15. Ceza Dairesi 2020/1600 E. , 2020/3897 K.
"İçtihat Metni"
Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’ın mahkumiyetine dair... 4. Ağır Ceza Mahkemesin"in 21/03/2012 tarih ve 2011/15, 2012/72 sayılı kararına yönelik sanığın vaki temyiz istemi üzerine dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01/11/2013 gün ve ... sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmiş, Dairemizin 22/06/2016 gün ve 2013/29593, 2016/6595 sayılı ilamıyla sanık hakkındaki mahkumiyet hükümlerinin onanmasına karar verilmiştir.
6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK.nın 308. maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından karara itiraz edildiği anlaşılmakla, itiraz yazısında özetle;
“Başkasının kimlik belgeleri kullanılmak suretiyle, onun adına telefon hatlarına ilişkin abonelik sözleşmesi düzenlettirilmesi fiilinin, 5809 sayıl Kanun"un 56.maddesine uyan bir suç olduğu ve aynı Kanun"un 63.maddesi düzenlemesine göre ön ödeme kapsamında yer aldığı, somut olay değerlendirildiğinde de sanığın olay tarihinde, temin ettiği ve ele geçirilememiş olan katılanlara ait nüfus cüzdanlarına kendi fotoğraflarını yapıştırdıktan sonra, katılanlar Vodafone ve Türk Telekom bayilerine giderek, katılanlar adına telefon hatları tesis ettirerek buna ilişkin abonelik sözleşmeleri tanzim ettirdiği, Türk Telekom bayiinde katılan ... adına düzenlenen kampanyalı hatta ilişkin sözleşme tarihinin 04/08/2009 olduğu, Vodafone bayiinde katılan ... adına düzenlenen üç adet GSM sözleşmesinin tarih barındırmadığı, fakat 06/02/2009 tarihli elektrik faturasının sözleşmelere dayanak alındığı ve ilk fatura tarihlerinin 06/03/2009 olduğu, bu hatları kullanıp, faturaları ödemeyerek adı geçen şirketleri zarara uğrattığı, yargılamaya ve iki şirkete yönelik özel belgede sahtecilik fiillerine konu abonelik sözleşmelerinin, 5809 sayılı Kanun"un yürürlüğe girdiği 10/11/2008 tarihinden sonra düzenlenmiş olduğu dosya kapsamından anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerden dolayı,
CMK"nın 308.maddesi gereğince, itirazın kabulü ile, Yüksek Dairenizin 22/06/2016 gün ve... karar sayılı onama kararının sadece katılanlar Vodafone ve Türk Telekom AŞ"ne karşı işlenmiş suçlardan dolayı iki defa verilmiş özel belgede sahtecilik kararlarıyla ilgili kısmının kaldırılması suretiyle, bu kapsamda usul ve yasaya aykırı görülen... 4.Ağır Ceza Mahkemesin"in 21/03/2012 tarihli ve 2011/15 esas 2012/72 karar sayılı hükmünün CMUK’nun 321 nci maddesi uyarınca BOZULMASINA karar verilmesi,” talebi ile karar düzeltme talep edilmiştir.
Vaki itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden KABULÜNE,
Dairemizin 22/06/2016 gün ve 2013/29593, 2016/6595 ilamında yer alan, sanık ... hakkında katılanlar Vodafone ve Türk Telekom Anonim Şirketi’ne yönelik özel belgede sahtecilik suçlarına ilişkin olan onama kararlarının KALDIRILMASINA,
Sanık ... hakkında katılanlar Vodafone ve Türk Telekom Anonim Şirketi’ne yönelik özel belgede sahtecilik suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz talebinin incelenmesinde,
Hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanun"un 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 2. fıkrasındaki "İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez" ve 5. fıkrasındaki "gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; sanığın eyleminin özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Kanun"un 56/2. maddesi delaletiyle 63/10. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu ve bu hükmün TCK"nın 75. maddesi gereğince ön ödemeye tabi olduğu gözetilerek, sanığa ön ödeme önerisinde bulunulduktan sonra hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 01/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.