17. Hukuk Dairesi 2014/10996 E. , 2014/9925 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Söke 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/03/2014
NUMARASI : 2013/529-2014/184
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı ile davalı G.. K.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 01/08/2013 tarihinde müvekkiline ait aracın eşi R. A.sevk ve idaresinde iken petrol istasyonundan çıkış yaptığı sırada davalı G.. K.."e ait araç ile çarpışarak hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalıya ait aracın davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu kaza sonrası sigorta şirketine başvurduklarını ancak olayda kendisinin %100 kusurlu bulunduğu gerekçesiyle talebinin reddedildiğini, oysa kazanın davalının ters yönden gelmiş olmasından kaynaklandığını, kazanın meydana gelmesinde davalının tam kusurlu olduğunu araçta 2.283,00-TL hasar meydana geldiğini aracın otopark masraflarının halen devam ettiğini ileri sürerek 5.283,00-TL maddi tazminat ile fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydıyla 100,00 TL değer kaybının yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi istemi ile belirsiz alacak davası açmıştır.
Davalı G.. K.. vekili; ters yönden gelmediğini, müvekkilinin aniden karşısına çıkan aracın sürücüsünü sesli ikazda bulunmasına rağmen aniden karşısına çıktığı için çarpmayı önleyemediğini, davacı aracının gerçek değerinin istenen tazminat kadar olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı A. Sigorta A.Ş. vekili; kazaya karışan .... plakalı aracın müvekkili şirkete Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu sigortalının kusuru oranında kaza başına maddi zararlarda 25.000,00-TL ile poliçenin sınırlı olduğunu sigortalı aracın davaya konu trafik kazasında herhangi bir kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 3.981,25 TL yönünden davanın kabulüne fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, karar davacı ile davalı G.. K.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun (HMK)geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeler Kanunu"nun (HUMK) 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2014 tarihinden itibaren 1.890,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Somut olayda, 5.383,00 maddi tazminatın tahsili istemiyle dava açılmıştır. Mahkemece, maddi tazminatın kısmen 3.981,25 TL olarak kabulüne karar verilmiştir.
Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verilmiştir. Mahkemece reddedilen edilen miktara göre davacı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacı tarafın temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı dava dilekçesinde davalı sürücünün ters yönden gelerek kendi aracına çarptığını aracında 2.283,00 TL hasar meydana geldiğini, uzun süredir otoparkta aracın beklemesi nedeniyle otopark ücreti bulunduğunu, ayrıca aracın değer kaybına uğradığını bildirerek 2.283,00 TL hasar, 100,00 TL değer kaybı ve otopark ücreti olmak üzere toplam 5.383,00 TL"nin davalılardan tahsili istemi ile dava açmış,
Davalı Gülsüm ise kazanın gerçekleştiği yolun ters yol olmadığını savunmuş,
Trafik bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda davalının ters yönde seyretmesi nedeniyle 7/8 oranında kusurlu olduğu, makina mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ise araç hasarının 3.750,00 TL değer kaybının da 700,00 TL olduğu bildirilmiş,
Mahkemece bilirkişi raporları esas alınarak kusur oranında tazminata hükmedilmiştir.
Davalının olay esnasında ters yönde araç kullandığı mahkemece kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de davalı olay yerinin geliş ve gidişe açık bir yol olduğunu, ters yön olmadığını bilirkişi raporuna itirazında bildirmiş bu konuda belediyede alınan kadostro paftası örneğini ibraz etmiştir.
Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu halde kazanın gerçekleştiği yerin, olay tarihinde geliş-gidişe açık bir yol olup olmadığı, davalının seyir istikameti yönünden ters yol olup olmadığının Belediye, Trafik Müdürlüğü vb. kurumlardan sorularak, gerekirken mahallinde davalı tanığının da dinlenmesi suretiyle uzman kusur bilirkişisi marifetiyle keşif yapılarak yolun davalı yönünden ters yön olup olmadığının belirlenerek sonucuna göre tarafların kusur ve oranlarının tespiti gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Davacının aracı 1991 model Tofaş Fiat Tempra SX-A araçtır. Ekspertiz raporunda araçta 5.283,00 TL hasar olduğu bildirilmiş yargılama aşamasında düzenlenen makine mühendisi bilirkişi raporunda hasar miktarı 3.750,00 TL, değer kaybının da 800,00 TL olduğu beyan edilmiş, raporda pert incelemesi yapılmaksızın rapor esas alınmak suretiyle hüküm kurulmuştur.
Bilirkişi raporu hükme yeterli değildir.
Bu halde dosyanın yeniden hasar bilirkişisine tevdii ile aracın olaydan önceki 2.el rayiç değeri, kazadan sonraki sovtaj değerinin ne olduğu, aracın hasarına göre tamirinin ekonomik olup olmadığı, perte ayrılmasının gerekip gerekmediği konusunda yeniden rapor alınarak hasar bedeli ve değer kaybı yönünden davacının dava dilekçesindeki talebi aşılmamak suretiyle hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı ve HMK 26.maddesine aykırı hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı G.. K.. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı G.. K.. yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı G.. K.."e geri verilmesine 24.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.