Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/15387
Karar No: 2020/4609
Karar Tarihi: 04.06.2020

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/15387 Esas 2020/4609 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın, bir kişinin çocuğuna iş bulacağı vaadiyle 500 TL para almasına rağmen işe yerleştirmediği ve diğer bir kişiyi milletvekili olduğunu iddia ederek aldatıp 1.700 TL para alarak haksız yarar sağladığı olayda, sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyeti kesinleşmiştir. İlk suçta temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanırken, ikinci suçta ise sanığın eylemi \"basit dolandırıcılık\" suçunu oluşturduğundan ve olayın zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle mahkumiyet kararı bozulmuştur. İlgili kanun maddeleri şöyledir: TCK 158/2, 62, 52/2, 63, 53, 157/1, 66/1-e, 67/4 ve CMUK 326/son, 1412, 321, 5320, 322, 5271, CMK 223/8.
15. Ceza Dairesi         2017/15387 E.  ,  2020/4609 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : Sanık hakkında, iki kez;
    TCK’nın 158/2, 62, 52/2, 63 ve 53. maddeleri ve CMUK’un 326/son maddesi uyarınca mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Gerekçeli karar başlığında suç tarihi olarak, katılanların şikayet dilekçelerinde şikayette bulundukları tarihten bir ay öncesi olarak belirttikleri 31/03/2008 tarihi yerine, 2008 yılı gösterilmiş ise de, bu hususun mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
    Sanığın katılan ...’in çocuğuna iş bulacağı vaadiyle adı geçen katılandan 500 TL para almasına rağmen çocuğunu işe yerleştirmediği, katılan ...’ı ise milletvekili ..."i tanıdığından ve onun vasıtasıyla çocuğunu bakanlıkta işe yerleştireceğinden bahisle aldatıp, birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne giderek katılan ...’ı dışarıda beklettiği, kendisi ise meclisten içeri girip çıktıktan sonra işinin hallolduğunu söylemek suretiyle katılan ...’dan masraf adı altında 1.700 TL alarak haksız yarar sağladığı, bu suretle sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
    1-Katılan ...’e karşı nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz incelemesinde:
    Sanık savunması, katılan beyanı, gsm şirketinden gelen cevabi yazı ve tüm dosya kapsamına göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla, bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın eksik incelemeye ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
    2-Katılan ...’a karşı nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz incelemesinde:
    5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 2. fıkrasındaki nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için failin, ismen söylemese bile kimden söz edildiğini karşı tarafın anlayacağı şekilde makamı, rütbesi, ünvanı ve lakabını söylediği kamu görevlisini tanıdığını, hatırının sayıldığını, işini yaptıracağını söyleyerek mağduru kandırması gerektiği, somut olayda ise; sanığın söylemlerinde katılan ...’in oğlunu işe yerleştirecek tanıdığı olarak belirttiği milletvekiline ilişkin herhangi bir ismi zikretmediğinin anlaşılması karşısında; tanıdığı milletvekili aracılığıyla oğlunu işe yerleştireceği konusunda katılanı aldatıp kendisinden haksız menfaat elde eden sanığın eyleminin, TCK"nın 157/1. maddesinde düzenlenen “basit dolandırıcılık” suçunu oluşturduğu, bu suçun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK’nın 157/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin ise, 31/03/2008 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 04/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi