
Esas No: 2021/951
Karar No: 2021/2273
Karar Tarihi: 22.06.2021
Danıştay 2. Daire 2021/951 Esas 2021/2273 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/951
Karar No : 2021/2273
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Müdürlüğü
VEKİLİ : ...
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Dava; Kocaeli Emniyet Müdürlüğünde komiser olarak görev yapan davacının, Batman İl Emniyet Müdürlüğü emrinde görev yaptığı dönemde "yetkisini veya nüfusunu kendisine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla veya kin veya dostluk nedeniyle kötüye kullanmak" fiilini işlediğinden bahisle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/7. maddesi uyarınca "meslekten çıkarma" cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun ... günlü, ... sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin ... günlü, E: ..., K: ...sayılı temyize konu kararıyla; davacı hakkında yürütülen ceza ve disiplin soruşturmaları sırasında alınan ifade ve yapılan teknik takip sonucu elde edilen telefon konuşma kayıtlarından; davacının üzerine atılı disiplin suçunu işlediği kanaatine varıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, daha önce sürücü kursundan tanıdığı, ... isimli bayanla olay günü karşılaştığı, telefonunun çalındığı ve bulunması konusunda kendisinden yardım istediği, bunun üzerine yardım edeceğine söz verdiği, daha önce bir polis memurunun çalınan silahını, bu tür hırsızlık olaylarını yaptığını bildiği ... isimli şahıs ile kurduğu irtibat sonucu bulduğu için çalınan telefonu da bu şekilde bulacağı inancı ile ... ile buluşmak için ikamet ettiği sokağa gittiği, orada ...'nin yeğeninin telefonundan ... ile konuştuğu, daha sonrada kendisi ile buluştuğu ve kaybolan telefonu bulup getirmesini söylediği, kesinlikle operasyon hakkında bilgi vermediğini, eğer bilgi vermiş olsa idi şüphelilerin hiçbirisinin yakalanmasının mümkün olamayacağı, operasyonda ...'nin birçok akrabasının yakalandığı, tape kayıtlarının incelenmesi halinde operasyon hakkında bilgi vermediğinin açıkça anlaşılacağı, kendisinin tamamen iyiniyetli olarak tanıdığı birine yardım etmek istediği, bu olayla ilgili herhangi bir menfaatinin olmadığı, nüfuzunu kötüye kullanmadığı, hakkında tesis edilen meslekten çıkarma cezasının ağır bir ceza olduğu, cezada orantılılık ilkesinin ihlal edildiği ileri sürülerek, temyiz incelemesine konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi istenilmiştir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacının Batman İl Emniyet Müdürlüğü emrinde görev yaptığı dönemde, Batman ili başta olmak üzere çevre il ve ilçelerinde çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek, örgüt faaliyetleri kapsamında birçok hırsızlık suçu işleyen örgüt lideri ve üyelerinin yakalanması, suç delilleri ve eşyalarının ele geçirilmesi maksadıyla Cumhuriyet Başsavcılığı ile koordineli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğünce örgüt mensuplarının Mahkeme kararı ile teknik ve fiziki takibe alındığı, davacının 05/06/2011 günü akşam 20:20 sıralarında örgüt lideri ... ile telefonla yapmış olduğu görüşmenin teknik olarak tespit edildiği, aynı gün saat 23:10 sıralarında ... .'nin buluşma yerine giderek arabasında yalnız oturan davacıyla görüştüğü, 06/06/2011 günü gece 02:00 sıralarında suç örgütüne yönelik yapılan operasyonda örgüt ... ve bazı örgüt üyelerinin ele geçirilemediği, ayrıca suç eşyalarının yerlerinin değiştirildiğinin, suç delillerinin yok edildiğinin anlaşılması üzerine operasyonun hemen ardından davacı şüpheli olarak gözaltına alınmış ve hakkında disiplin soruşturması başlatılmıştır.
Söz konusu soruşturma sonucunda hazırlanan raporda; operasyon öncesi davacı ile ... 'nin araç içinde yaptıkları görüşme teknik olarak ortam dinlemesiyle tespit edilemediğinden, davacının suç örgütü lideri ... 'ye operasyon hakkında bilgi verdiği hususunda somut bulgu elde edilemediği, ancak suç örgütü lider ve üyelerine yönelik Mahkeme kararı ile uzun süre teknik ve fiziki takibin yapıldığı, Mahkeme kararı ile 06/06/2011 Pazartesi günü saat 05:00'de icrası planlanan operasyon öncesi operasyon bilgisine vakıf, yeteri kadar mesleki ve operasyon tecrübesine sahip olmasına rağmen davacının gerekli hassasiyeti göstermediği, alınan beyanlarda piknik alanında ... ile görüşme ve lojmandan ayrılma saati... ile buluşma ve ayrılma saatiyle kendi beyanlarındaki saat ve zaman dilimleri arasında çelişki ve uyumsuzluk bulunduğu, basit ve ispat açısından herhangi bir fatura-fiş-belge bulunmayan, mevcudiyeti kuşkulu ve sadece ...’nın anlatımlarına dayalı, savunmasına temel dayanak teşkil ettiği cep telefonunu elde etmek maksadıyla, gerekli hassasiyeti göz ardı ederek suç örgütü lideriyle acil görüşmek üzere operasyon akşamı mahalleye gitmesi, telefonla görüşürken özellikle kimlik ve unvan kullanmaması, ...’nin hemen gelmemesine rağmen saatlerce meskun bölgeden ayrılmayarak görüşmeyi gerçekleştirmek üzere ısrarla beklemesinin manidar olduğu, araç içinde yapılan görüşmede “yarın mahkemeden karar alır, evlerinizi basarım” şeklindeki sözlerinin planlanan operasyon zamanını işaret ettiği, suç örgütü liderinin bu sözler nedeniyle kuşkulandığı ve beyanında kuşkusunu teyit ettiği, operasyon planında değişiklik yapılarak 02:00 de düzenlenen operasyonda örgüt lideri ve bazı elemanların firar etmesi, bir kısım suç eşyasının ele geçirilememesi nedeniyle davacının operasyonda zaafa neden olduğu, bu suretle "yetkisini veya nüfusunu kendisine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla veya kin veya dostluk nedeniyle kötüye kullanmak" fiilini işlediğinden bahisle Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü'nün 8/7. maddesi uyarınca "meslekten çıkarma" cezası ile cezalandırılması teklif edilmiştir.
Söz konusu raporu değerlendiren Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun ... günlü, ... sayılı kararıyla; davacının raporda belirtilen fiilleri işlemek suretiyle "yetkisini veya nüfusunu kendine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla veya kin veya dostluk nedeniyle kötüye kullanmak" suçunu işlediğinden bahisle anılan Tüzüğün 8/7. maddesi uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Bunun üzerine, anılan meslekten çıkarma cezasının iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
Diğer yandan, davacının disiplin cezasına konu fiilleri nedeniyle, "örgüte bilerek isteyerek yardım etme, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme ile suçluyu kayırma" suçlarından dolayı yargılandığı ... Asliye Ceza Mahkemesinin ... günlü, E: ..., K: ... sayıl kararı ile "yüklenen suçların sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle sanığın ayrı ayrı beraatine" karar verildiği, UYAP üzerinden yapılan sorgulamada anılan kararın ... Ceza Dairesinin E: ... K: ... sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT :
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan ismiyle Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 8/7. maddesinde, "yetkisini veya nüfusunu kendisine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla veya kin veya dostluk nedeniyle kötüye kullanmak" fiili meslekten çıkarma cezasını gerektiren fiiller arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Kamu görevlilerinin disiplin cezasıyla cezalandırılabilmeleri için; disipline aykırı eylem veya işlemlerinin sübut bulup bulmadığının usulüne uygun olarak yapılacak soruşturma ile ortaya konulması, soruşturma aşamasında kamu görevlisinin lehinde ve aleyhinde olan her türlü bilgi ve belgenin toplanması, bilahare disipline aykırı davranış olarak tespit edilen eylemin hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanarak bu eyleme uygun olan disiplin cezası maddesinin tayini ve uygulanması gerekmektedir.
Bu bağlamda, yapılan soruşturma sonucunda disiplin cezası verilebilmesi için, suça esas fiilin sübuta erdiğine ilişkin tespitin, hukuken geçerli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve somut delillere dayanması gerektiği açıktır.
Dava konusu işleme esas soruşturma raporu ile dava dosyasındaki diğer bilgi ve belgeler incelendiğinde; çıkar amaçlı suç örgütü kurmak, yönetmek, örgüt faaliyetleri kapsamında birçok hırsızlık suçu işleyen örgüt lideri ve üyelerinin yakalanması, suç delilleri ve eşyalarının ele geçirilmesi maksadıyla yürütülen operasyon esnasında gerçekleştirilen iletişim tespitlerinde davacının, örgüt lideri ... ile telefonla yapmış olduğu görüşmenin teknik olarak tespit edildiği, aynı gün saat 23:10 sıralarında ...'nin buluşma yerine giderek arabasında yalnız oturan davacıyla görüştüğü anlaşılmakta ise de, davacının suç örgütü lideri ...'ye yapılacak operasyon hakkında bilgi verdiği ve bu suretle çıkar sağladığına ilişkin somut bir tespitin bulunmadığı görülmektedir.
Öte yandan, kararımızın "Maddi Olay" kısmında belirtildiği üzere, davacının disiplin cezası ile cezalandırılmasına dayanak gösterilen söz konusu eylemleri nedeniyle "örgüte bilerek isteyerek yardım etme, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme ile suçluyu kayırma" suçundan dolayı yargılandığı davada, yüklenen suçların sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle sanığın ayrı ayrı beraatine karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir.
Bu durumda, davacının yetkisini veya nüfuzunu kendisine veya başkasına çıkar sağlamak amacıyla kötüye kullandığı hususu somut delillerle açıkça tespit edilemediğinden, anılan eylemi işlediğinden bahisle meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. ... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
