
Esas No: 2016/3027
Karar No: 2021/3349
Karar Tarihi: 15.06.2021
Danıştay 10. Daire 2016/3027 Esas 2021/3349 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/3027
Karar No : 2021/3349
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … İdaresi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından işletilmekte olan petrol istasyonunda, Osmancık Cumhuriyet Başsavcılığının … hazırlık sayılı dosyası ile yürütülmekte olan soruşturma kapsamında el konularak Amasya İl Özel İdaresine teslim edilen 12.180 kg akaryakıtın … Sulh Ceza Hakimliğinin … tarih ve … değişik iş sayılı kararıyla el koyma kararının kaldırılarak iadesine karar verildiğinden bahisle akaryakıtın iadesi istemiyle davalı idareye yapılan başvurunun, söz konusu akaryakıtın 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre Elkonulan Akaryakıtın Teslimi, Muhafazası, Tasfiyesi ve Yapılan Masraflara İlişkin Uygulama Yönetmeliği'nin 20. maddesinin 2. fıkrasına göre tasfiyesi yapılarak bedeline karşılık hesaplanan 18.891,96 TL'nin davacının hesabına yatırıldığının bildirilmesi üzerine, tasfiye edilen akaryakıtın değerinin 57.136,68 TL olduğu ileri sürülerek, eksik ödenen 38.244,72 TL'nin faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle davalı idareye yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile akaryakıt bedelinden ödenmediği ileri sürülen kısma karşılık 38.244,72 TL maddi tazminatın davalı idareye başvuru tarihi olan 18/12/2014 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu işlemle, el konulduktan sonra iadesine karar verilen 12.180 kg akaryakıtın idareye tahsis edildikten sonra 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre Elkonulan Akaryakıtın Teslimi, Muhafazası, Tasfiyesi ve Yapılan Masraflara İlişkin Uygulama Yönetmeliğinin 20. maddesi 2. fıkrası gereğince işlem yapılarak ... Rafinerisinden sorulmak suretiyle tespit edilen ham petrol fiyatı üzerinden hesaplanan miktar davacıya ödemiş ise de, söz konusu akaryakıtın kaçak olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında el konulan akaryakıta el konulma tarihinde yürürlükte bulunan 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun "Kaçak petrolün tespiti ve tasfiyesi" başlıklı 3. maddesi uyarınca kaçak petrolün tasfiyesinin davalı idare tarafından 5015 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacağı, kaçak petrolden teknik düzenlemelere uygun olanların, Kurum tarafından belirlenen usul ve esaslara göre ilgili il özel idaresi tarafından, teknik düzenlemelere uygunluğunun tespiti tarihinden itibaren en geç bir ay içinde açık artırma suretiyle satışı yapılarak veya yaptırılarak tasfiye edileceği, bir ay içinde satılamayan kaçak petrolün, pazarlık usulü ile satışı yapılarak tasfiye edileceği, il özel idaresi tarafından, kaçak petrolün satışından elde edilen gelirden, kaçak petrole ilişkin vergiler ilgili vergi dairesine yatırıldıktan sonra, kalan paranın bankada açılacak bir emanet hesaba yatırılacağı; yargılamanın, tasfiye edilen kaçak petrolün sahiplerinin lehine sonuçlanması halinde, toplam satış bedelinden vergiler düşüldükten sonra kalan tutarın, satış tarihinden kararın kesinleştiği tarihe kadar geçen süre için kanuni temerrüt faizi oranında hesaplanan faiz de ilave edilerek hak sahibine ödeneceği şeklinde bir yöntem belirlendiği; buna göre davacıya ait işletmede kaçak olduğu gerekçesiyle yürütülen adli soruşturma kapsamında el konulan akaryakıtın 5015 sayılı Kanun hükmünde belirtilen şekilde satıldıktan sonra satış bedelinin bankaya yatırılarak akaryakıtın yargı kararıyla iadesine karar verilmesi halinde bankaya bloke edilen bedelin, satış tarihinden yargı kararının kesinleştiği tarihe kadar geçen süre için işletilecek yasal faiziyle birlikte, davacıya ödenmesi gerekirken tasfiye sürecinde yürürlükte bulunmayan 5607 sayılı Kaçakçılık Kanun'un 16/A maddesi hükmü ve bu hükme dayanılarak çıkarılan Yönetmelik hükmüne göre tesis edilen işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı; öte yandan, 5015 sayılı Kanun hükmünde belirtildiği şekilde tasfiye edilmeyen akaryakıtın açık arttırma veya pazarlık usulü ile hangi fiyata satılacağı bilinemeyeceğinden, Mahkeme kararıyla marker seviyesinin geçerli olduğu gerekçesiyle davacıya iadesine karar verilen akaryakıtın, davacı tarafından satın alınan RMG şirketi tarafından düzenlenen 02/10/2012 tarihli faturadaki litre fiyatı olan 3,87 TL'den 14.764 litre (12.180 kg) karşılığı olarak hesaplanan 57.136,68 TL üzerinden davacıya idarece ödenen bedelin mahsup edilerek kalan tutarın davacıya maddi tazminat olarak ödenmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, 38.244,00 TL'nin idareye başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, tasfiye işlemlerinin 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre Elkonulan Akaryakıtın Teslimi, Muhafazası, Tasfiyesi ve Yapılan Masraflara İlişkin Uygulama Yönetmeliği hükümlerine göre yapılmasının zorunlu olduğu, tesis edilen işlemlerin bu doğrultuda mevzuata uygun olarak yerine getirildiği, mevzuatta tasfiye edilen eşya bedelinin fatura fiyatına göre iade edileceği yolunda hüküm bulunmadığı ileri sürülerek İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali ile davacının maddi tazminat isteminin kabulü yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
