Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili vasıtasıyla, asıl borçlu .. Ltd.Şti. ve malik sıfatıyla da T. A.. aleyhinde 07.11.2008 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatılmıştır.
Tapu sicil müdürlüğüne 150 c şerhi için yazılan müzekkereye 27.11.2008 tarihinde verilen cevapta; gayrimenkulün 24.07.2008 tarihinde Ü. Ö..’a satıldığı ve yeni malikin bu kişi olduğu bildirilmiştir. İcra müdürlüğünce yeni malike (takip tarihinden önce gayrimenkulü satın aldığı için) icra emri gönderilmesi gerekirken bu zorunluluk yerine getirilmeyip 20.03.2009 tarihli muhtıra ile gayrimenkulün satılacağı ihtar edilmiştir.
Şikayetçi yeni malik Ü. Ö.. 05.01.2010 tarihli dilekçesiyle, icra mahkemesine başvurarak, kendisine icra emri gönderilmediğinden bahisle takibin ve icra emrinin iptalini talep etmiştir.
Mahkemece yeni malikin muhtıra tebliğ tarihi olan 29.04.2009 tarihinden itibaren 7 gün içinde şikayete gelmediği ve dolayısıyla hiçbir işlem yapılmadığı için şikayetin reddine karar verilmiştir.
İİK’nun 149.maddesinde “İcra müdürü, ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa, borçluya ve taşınmaz üçüncü şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmiş ise ayrıca bunlara birer icra emri gönderileceği” düzenlenmiştir.
İcra müdürlüğünce yasanın emredici bu hükmüne rağmen taşınmazı takip tarihinden önce satın alan yeni malike icra emri gönderilmemesi ve dolayısı ile taşınmazın yeni malikine itiraz ve def’ilerini ileri sürme hakkı verilmemesi yasaya aykırıdır. İcra mahkemesince şikayetin kamu düzenine ilişkin ve süresiz olduğu nazara alınarak kabulü yerine yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.