
Esas No: 2020/5017
Karar No: 2021/7827
Karar Tarihi: 08.06.2021
Danıştay 6. Daire 2020/5017 Esas 2021/7827 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/5017
Karar No : 2021/7827
KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE
BULUNAN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın onanmasına dair Danıştay Altıncı Dairesi'nin 17/02/2020 tarih ve E:2015/465, K:2020/1834 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 10.12.2012 tarihinde onaylanan 1/5000 ölçekli Kumburgaz TEM Bağlantı Yolu Doğusu ve Kartaltepe Nazım İmar Planının; İstanbul ili, Büyükçekmece ilçesi, … mahallesi, … mevkii, … pafta, … parsel sayılı taşınmaz ile İstanbul ili, Büyükçekmece ilçesi, … mahallesi, … mevkii, … pafta, … parsel sayılı taşınmaza ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda hazırlanan bilirkişi raporundaki tespitler ile dava dosyasında yer alan diğer tüm bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planında davacıya ait … parsel ile bu parselin komşusu konumunda olan … parsel sayılı taşınmazlara getirilen kullanım kararlarının sahil boyuna ilişkin plan bütünlüğü ile üst ölçekli plan kararlarına aykırı olduğu sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planının davacıya ait parseller yönünden iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davacıların temyiz başvurusu üzerine Danıştay Altıncı Dairesince, temyize konu karar hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI : Uyuşmazlık konusu parsellerin bulunduğu sahil alanlarının belirli bir kısmında Kıyı Kanunu kapsamında yapılan analizler neticesinde ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı çerçevesinde plan kararları üretildiği, ... parsel sayılı tazşınmazdaki yeşil alanların meri 1/1000 ölçekli plan ile belirlenen yeşil alanların korunması suretiyle oluşturulduğu, dava konusu imar planında belirtilenin aksine parsellerden yeni terkler alınmadığı, meri plandaki terklerinin korunduğu, 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı kararları doğrultusunda kıyı alanlarının ''park ve dinlenme alanları’’ olarak düzenlendiği, kıyıda kalan parsellerde mağduriyet oluşmaması için transfere konu edilerek hak kaybının önlendiği, 12 metrelik yolun plan bütünlüğü içinde ele alındığı, bölgeye verilen yeni fonksiyonların ihtiyaçları karşılaması için ulaşım hiyerarşisi içinde en az terklerle yol güzergahının belirlendiği, dava konusu nazım imar planının imar mevzuatına, üst ölçekli planlara, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olduğu ileri sürülmüştür.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ : Davalı idarenin karar düzeltme isteminin kabulü ile Daire kararının kaldırılarak İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanunun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Altıncı Dairesi'nin 17/02/2020 tarihli, E:2015/465, K:2020/1834 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
04.04.1991 tarihinde onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planında; uyuşmazlık konusu … sayılı parsel; kısmen konut alanı (TAKS:0,20, KAKS:0,40), kısmen park alanı, kısmen de 7 metre enkesitli yol alanı olarak, … sayılı parsel ise; konut alanı (TAKS:0,20, KAKS:0,60) olarak, 10.12.2012 tarihinde onaylanan dava konusu 1/5000 ölçekli Kumburgaz TEM Bağlantı Yolu Doğusu ve Kartaltepe Nazım İmar Planında … ve … sayılı parseller; kısmen ''park ve dinlenme alanı'', kısmen ''tercihli turizm alanları (TAKS:0.30, KAKS:0.90) veya orta yoğunlukta konut alanları (140 ki/ha)'', kısmen de ''12 metre enkesitli yol alanı'' olarak planlanmıştır. Ayrıca dava konusu planın kabul edildiği tarihte yürürlükte olan üst ölçekli 16.06.2009 tarihinde onaylanan 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planında uyuşmazlık konusu parsellerin ''kentsel ve bölgesel yeşil ve spor alanı'' olarak planlandığı görülmüştür. Davacı tarafından 10.12.2012 tarihinde onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planında; taşınmazlar için getirilen yoğun yeşil alan kullanım kararı ile parselin ortasından geçirilen yeni yol nedeniyle parsellerin kullanılamaz hale getirildiği, taşınmaz üzerinde turizm tesisi inşası için emsalin 0,90'dan 1,20'ye çıkartılması gerektiği ileri sürülerek bu planın taşınmazlarına ilişkin kısmının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa’nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesinin birinci fıkrasında, “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.” hükmü, ''Yargı yolu'' başlıklı 125. maddesinin birinci fıkrasında, “İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.'' hükmü yer almaktadır.
İşlem tarihindeki yürürlükteki şekliyle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 5. maddesinde nazım imar planı; varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmış, 6. maddesinde, planlar kapsadıkları alan ve amaçları açısından bölge planları ve imar planları olarak iki ana kategoriye ayrılmış, imar planları da uygulamaya esas olan uygulama imar planları ve bu planın hazırlanmasındaki temel hedefleri, ilkeleri ve arazi kullanım kararlarını belirleyen nazım imar planları olarak sınıflandırılmıştır. Anılan Kanun'un 8. maddesinde ise alt ölçekli planların üst ölçekli planlarda belirlenen planlama ana ilkelerine, stratejilerine ve kararlarına uyumlu olması zorunluluğu getirilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anayasa'nın 36. ve 125. maddeleri ile güvence altına alınan dava yoluyla hak arama özgürlüğü, kendisi bir temel hak niteliği taşımasının ötesinde diğer temel hak ve özgürlüklerden gereken şekilde yararlanılmasını ve bunların korunmasını sağlayan en etkili güvencelerden biridir. Kişilere yargı mercileri önünde dava hakkı tanınması adil yargılamanın ön koşulunu oluşturur.
Adil yargılanma hakkı kapsamında değerlendirilebilecek olan önemli ilkelerinden biride "aleyhe hüküm verme yasağı"dır. İdari yargılama hukukunda karşımıza çıkan haliyle, bir idari işleme karşı açılan davada mahkemece davacının dava konusu işleme nazaran aleyhine sonuç doğuracak şekilde karar verilemeyeceği anlamına gelen bu ilke 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda da açıkça düzenlenmemiş olsa dahi hak arama hürriyetinin ve hukuki güvenlik ilkesinin bir gereği olarak idari yargılama hukukunda da yargı kararları ile benimsenmiştir.
Uyuşmazlıkta, İdare Mahkemesince mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; Büyükçekmece ilçesi sahil bandının devamı olan … yerleşmesinin kıyı boyunca yapılan 1/5000 ölçekli nazım imar planlarında kıyı kenar çizgisinin kara tarafındaki ilk 50 metresinin “kentsel ve bölgesel yeşil alan” olarak planlandığı ve bu alanın yapılaşmadan arındırılmasının öngörüldüğü, dava konusu nazım imar planında ise yalnızca 20 metrelik kıyı şeridi üzerinde yapılaşmanın yasaklandığı, Büyükçekmece ilçesinin komşusu olan … kıyılarında üst ölçekli 1/100.000 çevre düzeni planında belirtilen ilkelere uygun olarak yapılan düzenlemenin dava konusu planda farklı düzenlenmesinin plan bütünlüğüne uygun olmadığı ve üst ölçekli plan ilkeleri ile çeliştiği yönünde görüşlere yer verilmiş, İdare Mahkemesince bilirkişi raporunda yer alan bu tespit ve görüşlere dayanılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bakılan davada, her ne kadar mahkemece dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş ise de, bu kararın dava konusu nazım imar planında sahil şeridinin ilk 20 metresinde getirilen yapılaşma yasağının ilk 50 metreye getirilmesi gerektiği gerekçesiyle verildiği ve davacıya ait uyuşmazlık konusu taşınmazında sahil şeridinin ilk 20 metresinde yer aldığı görüldüğünden, bu iptal kararının esasen davacının talebini aşar ve aleyhine sonuçlar doğurabilecek nitelikte olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenle, aleyhe hüküm verme yasağının ve hukuki güvenlik ilkesinin ihlali niteliği taşıyan İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmamıştır.
Dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile taşınmazlara getirilen kullanım kararlarına yönelik değerlendirmeye gelince;
Taşınmazın yola mahrecinin bulunmamasına ilişkin olarak; yukarıda yer verilen yasal düzenlemeler doğrultusunda, ana ulaşım sisteminin, bu bağlamda birinci ve ikinci derecedeki ulaşım yollarının nazım imar planı ile daha alt düzeydeki tali nitelikte üçüncü derece ve daha altındaki yolların ise uygulama imar planları ile düzenlenmesi mümkündür. Bu kapsamda özellikle yapı adaları arasındaki ulaşım ihtiyacının karşılanmasına yönelik yollar uygulama imar planı kararı ile getirilebileceğinden, dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planında … sayılı parsel sayılı taşınmazın yol ile bağlantısının bulunmamasının planı bu yönüyle hukuka aykırı hale getirmeyeceği sonucuna ulaşılmıştır.
12 metre enkesitli yola ilişkin olarak; dava konusu nazım imar planı ile taşınmazların ortasından geçirilen 12 metre enkesitli yol ile bölgenin doğusunda ve batısında bulunan 12 metre enkesitli yollar ile bağlantının sağlanması suretiyle bu yolun sürekliliğinin de sağlandığı görülmüş, bu itibarla ulaşım sistemi bakımından bu yolun plan ana kararlarını, sürekliliğini bozmadığı, plan hiyerarşisine aykırı bir durum oluşturmadığı, şehircilik ve planlama ilkelerine ile imar mevzuatına uygun olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Turizm alanı için öngörülen emsal değerine ilişkin olarak; dava konusu nazım imar planında turizm alanlarına ilişkin plan notlarında, tesisin otopark ihtiyacı parsel içinde karşılanmak şartı ile bir bodrum katında iskan edilebileceği, yapı yüksekliğinin 11 metre olduğu, TAKS:0,30, KAKS:0,90 kullanım değerleri olduğu belirtilmiş, söz konusu kullanım değerleri ve yapı yoğunluğunun kontrol altında tutulan bir kıyı kenar kullanımı için uygun olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Park alanına ilişkin olarak; dava konusu nazım imar planında kısmen park alanı olarak planlanan uyuşmazlık konusu taşınmazların, 1991 yılında onaylanan uygulama imar planında da kısmen park alanında kaldığı görülmüş, taşınmazların planlama geçmişi ve konumu dikkate alındığında, söz konusu kullanım kararının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı ilkesine uygun olduğu, park alanının kaldırılmasının dava konusu nazım imar planının kendi içerisindeki donatı dengesini bozacağı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu itibarla, dava konusu nazım imar planının uyuşmazlık konusu parseller yönünden şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olduğu sonucuna ulaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde verilen mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin, … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 08/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
