
Esas No: 2021/2646
Karar No: 2021/8616
Karar Tarihi: 22.06.2021
Danıştay 6. Daire 2021/2646 Esas 2021/8616 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/2646
Karar No : 2021/8616
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN ÖZETİ : İstanbul İli, Bağcılar İlçesi, … pafta, … ada, … sayılı parselde bulunan 12 numaralı dairenin, 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen depremde yıkılması sırasında davacıların akrabası ...'ın ölmesi ve dairesinin yok olması, eşyalarının telef olması nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen 33.700,00-TL maddi, 10.000,00-TL manevi olmak üzere toplam 43.700,00-TL zararın, davanın görevsiz yargı merciinde açılma tarihi olan 08/02/2000 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılan davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının, Danıştay Altıncı Dairesinin 18/11/2014 tarih ve E:2012/5237, K:2014/7360 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak dava konusu maddi tazminat isteminin reddi, manevi tazminat isteminin ise 2.500,00-TL'lik kısmının kabulü, 7.500,00-TL'lik kısmının reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Ondördüncü Dairesinin 28/02/2019 tarih ve E:2019/453, K:2019/1541 sayılı kararıyla, Mahkeme kararının temyize konu edilen, maddi tazminatın reddine ve manevi tazminata uygulanacak faize ilişkin kısımlarının bozulması, manevi tazminatın reddine ilişkin kısmının ise onanması üzerine bozma kararına uyularak dava konusu maddi tazminat isteminin reddi, manevi tazminat miktarına adli yargı dava tarihinden (08.02.2000) itibaren yasal faiz işletilmesi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMANIN ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının, düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin birinci fıkrasının ikinci bendinde, temyiz incelemesi sonucu Danıştay'ın kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onayacağı hükmüne yer verilmiştir.
Temyize konu kararın hüküm kısmında, kabul ve ret oranına göre yapılan yargılama giderlerine ilişkin belirlenen rakamın maddi hata ile eksik hesaplandığı anlaşıldığından, dosyanın geldiği aşama da dikkate alınmak suretiyle, hüküm kısmının 3 nolu paragrafında yer alan, ''...77,84-TL'nin...'' şeklindeki ifadenin ''...283,07-TL...'' şeklinde düzeltilmesi, aynı paragrafın sonuna, ''...bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına'' ifadesinin eklenmesi gerekmekte olup, ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 22/06/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY (X) :
Bir maddi zararın giderilmesine yönelik açılan tam yargı davalarında, tazminat kişinin mal varlığındaki zararın oluştuğu an itibariyle karşılanması gerektiğinden, istenilecek olan tazminatın gecikerek ödenmesi nedeniyle para değerinde enflasyondan dolayı meydana gelebilecek azalmayı karşılamaya yönelik olarak faize hükmedilmelidir.
Maddi zararlar, mal varlığında meydana gelen ve para ile değerlendirilebilen bir azalmayı ifade ettiklerinden, bu azalma miktarının idare tarafından telafi edilmediği süre içinde ayrıca enflasyon nedeni ile de kayba uğrayacağı açıktır. Manevi zararlar ise, mal varlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp, kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklar olduğundan, manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi zarara uğrayanı tatmin ve de bu zararın meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmasından kaynaklanmaktadır.
Bu itibarla, ilk defa yargı kararıyla para olarak değerlendirilebilen bir manevi tazminatın önceden davalı idarece belirlenmesi ve de ödenmesinin mümkün olmaması nedeniyle, ödemede gecikmeden bahsedilemeyeceği gibi, manevi tazminat, esasen bütün hususlar dikkate alınarak "takdiren" belirlendiğinden manevi tazminata faiz uygulanmaması gerektiği oyuyla kararın bu kısmına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
