Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/252
Karar No: 2013/9531
Karar Tarihi: 20.03.2013

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/252 Esas 2013/9531 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2011/252 E.  ,  2013/9531 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalılardan ... Yurtiçi ve Yurtdışı Taş. A.Ş. Gen. Müd. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    A)Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı, davalı şirketlerde belirsiz süreli iş akdi ile çalışırken sözleşmesinin haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini, 07.30-20.30 saatleri arasında, cumartesi günü de dahil olmak üzere haftanın altı günü kesintisiz olarak çalıştığı halde, haftalık 45 saati aşan fazla ücretlerinin ödenmediğini, dini bayramlar dışında tüm resmi tatillerde çalıştığını iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ve genel tatil ücreti alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... AŞ. vekili, kurye olarak çalışan davacının 17.09.2007, 18.09.2007 ve 19.09.2007 tarihlerinde işe izinsiz ve mazeretsiz gelmemesi nedeniyle 4857 sayılı İş Kanununun 25/II-g maddesi uyarınca şirket tarafından tek taraflı olarak iş akdinin feshedildiğini, taraflar arasında davacının belirtilen günlerde işyerine gitmediği hususunun tartışmasız olduğunu ve buna ilişkin belgelerin bulunduğunu, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, 07.12.2006 tarihinde vermiş olduğu ibraname ile davalı şirketten tüm alacaklarını aldığına ilişkin ibraname verdiğini, işyerinde fazla mesai yapılmadığını, fazla çalışma olduğunda da ücretinin ödendiğini, davalı şirket nezdınde resmi tatillerde çalışma yapılmadığını, davacıya tüm yıllık izin ücretlerinin ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... Group Öz. Güv. Ltd Şirketi usulüne uygun bir şekilde yapılan tebligata rağmen duruşmalara katılmamış, cevap dilekçesi de vermemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, davacının davalı ... AŞ."de belirsiz süreli iş akdi ile çalışmaya başladığı, daha sonra davalı şirketin ... Acentesi ... Group özel Güvenlik Sistemi Limited Şirketi bünyesinde çalışmaya devam ettiği, acente sözleşmesi imzalayarak, ... ilindeki Gap Şubesinin acenteliliğinin ... AŞ. tarafından ... Group Ltd. Şirketine verildiği, acentilik sözleşmesine göre davalı ... AŞ."nin diğer davalı acente üzerinde denetim ve kontrol yetkisinin bulunduğu, çalışma şartlarını belirlediği anlaşıldığından davacının acentede geçen çalışmasından da davalı ... Kargo AŞ.nin sorumlu olduğu, daha sonra sözleşmesinin feshedildiği, yapılan feshin bilirkişi raporundaki yerinde görülen gerekçelere göre haklı olduğu, aldırılan bilirkişi raporunda davacının hak
    ettiği alacak miktarlarının İş Hukuku ilkeleri çerçevesinde usulünce ve gerekçeleri de belirtilerek gösterildiği, hesaplama yönteminin mahkemece de benimsendiği gerekçesiyle açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı yasal süresi içinde davalı ... AŞ. vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı MGG Kargo AŞ."nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Davacı işçinin 01.11.2004-25.09.2005 ve 28.10.2006-19.09.2007 tarihleri arası davalı ... AŞ. şirketinin işçisi olarak kurye sıfatıyla çalıştığı, 25.09.2005-27.10.2009 tarihleri arasında ise davalı ... şirketininin ... acentesi davalı ... Group Öz. Güv. Ltd Şirketinde aynı sıfatla görev yaptığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
    Açılan davada her iki dönem için ihbar ve kıdem tazminatı ile diğer işçilik alacakları talep edilmiştir. Davalı ... şirketi, diğer davalı acente nezdinde geçen hizmetlerden sorumlu olmadıklarını savunmuştur.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı ... şirketinin acente üzerinde denetim ve kontrol yetkisinin olduğundan söz edilerek her iki dönem çalışmaları için toplam süre üzerinden işçilik alacakları hesaplanmıştır.
    Mahkemece, bilirkişi raporuna değer verildiği belirtilerek herhangi bir gerekçeye yer verilmeksizin kıdem ve ihbar tazminatının reddi ile diğer isteklerin de kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Öncelikle belirtmek gerekir ki, mahkeme kararının gerekçe taşıması kamu düzeni ile doğrudan ilgili temel kurallardan olup, bu kurala Yasa koyucu H.U.M.K. md.381. ve 388.maddeleriyle varlık kazandırmıştır.
    Gerçekten de, H.U.M.K. nun 381. ve 388.maddeleri kamu düzeni amacıyla konulmuş, emredici hükümlerdendir Bu maddeler hükmünce kararların alenen tefhim edilmesi gerekir. Yine Anayasamızın “Duruşmaların açık ve kararların gerekçeli olması” başlıklı 141. maddesinin 3. fıkrasında ; “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır” hükmüne yer verilmiştir.
    Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 388. maddesinde belirtilmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
    Mahkemenin kararının somut olayda uyuşmazlık konusu olan hususlara dair hiçbir gerekçe içermemesi hatalıdır.
    Öte yandan, dosya içinde acentelik sözleşmesi ve ekindeki protokoller bulunmadığı, ancak daha önce dairemizden geçen emsal kararlardaki kabule göre davalı işveren ... şirketi, ... şubesini diğer davalı ... Group Öz. Güv.Ltd Şirketine devretmiştir. Devralan işverenin acentelik sözleşmesi hükümlerine göre bağımsız bir işveren olarak faaliyet üstlendiği de dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.
    Davacı işçi SGK hizmet döküm cetveline göre önce davalı ... şirketinde, daha sonra diğer davalı acentede, daha sonra ise yine davalı ... şirketinde çalışmış olmakla, işyerinin fiilen devredildiği tarihte davacının şube işçisi olarak çalıştığı anlaşılmakla mahkemece acentelik sözleşmesi hükümleri ve İş Kanunu’nun 6. maddesi gereğince işyeri devri kurallarına göre sorumluluğun belirlenmesi amacıyla gerekli araştırmaya gidilmeli, hasıl olacak sonuca göre gerekirse bilirkişiden ek hesap raporu alınarak ve yine gerektiği taktirde usulü kazanılmış hak ilkesi de gözetilerek bir karar verilmelidir.
    3- Davacı işçi fazla çalışma ücreti talep etmiş, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda günde 12.5 saat olan çalışma süresinden 1 saat ara dinlenmesi indirilerek hesaplama yapılmıştır.
    İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır.
    Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanununun 68 inci maddesinde düzenlenmiştir. Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir. Uygulamada yedibuçuk saatlik çalışma süresinin çok fazla aşıldığı günlük çalışma sürelerine de rastlanılmaktadır. İş Kanunu"nun 63 üncü maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68 inci maddenin belirlediği yedibuçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla günde onbir saate kadar olan çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, onbir saat ve daha fazla çalışmalarda ise en az birbuçuk saat olarak verilmelidir.
    Somut olayda ara dinlenme süresinin birbuçuk saat yerine 1 saat olarak düşülmesi ve fazla hesaplama yapılması hatalıdır.
    4- Mahkemece kıdem tazminatına hükmedilmemesine karşın gerekçeli kararının hüküm kısmında “kıdem tazminatına mevduat faizi yürütülmesi” kararı verilmesi hatalı olup ayrı bir bozma sebebidir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 20.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi