4. Ceza Dairesi 2017/18096 E. , 2017/18687 K.
"İçtihat Metni"
Basit tehdit suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/07/2016 tarihli ve 2016/49511 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın süre yönünden reddine ilişkin mercii Bakırköy 7. Sulh Ceza Hakimliğinin 01/11/2016 tarihli ve 2016/4649 değişik iş sayılı kararı, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 22.05.2017 gün ve 94660652-105-34-2097-2017-Kyb sayılı istemleri, ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30/05/2017 günlü ve 2017/33435 sayılı tebliğnamesiyle bozma düşüncesiyle daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede,
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “Cumhuriyet savcısının kararına itiraz” başlıklı 173. maddesinin 1. fıkrasında, suçtan zarar görenin, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebileceği, aynı Kanunun “Adlî tatil” başlıklı 331. maddesinde ceza mahkemelerinde her yıl 20 temmuzdan 31 ağustosa kadar çalışmaya ara verileceği, adli tatile rastlayan sürelerin işlemeyeceği, bu sürelerin adlî tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılacağının belirtilmiş olması karşısında, somut olayda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/07/2016 tarihli ve 2016/49511 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın müştekiye 30/07/2016 tarihinde tebliğ edildiği, müştekinin 31/08/2016 tarihinde karara itiraz etmiş olduğu, bu durumda itiraz süresi içerisinde yapıldığı halde mercii mahkemesince itirazın süresinde yapılmadığından bahisle yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1-Olay
Dosyanın incelenmesinde, şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/07/2016 tarihli ve 2016/49511 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın süre yönünden reddine ilişkin mercii Bakırköy 7. Sulh Ceza Hakimliğinin kararın kanun yararına bozulması istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
2-Hukuksal Değerlendirme
Dosya kapsamı ve kanun yararına bozma istemi incelenerek birlikte değerlendirildiğinde, şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19/07/2016 tarihli ve 2016/49511 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın müştekiye 30/07/2016 tarihinde tebliğ edildiği, müştekinin 31/08/2016 tarihinde karara itiraz etmiş olduğu, CMK"nın 173. maddesinin 1. fıkrasında, suçtan zarar görenin, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebileceği, aynı Kanunun “Adlî tatil” başlıklı 331. maddesinde ceza mahkemelerinde her yıl 20 temmuzdan 31 ağustosa kadar çalışmaya ara verileceği, adli tatile rastlayan sürelerin işlemeyeceği, bu sürelerin adlî tatilin bittiği günden itibaren üç gün uzatılmış sayılacağının belirtilmiş olması karşısında, müştekinin 19/07/2016 tarihli ve 30/07/2016 gününde kendisine tebliğ edilen karara karşı 31/08/2016 tarihinde yaptığı itirazın süresi içerisinde olduğu halde mercii Bakırköy 7. Sulh Ceza Hakimliğinin itirazın süresinde yapılmadığından bahisle yazılı şekilde reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunun anlaşılmasına göre, kanun yararına bozma isteminin yerinde olduğu anlaşılmaktadır.
3-Sonuç ve Karar
Yukarıda açıklanan nedenlerle,
Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Bakırköy 7. Sulh Ceza Hakimliği"nin 01/11/2016 tarihli ve 2016/4669 Değişik İş sayı ile verilip kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre, sonraki işlemlerin, CMK"nın 309/4-a maddesi gereğince mahallinde mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, 05.07.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.