9. Hukuk Dairesi 2010/39424 E. , 2013/4468 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A)Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili müvekkilinin, davalı işyerinde şoför olarak 01.03.1996 tarihinden sebepsiz olarak iş akdinin, işten çıkmaya zorlanmak ve tehditle kendisine ve bir çok şoför arkadaşına da istifa ettiğine ve kendi arzusuyla işten çıktığına dair belge imzalatmak suretiyle, fesih edildiği 13.09.2006 tarihine kadar çalıştığını, kamyonlarda şoför olarak 08.00 ile gece yarılarına kadar 24.000-01.00-02.00-03.00 e kadar çalıştığını, öğlen yemek molasının dahi verilmediğini, fırınlara un dağıttıkları için gece devamlı mesai yaptıklarını, bu durumun işin vazgeçilmez bir parçası olduğunu, ancak hiçbir zaman mesai ücretinin ödenmediğini, en son aylık ücretinin 700.00 TL. net olduğunu, cumartesi ve Pazar günleri de full-time çalıştığını pazar çalıştığında sadece 25.00 TL. ekstre bir ücret aldığını, bunun haricinde hiçbir ödeme yapılmadığını, resmi ve dini bayramlarda çalışma yapılmadığını, yılda sadece 15 gün izin kullanabildiğini, alacaklarının ödenmediğini bu nedenle, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti olmak üzere toplam 300.00 TL. işçilik alacaklarının davalı taraftan yasal faizleri ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
B)Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 1/3/1996 tarihinde değil, 15/03/2004 tarihinde işe girdiğini, davacının daha öncede davalı işyerinde çalıştığını ve tüm haklarını alarak işten ayrıldığını daha sonra 15/3/2004 tarihinde tekrar işe girdiğini, ihbar önellerine uymadan işten ayrıldığı gün istifa ettiğini bu nedenle müvekkilin iş kaybına neden olduğunu, istifa için zorlandığı beyanının doğru olmadığını, davayı bir yıl bekledikten sonra açtığı ve kötü niyetli olduğunu, İstanbul"un çeşitli semtlerindeki fırınlara un dağıtımı yapıldığını, il trafik komisyonunca kamyonların trafiğe çıkacağı saatler bazı semtlerde günde 3-4 saat trafikte bulunmak koşulu ile giriş izni verilirken bazı semtlere gündüz dahi giriş izni verilmediğini dolayısıyla mecburen o yerlere sevkiyatın gece yapılması gerektiğini, bunun dışında gündüz izin verilen yerlerde kamyonun 1.5-2 saat bulundurulduğu, varılan yerde 1-3 saat boşaltma yapıldığını yemek vaktinin olmamasının mümkün olmadığını gece saat 01 de 02.00 de servis yaptığında sabah işe gelme zorunluluğunun olmadığını veya erken saatte dolum yaparak kamyonu doldurmak suretiyle eve gidilebildiğini, tüm bu rahatlıklarına rağmen kendilerine toplu iş sözleşmesi uyarınca belirlenen fazla mesai ücretlerinin maaşlarına eklenmek suretiyle ödendiğini, bu nedenle haksız ve kanuna aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı temyiz etmiştir
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Mahkemenin kararında aynen “ her ne kadar davacı tarafça fazla mesai ücreti talep edilmişse de bu hususta davacının alacağının bulunmadığı kanaat ve sonucuna varılarak “şeklinde gerekçesi oluşturulduğu halde hüküm fıkrasında fazla çalışma alacağına hükmedilmesi fazla çalışma ücreti alacağı açısından gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturur.
10.04.1992 tarih ve 1991/7 Esas 1992/4 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı ve bu karara uygun olarak yeni düzenlenen HMK nun 298/2. maddesi gereğince hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 06/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.