Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/18865
Karar No: 2021/3021
Karar Tarihi: 07.06.2021

Danıştay 4. Daire 2016/18865 Esas 2021/3021 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/18865
Karar No : 2021/3021

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, … İnş. Mal. San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin muhtelif vergi borçlarının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; dava konusu ödeme emri ile tahsile çalışılan alacağın asıl borçlu şirket tarafından, şirket müdürü …'un verdiği vekaletnameye istinaden avukat tarafından uzlaşma başvurusunda bulunulması ve uzlaşmaya varılması üzerine yeniden yapılandırılmış bir alacak olduğu, bu alacağın tahsili amacıyla öncelikle uzlaşma başvurusunda bulunan şirket müdürünün takip edilmesi gerekirken, uzlaşma aşamasına hiç bir dahli bulunmayan davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın hukuka aykırı olduğu ve bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesinde, tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzelkişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzelkişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirileceği, yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınamayan vergi ve buna bağlı alacakların, kanunî ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınacağı, aynı Kanunun "Uzlaşma ve Vergi Mahkemesinde Dava Açma" başlıklı Ek 7.maddesinde ise, uzlaşmanın vaki olması halinde mükellefin üzerinde uzlaşılan vergi ve cezaya dava açamayacağı düzenlemelerine yer verilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacağı ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları, 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün (olay tarihinde yürürlükte olan haliyle 7 gün) içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı ve 58. maddesinde, kendilerine ödeme emri tebliğ olunanların, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında itirazda bulunabileceği düzenlemelerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; limited şirketten tahsili olanaksız hale gelen vergi alacağının kanuni temsilcilerden, 213 sayılı Kanunun 10. maddesi hükmü uyarınca takip edilebileceği ve kanuni temsilcilerin şirketin vergi borçlarının tamamından sorumlu olduğu, şirket ortaklarının ise, 6183 sayılı Kanunun 35. maddesine göre asıl borçlu şirketin borçlarından dolayı hisseleri oranında sorumlu tutulabilmeleri için, borcun asıl borçlu şirket nezdinde usulüne uygun takip edilerek kesinleştirilmesi ve alacağın şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Dolayısıyla limited şirket kanuni temsilci ve ortaklarının takibinde, vergi borcunun öncelikle şirket tüzel kişiliğinden tahsili yoluna gidilmesi her iki Kanunun birbirine benzer hükümleri olup, borcun tahsilinin mümkün olmaması halinde ise kanuni temsilci veya ortağın takibi bakımından bir öncelik sırası öngörülmemiştir. Ayrıca yine mevzuatımızda, uzlaşma üzerine kesinleşen vergi alacağının tahsili bakımından da borcun asıl borçlu şirketten tahsil edilememesi halinde öncelikle uzlaşma başvurusunda bulunan şirket temsilcisinin takip edilmesi gerektiğine yönelik bir düzenleme de bulunmamaktadır.
Kaldı ki, 6183 sayılı Kanunun 35. maddesinde, şirketten tahsil imkanı bulunmayan amme alacağından limited şirket ortaklarının sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları açıkça ifade edilmiştir.
Bu durumda, Vergi Mahkemesince işin esasına girilerek, ödenmeyen amme alacağının daha önce şirketin kanuni temsilcisinden tahsiline çalışılıp çalışılmadığı hususuna bakılmaksızın, vergi borcunun davacıdan tahsili için olayda Kanunun aradığı koşulların oluşup oluşmadığına göre karar verilmesi gerekirken, aksi yönde verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 07/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi