Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki her iki taraf vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklının, borçlu kooperatif hakkında senede dayalı kambiyo takibi başlattığı, borçlunun ise başlangıçta senedin üzerindeki rakamlarda tahrifat yapıldığı iddiasına dayalı olarak takibinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, bilahare borçlu vekilinin 26.09.2008 tarihli duruşmada bu defa senedin sahte olarak tanzim edildiğini ileri sürerek imza inkarında bulunduğu, ancak borçlunun ileri sürdüğü yeni iddialara karşı alacaklının muvafakatte bulunmadığı görülmektedir.
İİK"nun 168.maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takiplerde, borçlunun itirazlarını ve kambiyo hukuku bakımından şikayetlerini, ödeme emrinin tebliğinden itibaren (5) gün içinde icra mahkemesine bildirmesi zorunludur. İİK"nun 170/b maddesi göndermesi ile uygulanması gereken aynı yasanın 63.maddesine göre ise borçlu, alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında, itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. İcra mahkemesince de bunun dışında ancak kamu düzeni ile ilgili olan yada re"sen gözönüne alınması gereken hususlar incelenebilir.
Somut olayda mahkemece, başvuru dilekçesinde yani süresi içinde ileri sürülmediği halde, imzaya itiraz yönünden değerlendirme yapılmış ve ancak, imzaya itiraz hakkında bilirkişi incelemesi yaptırılmadığı halde yapılmış gibi bu konuda hüküm kurulmuştur.
Mahkemece borçlunun başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar üzerinde durulup oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yar olmadığına, 11.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.