Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13747
Karar No: 2014/13051
Karar Tarihi: 30.09.2014

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/13747 Esas 2014/13051 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/13747 E.  ,  2014/13051 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 20/02/2014
    NUMARASI : 2012/573-2014/56

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, davacıya ait olan ve davalı sigorta şirketi tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortaladığı aracın, 26.10.2008 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu pert olduğunu ve davalının hasar bedelini ödemediğinden 20.000,00 TL hasar bedelinin davalı sigorta şirketinden ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
    Davalı sigorta şirketi vekili, rehin alacaklısı bankanın muvafakati olmadan haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, rehin alacaklısının izni olmadan davanın açıldığından bahisle davanın reddine ilişkin ilk karar daremizin 27.09.2010 tarih 2010/2992 Esas ve 2010/7301 Karar sayılı ilamı ile bozulmuş, mahkemece direnilmiş ve direnme kararı da HGK"ca bozulduktan sonra, davacının aracının yanarak pert hale gelmesinde alması gereken önlemleri almadığı ve hasarın oluşumunda ağır kusuru olduğu, yanmadan önceki hasarın ise ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar vermiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
    Dosya içerisindeki bilgilerden, 26.10.2008 tarihinde davacının kendi aracı ile düğün konvoyu ile birlikte seyir halinde iken zincirleme kaza sonucu, davacının önde giden araca çarparak durduğu arkadan gelen aracında davacıya çarptığı bu kaza sırasında aracın yakıt deposunda sızma meydana geldiği, davacının çalışamaz duruma gelen aracını çevredekilerin yardımı ile yol kenarına çektiği ve olaydan sonra kolluk kuvvetlerince ifade için götürüldüğü, gece
    yağan yağmurun etkisi ile şasenin yanması sonucu aracın yanarak hurda haline geldiği anlaşılmaktadır.
    Davalı sigorta şirketi, yanma sonucu aracın pert hale gelmesinde davacının ağır ihmali olduğu, yakıt sızan araçla ilgili gerekli önlemleri almadığından zararın artmasına neden olduğundan bahisle zarardan sorumlu olmadığını savunmaktadır.
    Uyuşmazlık, zararın oluşmasında davacının kasıt ve kusurunun olup olmadığı ve böyle bir durumda davalı sigorta şirketinin yükülülüğünün ortadan kalkıp kalkmadığı noktasında toplanmaktadır.
    TTK"nun 1429 maddesine göre, sigortacı aksine sözleşme yoksa sigorta ettirenin, sigortalının, lehtarın ve bunların hukuken sorumlu bulundukları kişilerin ihmallerinden kaynaklanan zararların tazmin ile yükümlüdür. Sigorta ettiren, sigortalı ve tazminat ödenmesini sağlamak amacı ile bunların hukuken fiillerinden sorumlu oldukları kişiler, rizikonun gerçekleşmesine Kasten sebep oldukları takdirde, sigortacı tazminat borcundan kurtulur ve aldığı primleri geri vermez.Anılan yasanın 1448.maddesi ise sigorta ettirenin rizikonun gerçekleştiği durumlarda zararın önlenmesi ve azaltıması ve engel olunması için imkanlar dahilinde önlemler almakla yükümlüdür ve bu yükümlülüğe aykırılık sigortacı aleyhine bir durum yaratmış ise kusurun ağırlığına göre tazminattan bir indirim yapılır.
    Mal sigortaları türünden olan kasko sigorta poliçesinin teminat kapsamını belirleyen A/1 maddesine göre gerek hareket gerekse durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketle bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, müsademesi, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar ile 3.kişilerin kötü niyet ve muziplikle yaptıkları hareketler aracın yanması çalınması veya çalınmaya teşebbüs sonucu oluşan maddi zararların bu tür sigortanın teminat kapsamında olduğu anlaşılmaktadır. Mülga TTK"nun 1293 maddesi 1.fıkrasında kara sigortaları bakımından sigorta ettirenin riziko gerçekleştikten sonraki koruma ve tedbir alma mükellefiyeti düzenlenmiştir.Buna göre sigorta ettiren zararı önlemeye ve hafifletmeye yarayacak tedbirleri almakla mükkelleftir. Tedbirin alınmamamsı halinda anılan maddenin son fıkrasında Mülga TTK"nun 1292/son fıkrasına atıf yapılmaktadır. Bu durumda ise sigorta ettiren gerekli tedbirleri almamış ise, eğer kasıtlı olarak bu şekilde davranmışsa sigorta tazminatını isteme hakkanı yitirecek, kusuru ihmal derecesinde olursa,ihmalin ağırlığına göre sigortacının ödemekle yükümlü olduğu sigorta bedelinden indirime gidilecek-
    tir. Paralel düzenmeleme Kasko Genel şartları B-2 de de yer almaktadır.
    Somut olayda davaya konu riziko poliçe vadesi içinde meydana gelmiştir. Davacı kaza sonucu aracın benzin akıttığını fark etmesine rağmen kolluk kuvvetlerinin kendisini saat 17.30 da serbest bıraktıktan aracın yandığı saat 23.00 sırasına kadar gerekli önlemleri almamasında dolayı kasıt değil ancak ihmalinin bulunduğu sabittir Bu durumda sigorta bedelinden indirim yapılması gerekmektedir.
    Dosya içerisinde mevcut mahkemece alınan 30.05.2013 tarihli bilirkişi raporunda davacı sigortalının olayda %30 oranında kusurlu olduğuna ilişkin tesbiti ile aracın değeri ile ilgili olarak düzenlenen 04.03.2013 tarihli bilirkişi raporundaki değerler oluş ve olaya uygun bulunmaktadır. Buna göre aracın dava konusu olaydan önce iki defa pert total işlemine tabi tutulduğundan raiç bedelinin 15.000 TL olacağı bundan %30 kusur ile 750.00 TL hurda bedeli düşüldüğünde 9.750 TL zararın yasal faizi ile davalı sigorta şirketince ödenmesi gerekmektedir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi