17. Hukuk Dairesi 2014/12021 E. , 2014/11583 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ :25/09/2012
NUMARASI :2009/128-2012/367
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili, davalı A. Türk Sigorta A.Ş. vekili, E. Eğitim Kurumları A.Ş. vekili ve davalı T.. G.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili Mustafa idaresindeki motosiklete davalıların malik, işleten, sürücü, trafik sigortacısı ve ihtiyari mali sorumluk sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu yaralanmasına neden olduğunu belirterek Mustafa için fazlaya dair haklarını saklı tutarak 10.000,00.-TL maddi tazminatın tüm davalılardan, ayrıca Mustafa için 75.000,00.-TL, Fadile ve Selahattin için ayrı ayrı 10.000,00.-TL olmak üzere toplam 85.000,00.-TL manevi tazminatın A. Sigorta A.Ş. dışındaki davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiş, talebini ıslah dilekçesi ile arttırmıştır.
Davalı A. Türk Sigorta A.Ş. vekili, trafik sigortası limiti üzerindeki zarardan poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduklarını ve manevi tazminat talebini fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı A. Sigorta A.Ş. vekili, kusur oranında, gerçek zarardan, poliçe limiti ile sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı T.. G.. vekili, müvekkilinin kazada kusurunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı E. Eğitim Kurumları A.Ş. vekili, taraf sıfatlarının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı M.. C.."a usulüne uygun davetiye tebliğine karşın davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı sürücünün % 40 oranında kusurlu olduğu, davacı Mustafa"nın % 6.3 oranıda çalışma gücü kaybının bulunduğu kabul edilerek davanın kısmen kabul kısmen reddiyle 11.795,95.-TL maddi tazminatın sigorta şirketlerinden dava, diğer davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, ayrıca Mustafa için 15.000,00.-TL, anne ve babası için ayrı ayrı 5.000,00.-TL olmak üzere toplam 25.000,00.-TL manevi tazminatın A. Sigorta A.Ş. dışındaki davalılardan davalı A. Türk Sigorta A.Ş."nin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olarak tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı A. Türk Sigorta A.Ş. vekili, E. Eğitim Kurumları A.Ş. vekili ve davalı T.. G.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle, oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve manevi tazminatın takdirinde BK"nın 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı T.. G.. vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davalı A. Türk Sigorta A.Ş. vekili ve E. Eğitim Kurumları A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davalı E.Eğitim Kurumları A.Ş. vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Dava Borçlar Kanunu"nun 46. maddesi (6098 sayılı TBK m. 54) ve 47. maddesi (TBK m. 56) gereğince çalışma gücünün kaybı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İşleten tanımı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 3. maddesinde “Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır” şeklinde yapılmıştır. 2918 sayılı KTK"nın 3. maddesinde işleten sıfatını belirlenmesinde şekli ve maddi ölçüt olmak üzere iki ayrı ölçüden yararlanılmıştır. Şekli ölçüye göre trafik sicilinde malik görülen kişi işletendir. Maddi ölçüye göre ise, trafik sicilinde adı geçen kişinin önemi bulunmamakta olup önemli olan araç üzerindeki fiili hakimiyet, araçtan ekonomik yarar sağlama, masraf ve rizikolara katlanma gibi ölçütlerdir. İşletenin belirlenmesinde doktrin ve Yargıtay"ın kabul ettiği görüş maddi ölçüdür.
2918 sayılı KTK"nın 85. maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar” hükmünü içermektedir. Görüldüğü gibi sözkonusu maddede araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi de meydana gelen zarardan sorumlu tutulmuştur. Bu bakımdan motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında işletilmesi halinde yani aracın işletilmesine katılma halinde girişimci işleten ile birlikte sorumlu olacaktır.
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmaması kaydıyla), artık üzerindeki fiili hakimiyetin kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu
tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay"ın uygulamalarında, işleten sıfatının belirlenmesinde araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması ve fiili hakimiyetin uzun süreli olması gerekmektedir. Ancak bu konuda getirilecek delillerin üçüncü kişileri bağlayabilecek nitelikte ve güçte olması, özellikle zarara uğrayanların haklarını halele uğratacak bir sonuç yaratmaması şarttır.
Somut olayda davacı Mustafa idaresindeki motosiklet ile kazaya karışan ve T.. G.."ın sürücüsü, M.. C.."ın maliki, Axa Sigorta A.Ş."nin zorunlu, A. Türk Sigorta A.Ş."nin ise ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğu araç öğrenci taşıyan servis aracı olup diğer davalı E.Eğitim Kurumları A.Ş. tarafından işletilmekte olan özel eğitim kurumunun öğrencilerini taşıdığı dosya kapsamındaki belgelerden anlaşılmaktadır. Davacı yan sözkonusu aracın davalı eğitim kurumuna özgülenmiş olarak işletildiğini ileri sürerek E. Eğitim Kurumları A.Ş."ne de husumet yönelttiği görülmektedir. Bununla birlikte davalı eğitim kurumu işleten sıfatının bulunmadığını, kazaya karışan servis aracının başka eğitim kurumlarının da taşıma işini yaptığını, yalnızca kendi öğrencilerini taşıma işi hususunda sözleşme yapmadıklarını ileri sürmüştür.
Bu bakımdan mahkemece yapılacak iş; yukarıda yapılan açıklamalar ve yasal düzenlemeler de gözönünde bulundurularak, davalı Eyüboğlu Eğitim Kurumları A.Ş. ve dava dışı S. G. arasındaki sözleşme dikkate alınarak, taraflar arasındaki sözleşmenin araç üzerinde fiili hakimiyeti ve ekonomik yararlanma unsurlarını birlikte bulundurup bulundurmadığı ve bu fiili hakimiyetin uzun süreli sağlanıp sağlanmadığı, kazaya karışan servis aracının davalı eğitim kurumuna özgülenip özgülenmediği, başka kurumların taşıma işini yapıp yapmadığı, sözleşme tarafı S. G. veya sürücü T.. G.. gibi kişilerin davalı eğitim kurumunda hizmet sözleşmesi uyarınca çalışıp çalışmadıkları, sözleşmesinin ve bedelinin Maliye ve Vergi Dairelerine bildirilip bildirilmediği, gerektiğinde davalı eğitim kurumunun ve sözleşmenin tarafı olan dava dışı Sinan Günay"ın ticari defter ve kayıtlan üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle sözleşmesinin, fatura, ruhsat ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip
desteklenmediği, davalının işletenlik sıfatının bulunup bulunmadığının belirtilen hususlar tartışılarak varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Davalı A. Türk Sigorta A.Ş. vekilinin temyiz itirazlır yönünden;
Motorlu Kara Taşıt Araçları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1. maddesine göre, sigortacı, zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçe limitinin dışında (üstünde) kalan miktardan başlayıp, ihtiyari mali sorumluluk sigortası teminat limitine kadar sorumludur. Davalı A. Sigorta A.Ş. ise yine zarar neden olan davalı T.. G.."ın sürücüsü, M.. C.."ın maliki olduğu aracın trafik sigortacısı olup, zorunlu mali sorumluluk sigortasına ilişkin poliçe dosya kapsamında yer almaktadır.
Olay tarihinde zorunlu mali sorumluluk sigortasının kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatı limiti 150.000,00.-TL olup, mahkemece, hükmedilen maddi tazminat miktarının zorunlu mali sorumluluk sigortası teminat hadlerinde kaldığı gözetilerek, davalı A. Türk Sigorta A.Ş. aleyhindeki davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde bu davalı yönünden de davanın kabulü yönünde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-Davacılar vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Davacılar vekili dava dilekçesinde manevi tazminat istemine ilişkin olarak faiz talep etmiş olmasına karşın mahkemece hükmedilen manevi tazminata yönelik olarak faiz işletilip işletilmeyeceği yönünden olumlu ya da olumsuz her hangi bir karar verilmemiş olması da görülmemiş, açıklanan nedenlerle kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı T.. G.. vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davalı A. Türk Sigorta A.Ş. vekili ve E. Eğitim Kurumları A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2, 3 ve 4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, davalı A. Türk Sigorta A.Ş. vekili ve E. Eğitim Kurumları A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1.966,53 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı T.. G.."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve
davalılar A. T. Sigorta A.Ş., E.Eğt. Kur. A.Ş"ne geri verilmesine 11.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.