı gerekçesi ile reddedildiğini ileri sürerek müdürlük işleminin iptalini istediği, İlk Derece Mahkemesince; şikayetin reddine karar verildiği, şikayetçilerin istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK"nun 105. maddesinde düzenlenen geçici aciz vesikasının tek hükmü alacaklının geçici aciz belgesi ile iptal davası açabilmesidir (m. 105,II; m.277/1). Kesin aciz belgesinin diğer hükümleri geçici aciz belgesi için söz konusu değildir. (Kuru, B: İcra Ve İflas Hukuku El Kitabı ... 2013 s. 749). Bu nedenledir ki, geçici aciz vesikasına dayalı olarak açılan iptal davasında, tasarruf iptal edilmek suretiyle borçlunun mal varlığı meydana gelmiş olacağından, acizden bahsedilemeyeceği için aciz belgesinde yazılı alacak için faiz istenemeyeceğine ilişkin İİK"nun 143 maddesinin 4. fıkrasının uygulanması da söz konusu olmayacaktır. Kaldı ki, aciz belgesinde yazılı alacak için faiz istenemez hükmü, alacaklının borçlunun mal varlığına dahil mal ve haklardan tatmin edilmesi hali için geçerli olup, iptal davasını kazanan alacaklı, üçüncü kişinin mal varlığına dahil olan bir mal veya hakkın satış bedelinden tatmin edileceğinden (m. 283), bu satış bedelinden (davalı üçüncü kişiden) faiz de isteyebilir.
Öte yandan, icra mahkemesince verilen kararlar, kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte, aynı takip dosyası nedeniyle, aynı taraflar arasında ve aynı konuda daha önce verilen icra mahkemesi kararları, kesinleşmek koşuluyla sonraki şikayet yönünden birbirlerine karşı kesin hüküm teşkil ederler.
Somut olayda, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 12.06.2018 tarih, 2007/1172 E. ve 2008/448 K. sayılı kararı gereği ortaklığın giderilmesi suretiyle yapılan 22.06.2009 tarihli ihalede, taşınmazın 376.000 TL bedelle ..."a ihale edildiği, ihale bedeli kendisine
verilen süre içerisinde alıcı tarafından yatırılmadığından ve ikinci en yüksek pey süren kişinin de teklifi cevapsız bırakması sebebiyle icra müdürlüğünce verilen 29.06.2009 tarihli kararla; İİK’nın 133. maddesi uyarınca taşınmazın resen satışına karar verildiği, ancak iki ayrı satış günü belirlenmek suretiyle İİK’nun 134. maddesine göre ihale yapıldığı ve taşınmazın 21.08.2009 tarihli ihalede 251.000 TL bedelle şikayetçi hissedarlara ihale edildiği, ..."a iki ihale bedeli arasındaki farkın tahsili için gönderilen muhtıranın 19.04.2011 tarihinde tebliğ edildiği, aradaki farkın ödenmemesi üzerine şikayetçilerin haciz talebinde bulunduğu, icra müdürlüğünce haciz talebinin reddine karar verildiği, bu karara yönelik şikayetin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 3.12.2012 tarih, 2012/1307-1606 E. K. sayılı kararı ile ..."ın iki ihale bedeli arasındaki farktan sorumlu olduğu gerekçesi ile kabul edilerek haciz talebinin reddine yönelik müdürlük işleminin kaldırılmasına karar verildiği, bu kararın şikayetçilere 11.12.2012 tarihinde, ..."a 2.01.2013 tarihinde bizzat tebliğ edildiği, taraflarca süresi içinde temyiz yoluna başvurulmadığı, icra dosyasından ... aleyhine açılan tasarrufun iptali davasına sunulmak üzere 13.12.2016 tarihinde 134.805 TL bedelli aciz vesikası (İİK"nun 105/1 m. gereğince) düzenlendiği ve ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 13.03.2018 tarih, 2017/468 E. ve 2018/121 K. sayılı kararı ile tasarufun iptali davasının kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
O halde, İlk Derece Mahkemesince, borçlu ..."ın iki ihale bedeli arasındaki farktan sorumlu olduğuna ilişkin aynı satış dosyası ve aynı taraflar yönünden verilmiş kesin hüküm bulunduğu dikkate alınarak, şikayetçi hissedarların iki ihale bedeli arasındaki farkın faizi ile birlikte hesaplanması istemini reddeden 7.06.2018 tarihli müdürlük kararına yönelik şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Şikayetçi hissedarların temyiz itirazlarının kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddesi uyarınca, istinaf talebinin esastan reddine ilişkin ... Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 10.06.2020 tarih ve 2019/1888 E. - 2020/854 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 22.11.2018 tarih ve 2018/964 E. - 2018/1259 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.