Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14949
Karar No: 2016/17149
Karar Tarihi: 16.06.2016

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/14949 Esas 2016/17149 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/14949 E.  ,  2016/17149 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    1- Borçlu..."nin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Şikayetçi borçluların, kıymet takdiri raporu ve satış ilanının usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürerek, 19.02.2016 tarihli taşınmaz ihalesinin feshini talep ettikleri, mahkemece, tebligatların usulüne uygun olduğu ve ihalede usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesi uyarınca daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır. Bu durumda, anılan maddeye göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresine çıkartılan tebligatın bilâ tebliğ iade edilmiş olması zorunludur.
    Somut olayda, alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takipte, kıymet takdiri raporunun, borçlunun, daha önce icra emri tebliğ edilen "...." adresine çıktığı ve şirketin adresten taşındığı gerekçesiyle 05.02.2015 tarihinde iade geldiği, bu kez ticaret sicil müdürlüğünden bildirilen "....i" adresine 18.06.2015 tarihinde TK"nun 35.maddesine göre tebliğ edildiği, sonrasında satış işlemine geçilerek aynı adrese (sicil adresine) çıkarılan satış ilanının, 09.12.2015 tarihinde Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği görülmektedir. Bu durumda, borçlu şirketin, ticaret sicilinde kayıtlı adresine çıkmış ve iade edilmiş bir tebligat olmadan TK"nın 35. maddesine göre sicildeki adrese yapılan kıymet takdiri ile satış ilanı tebliğ işlemi usulsüz olup, anılan borçlu yönünden ihalenin feshi gerekir.
    2- Borçlu ..."nın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun "Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina" başlıklı 21/1. maddesinde; "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru, tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve

    tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" düzenlemesine yer verilmiştir.
    Madde metni, iki hali birlikte düzenlemiştir. Bunlardan ilki "adreste bulunmama", diğeri ise "tebellüğden imtina"dır. Muhatabın, tebliğ adresinde ikamet etmekle birlikte, kısa ya da uzun süreli ve geçici olarak adreste bulunmadığının, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin beyan ve bunun tevsik edilmesi halinde ancak, maddede sayılanlardan, örneğin muhtara imza karşılığı tebliğ edilip, 2 numaralı fişin kapıya yapıştırılması ve komşunun durumdan haberdar edilmesi işlemlerine geçilebilecektir.
    Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30/1. maddesinde; "Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkartılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclis üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir" hükmü yer almaktadır. Bu itibarla Tebligat Yönetmeliği"nin 30. maddesinde öngörülen şekilde ve maddede belirtilen kişilere sorularak imzaları da alınmak suretiyle, imzadan çekinmeleri halinde, bu husus da belirtilerek, muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebi ve tevziat saatlerinden sonra geleceği "tevsik edilmeden", Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre yapılan tebligat işlemi geçersizdir. Zira bu belgeleme işlemi, devamı işlemleri belirlemesi yanında muamelenin doğru olup olmadığına karar verilmesi yönünden yardımcı olacak ve tebliği isteyen makam ve hakimin denetimini sağlayacaktır.
    Somut olayda, borçlunun adresine çıkartılan kıymet takdiri raporuna ilişkin tebligatın "..muhatabın adresine gidildi. Adres kapalı olup komşusu görevli İsmail Bozkuş sözlü beyanına göre muhatab geçici süre ile çarşıda olduğundan TK 21 gereği kapısına 2 nolu haber yapıştırılıp muhtarın imzasına tebliğ edilerek sözlü beyanda bulunan komşusuna haber verildi" şerhi ile yapıldığı anlaşılmaktadır. Beyanı ve ismi alınan komşunun imzası alınmadan veya imzadan çekinme durumu varsa, bu husus tesbit edilmeden tebliğ işleminin tamamlandığı görülmektedir. Bu hali ile tebliğ işlemi, Tebligat Yönetmeliği"nin 30. maddesine uygun yapılmadığından usulsüzdür.
    Satış ilanı tebligatının ise; "muhatabın adresinin kapalı olduğu komşu/yönetici/kapıcı Ayşenur Ay sorulduğunda nerede olduğunun bilinmediği sözlü beyanından anlaşıldığından tebliğ evrakı TK 21 madde gereğince Esentepe muhtarı Hüseyin Alpak teslim edilmiş olup 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırılmış ve en yakın komşu, kapıcı, yöneticiye haber verilmiştir." şerhi ile yapıldığı anlaşılmıştır. Muhatabın adreste bulunmama sebebi, adresten geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığı ve tevziat saatlerinden sonra gelip gelmeyeceği tevsik edilmeden, beyanı ve ismi alınan kişinin sıfatı açık ve net bir şekilde belirlenmeden ve imzası alınmadan ya da imzadan çekinme durumu varsa, bu husus tesbit edilmeden tebliğ işleminin tamamlandığı görülmektedir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/1 ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği"nin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine aykırı olarak yapılan bu tebliğ işlemi de geçersiz olup, adı geçen borçlu yönünden de ihalenin feshi gerekir.
    3- Borçlu ..."nın temyiz itirazlarına gelince;
    Bilinen adrese çıkartılan tebligatın bilâ tebliğ edilmesi üzerine, Tebligat Kanunu"nun 10/2. maddesi gereğince muhatabın adrese dayalı nüfus kayıt sistemindeki adresine, tebliği

    çıkaran mercii tarafından, Tebligat Yönetmeliği"nin 16/2. maddesi gereğince ilgili şerh verilerek, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi uyarınca tebligat yapılır.
    Somut olayda, borçluya gönderilen kıymet takdiri raporu ve satış ilânının, mernis adresine TK"nun 21/2. maddesine göre 27.04.2015-11.12.2015 tarihlerinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. TK"nun 21/2. maddesine göre yapılacak tebligatlarda, tebligat mazbatasının üzerine, çıkış merciince, adresin, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna ve T.K"nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılacağına dair kaydın düşülmesi zorunlu olup, tebligat mazbataları üzerine, tebliği çıkaran mercii tarafından, T.K."nun 23/1-8. ve Yönetmeliğin 16/2. maddesi kapsamında bir şerh verilmediği görülmekle, tebliğ memurunun, kendiliğinden tebliğ işlemini T.K."nun 21/2. maddesi uyarınca yapması yukarıda değinilen yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırıdır. Bu nedenle, sözü edilen tebligatların usulüne uygun yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.
    İİK"nun 127. maddesine ve Dairemizin süreklilik arz eden içtihatlarına göre, borçluya satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir.
    O halde mahkemece, her (3) borçlu yönünden istemin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi