
Esas No: 2021/15309
Karar No: 2021/1726
Karar Tarihi: 25.05.2021
Danıştay 2. Daire 2021/15309 Esas 2021/1726 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/15309
Karar No : 2021/1726
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Valiliği
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Turizm San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davacı tarafından, Hazineye ait taşınmaz üzerinde turistik tesis yapmak suretiyle işgal ettiğinden bahisle hakkında düzenlenen ecrimisil düzeltme ihbarnamesi üzerine ödediği 134.989,00 TL'nin talep tarihi olan 09/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.
... İdare Mahkemesinin ... günlü ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla asıl alacak yönünden karar verilmesine yer olmadığına, faiz istemi yönünden davanın kabulüne hükmedilmiş olup; bu kararın davalı idare tarafından istinaf yoluyla incelenmesinin istenilmesi üzerine, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararla istinaf başvurusunun reddine temyiz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı İdare tarafından, anılan kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Dava konusu edilen miktarın, temyiz sınırının altında kalması nedeniyle temyiz isteminin incelenmesine olanak bulunmadığı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesi'nce, Tetkik Hâkimi'nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanunla eklenen geçici 8. maddesinde, 6545 sayılı Kanunla kanun yollarına ilişkin getirilen hükümlerin 2576 sayılı Kanun'un anılan Kanunla değişik 3. maddesine göre kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları 20/07/2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanacağı, aynı Kanun'un "İstinaf" başlıklı 45. maddesinin altıncı fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu , "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde; Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin anılan maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararlara karşı Danıştay'da temyiz isteminde bulunulabileceği; "Temyiz dilekçeleri" başlıklı 48. maddesinin altıncı fıkrasında, temyizin kesin bir karar hakkında olması halinde kararı veren merciin temyiz isteminin reddine karar vereceği; aynı maddenin yedinci fıkrasında ise, temyizin kesin bir karar hakkında olması halinde altıncı fıkrada sözü edilen kararın Danıştayın ilgili dairesince kesin olarak verileceği kurala bağlanmıştır.
Öte yandan; 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinin (b) bendinde, konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar hakkında verilen kararların temyiz edilebileceği hükme bağlanmış olup, aynı Kanun'un ek 1. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, bu Kanunda öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulandığından, temyizen incelenerek bozulması istenilen Bölge İdare mahkemesi kararının verildiği tarih olan 2021 yılı için temyiz sınırı 192.000,00 TL'dir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davacı tarafından, Antalya ili, Aksu içesi, ... Mevkii ... ada ... sayılı parselde bulunan Hazineye ait taşınmaz üzerinde turistik tesis yapılmak suretiyle 08/08/2017-03/08/2018 tarihleri arasında fuzulen işgal edildiğinden bahisle düzenlenen ecrimisil düzeltme ihbarnamesi üzerine ödenen paranın iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddi nedeniyle, haksız ve yersiz ödendiği düşünülen 134.989,00 TL'nin talep tarihi olan 09/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılan davada; 2021 yılı için temyiz sınırının 192.000,00 TL belirlenmiş olması nedeniyle, dava değeri temyiz sınırının altında kaldığından, ... Bölge İdare Mahkemesince istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen karar her ne kadar temyiz yolu açık olmak üzere verilmiş ise de, verilen karar kesin olup, temyizen incelenmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. Artan posta giderinin istemi halinde davalıya iadesine,
3. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 25/05/2021 tarihinde gerekçe yönünden oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X) KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Temyiz başlıklı 46. maddesinin birinci fıkrasında, "Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir" kuralı yer almış, maddenin devamında, "temyiz edilebilecek kararlar"; "açılan davanın konusu" esas alınarak belirlenmiş, aynı fıkranın (b) bendinde, "Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar" da verilen kararların, temyiz edilebileceği kurala bağlanmış;
2577 sayılı Kanun'un Ek 1. Maddesinde; " Bu Kanunda öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların bin Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz." düzenlemesi yer almıştır.
2577 sayılı Kanun'un yukarıda aktarılan maddelerinden, konusu belli bir para olan " idari işlem" hakkında açılan davalarda verilen kararlardan hangisinin, 2577 sayılı Kanun'un 46/1-(b) maddesi uyarınca temyize tabi olup olmadığının; açılan davalardaki iptali istenilen " işlemin konusu miktar"a göre yapılacağı hükme bağlandığından; bu husustaki değerlendirmenin de davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan dava değeri esas alınarak yapılması gerekmektedir.
Aksi uygulamanın, 2577 sayılı Kanun'da belirtilen parasal sınırların yıl itibariyle yeniden değerleme oranında arttırıldığından, davanın açılmasından sonraki yargılama sürecine göre kararın temyiz edilebilme durumunun değişmesi nedeniyle, kanun yollarına başvurulması açısından, kanuni açıklığın bulunmadığı sonucunu doğuracağı açıktır.
Anılan madde hükümleri uyarınca, bu 2577 sayılı Kanun'da öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulandığından davanın açıldığı 22/05/2019 tarihinde, dava değeri 144.000,00 TL üzerinde açılan davaların temyiz talebi olduğu görülmüştür
Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından, 134.989,00 TL ecrimisilin haksız ödenmesi nedeniyle işleyecek faiziyle birlikte bu tutarın iadesi istemiyle açılan davada, davalı idarece yapılan istinaf başvurusunun reddi üzerine, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının davalı idare tarafından temyizen incelenerek bozulması istemiyle temyiz başvurusu yapıldığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un Ek 1. maddesinde; "Bu Kanunun tek hakimle çözümlenecek davalara ilişkin 7. maddesindeki parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların bin Türk lirasını aşmayan kısımları dikkkate alınmaz.
Yukarıdaki fıkra uyarınca her takvim yılı başından geçerli olmak üzere uygulanan parasal sınırların artışı, artışın yürürlüğe girdiği tarihten önce idare ve vergi mahkemelerince nihaî olarak karara bağlanmış davalar ile Danıştayın bozma kararı üzerine bozulan mahkemece yeniden bakılan davalarda uygulanmaz." kurallarına yer verilerek, 2577 ayılı Kanun'dan farklı olarak; nihai karara bağlanmış ve Danıştayın bozma kararı üzerine verilen kararlar dışında, tek hakimle çözümlenecek davalara ilişkin olan 7. maddesindeki parasal sınırın dava açıldıktan sonra da değişmesi kabul edilmiş ise de; 2577 sayılı Kanun'da, temyizen incelenecek davalar yönünden bu tür bir düzenlemeye yer verilmemiştir.
Bu durumda; davanın açıldığı 22/05/2019 tarihinde temyiz parasal sınırının 144.000,00 TL, dava değerinin ise 134.989,00 TL olduğu ve davanın açıldığı 2019 tarihindeki temyiz parasal sınırının altında olduğu görüldüğünden; temyizen incelenerek bozulması istenen Bölge İdare Mahkemesi kararının 2577 sayılı Kanun'un 46.maddesinde sayılan davalar arasında yer almadığı gerekçesiyle davalı İdarenin temyiz isteminin reddi gerektiği oyu ile gerekçe yönünden Daire kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
