Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2017/483
Karar No: 2021/2650
Karar Tarihi: 18.05.2021

Danıştay 4. Daire 2017/483 Esas 2021/2650 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/483
Karar No : 2021/2650

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına bir dönem kanuni temsilcisi olduğu şirketin sahte fatura kullandığından bahisle şirket yöneticisi sıfatıyla re'sen tarh edilen 2010/2, 3, 4, 6, 7, 8, 9, 10 ve 11 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile 213 sayılı Kanun'un 353/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; vergi ceza ihbarnamelerinin davacıya tebliğ edildiği, tarh sebebini, matrahın bulunuş yöntemini ve tarhiyatın dayanağına ilişkin bilgi ve belgelerin gösterildiği ... tarih ve … sayılı Vergi İnceleme Raporu'nun tebliğ edilmediği, davacının savunma hakkının engellendiği, kendisine ait bilgilerin verilmemesi, 213 sayılı Kanun'un "Vergi Mahremiyeti" başlıklı 5. maddesi kapsamında değerlendirilemiyeceği, sadece vergi ve ceza ihbarnamesi ile takdir komisyonu kararlarının tebliğ edilerek, işlemlerin dayanağı vergi tekniği raporunun davacıya tebliğ edilmemesinden dolayı davacı hakkında yapılan cezalı tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; davalı idarece düzenlenerek 28/11/2016 tarihinde Mahkeme kayıtlarına giren dilekçe içeriğinde, davacının 03/08/2016 tarihinde kabul edilip 19/08/2016 tarih ve 29806 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6736 sayılı Kanun’un 3. maddesi kapsamında dava konusu ihbarnameleri düzenleyen vergi dairesi müdürlüğüne başvuruda bulunmak suretiyle uyuşmazlık konusu vergi/cezadan kaynaklı amme borcunu yeniden yapılandırarak ödemek istediğini beyan etmesi sonucu .... Vergi Mahkemesinin E:... sayısında görülen davadan vazgeçtiğinin belirtilmesi ve söz konusu yasa maddesi uyarınca bu hususa ilişkin olarak düzenlenmesi gereken davacının imzasını taşıyan başvuruya ilişkin formun dilekçeye ekli halde Mahkemesine ibraz edilmesi karşısında istinaf isteminin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf başvurusu hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Doğmamış haktan peşin feragatın mümkün olmadığı, temyiz hakkı henüz doğmadığından temyizden feragat sonuç doğurmayacağından kararın hukuka aykırı olduğu, adil yargılanma hakkının elinden alındığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, … TL maktu karar harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 18/05/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle re'sen tarh edilen 2010/2,3,4,6,7,8,9,10 ve 11 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile kesilen özel usulsüzlük cezasının, .... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:… sayılı kararıyla vergi inceleme raporu tebliğ edilmediğinden dolayı savunma hakkının kısıtlandığı gerekçesiyle kaldırıldığı, bu karara yöneltilen istinaf isteminin Vergi Dava Dairesince, istinaf isteminin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verildiği anlaşılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 19. maddesiyle değişik 45. maddesinin 2. fıkrasında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu, 3. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar vereceği, karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı vereceği, 4. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği, bu hâlde bölge idare mahkemesinin işin esası hakkında yeniden bir karar vereceği kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı Kanunun yine 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik 49. maddesinin 1. fıkrasında ise temyiz incelemesi sonunda Danıştay'ın; kararı hukuka uygun bulursa onayacağı, kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onayacağı hüküm altına alınmıştır.
6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun'un "Kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacaklar" başlıklı 3. maddesinin 10. fıkrasında, bu madde hükmünden yararlanılması için madde kapsamına giren alacaklara karşı dava açılmaması, açılmış davalardan vazgeçilmesi ve kanun yollarına başvurulmamasının şart olduğu; "Ortak hükümler" başlıklı 10. maddesinin 13. fıkrasının (a) bendinde de, bu Kanun hükümlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulunan ve ilgili maddeler uyarınca dava açmamaları veya açılan davalardan vazgeçmeleri gereken borçluların, bu Kanun hükümlerinden yararlanabilmeleri için ilgili maddelerde belirlenen başvuru sürelerinde, yazılı olarak bu iradelerini belirtmelerinin şart olduğu, borçlularca, Kanun hükümlerinden yararlanılmak üzere davadan vazgeçilmesi hâlinde idarece de ihtilafların sürdürülmeyeceği düzenlenmiştir.
Olayda, davacının davalı idareye verdiği ve 06/12/2016 tarihinde Mahkeme kayıtlarına giren … tarih ve … sayılı dilekçe ile 6736 sayılı Kanun hükümlerinden faydalanmak üzere yapılandırılan borçlar ile ilgili olarak açmış olduğu iş bu davadan vazgeçtiği görüldüğünden, davadan vazgeçilmiş olması nedeniyle davaya konu cezalı tarhiyat yönünden karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi gerekirken, istinaf isteminin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı veren Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.

(XX) KARŞI OY:
Dava açmakta olduğu gibi, ilgililerin kanun yoluna başvurmada da hukuki yararının olması; başka bir ifadeyle, kanun yoluna başvuranın, aleyhine kanun yoluna başvurduğu kararın bozulmasında veya değiştirilmesinde korunmaya değer bir menfaatinin bulunması gerekmektedir.
Davacı adına, sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanma sebebine dayalı olarak ihtilaflı dönem için re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle açılan davanın kabulü yönünde verilen karara yönelik davalı idarenin istinaf başvurusu üzerine, ... Bölge İdare Mahkemesi İkinci Vergi Dava Dairesince “istinaf istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına” dair karar davacı tarafından temyiz edilmekte ise de, temyize konu kararın, Vergi Mahkemesinin davanın kabulü yönündeki kararının kaldırılmasına ilişkin hüküm içermemesi nedeniyle temyiz yoluna başvurmakta menfaati olmayan davacının temyiz isteminin incelenmeksizin reddi gerekmektedir. Bu bakımdan, Daire Kararına katılmıyorum.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi