4. Ceza Dairesi 2020/457 E. , 2020/1151 K.
"İçtihat Metni"Silahla tehdit suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/2-a maddesi uyarınca, 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, Gaziosmanpaşa 6. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 17/02/2015 tarihli ve 2011/1709 esas, 2015/128 sayılı kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 31/12/2019 gün ve 94660652-105-34-16642-2019-Kyb sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/01/2020 gün ve 2020/2575 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daire"ye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre, kısa kararın verildiği 17/02/2015 tarihli oturumda başka suçtan Kırklareli E Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan sanığın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 196. maddesi uyarınca duruşmalardan vareste tutulma talebinin olmadığı gibi, hükümlü bulunduğu ceza infaz kurumundan gönderdiği 04/04/2013 tarihli dilekçesi ile duruşmalara katılmak istediğini beyan ettiği, yine sanığın duruşmalardan vareste tutulmasına dair mahkeme tarafından da bir karar verilmediği, bu halde mahkemesince duruşmada hazır edilmeksizin ya da ses ve görüntü bilişim sistemi (segbis) aracılığı ile savunması alınmaksızın, yokluğunda yargılamaya devam edilerek ve savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
I-Olay:
Silahla tehdit suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/2-a maddesi uyarınca, 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, Gaziosmanpaşa 6. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 17/02/2015 tarihli ve 2011/1709 esas, 2015/128 sayılı kararının, kısa kararın verildiği 17/02/2015 tarihli oturumda başka suçtan Kırklareli E Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan sanığın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 196. maddesi uyarınca duruşmalardan vareste tutulma talebinin olmadığı gibi, hükümlü bulunduğu ceza infaz kurumundan gönderdiği 04/04/2013 tarihli dilekçesi ile duruşmalara katılmak istediğini beyan ettiği, yine sanığın duruşmalardan vareste tutulmasına dair mahkeme tarafından da bir karar verilmediği, bu halde mahkemesince duruşmada hazır edilmeksizin ya da ses ve görüntü bilişim sistemi (segbis) aracılığı ile savunması alınmaksızın, yokluğunda yargılamaya devam edilerek ve savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle kanun yararına bozmaya konu edildiği anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Sanık ... hakkında tehdit suçundan hüküm kurulurken, savunma hakkının kısıtlanıp kısıtlanmadığının belirlenmesine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "Sanığın duruşmada hazır bulunmaması" başlıklı 193. maddesinin ilk fıkrası; "Kanunun ayrık tuttuğu hâller saklı kalmak üzere, hazır bulunmayan sanık hakkında duruşma yapılmaz. Gelmemesinin geçerli nedeni olmayan sanığın zorla getirilmesine karar verilir." biçiminde, "Sanığın duruşmadan bağışık tutulması" başlıklı 196. maddesi ise; " (1) Mahkemece sorgusu yapılmış olan sanık veya bu hususta sanık tarafından yetkili kılındığı hâllerde müdafii isterse, mahkeme sanığı duruşmada hazır bulunmaktan bağışık tutabilir. (2) Sanık, alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere, istinabe suretiyle sorguya çekilebilir. Sorgu için belirlenen gün, Cumhuriyet savcısı ile sanık ve müdafiine bildirilir. Cumhuriyet savcısı ile müdafiin sorgu sırasında hazır bulunması zorunlu değildir. Sorgusundan önce sanığa, ifadesini esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediği sorulur. (3) Sorgu tutanağı duruşmada okunur. (4) (Değişik: 15/8/2017-KHK-694/147 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7078/142 md.) Hâkim veya mahkemenin zorunlu gördüğü durumlarda, aynı anda görüntülü ve sesli iletişim tekniğinin kullanılması suretiyle yurt içinde bulunan sanığın sorgusu yapılabilir veya duruşmalara katılmasına karar verilebilir. (5) Hastalık veya disiplin önlemi ya da zorunlu diğer nedenlerle yargılamanın yapıldığı yargı çevresi dışındaki bir hastahane veya tutukevine nakledilmiş olan sanığın, sorgusu yapılmış olmak koşuluyla, hazır bulundurulmasına gerek görülmeyen oturumlar için getirilmemesine mahkemece karar verilebilir.(6) Yurt dışında bulunan sanığın, belirlenen duruşma tarihinde hazır bulunmasının zorluğu halinde, bu tarihten önce duruşma açılarak veya istinabe suretiyle sorgusu yapılabilir." şeklindedir.
İncelenen dosyada; sanık ... hakkında, katılan ... "a yönelik tehdit ve hakaret eylemleri nedeniyle, TCK"nın 106/1. maddesinin ilk cümlesi, 125/1. maddesi uyarınca yargılanıp cezalandırılması talebiyle 14.03.2011 tarihinde kamu davası açıldığı, yargılama aşamasında, tehdit eyleminin aynı Kanunun 106/2-a maddesi kapsamında kalıp kalmayacağının değerlendirilmesi için, görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli asliye ceza mahkemesine gönderildiği, yürütülen yargılamanın 08.03.2013 tarihli celsesinde sanığın savunmasının alındığı, sanığa CMK"nın 196. maddesinde düzenlenen, duruşmadan bağışık tutulma haklarının hatırlatılmadığı gibi, sanığın Silivri 7 No"lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu aracılığıyla mahkemeye göndermiş olduğu 04.04.2013 tarihli dilekçesiyle, duruşmalara katılmak istediğini belirttiği, mahkumiyet hükmünün açıklandığı 17.02.2015 tarihli duruşmada sanığın hazır edilmediği, UYAP kayıtlarından yapılan araştırtmada, sanığın hüküm tarihinde halen Kırklareli E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu"nda başka suçtan hükümlü olarak bulunduğu, yargılama sonunda sanığın hakaret suçundan beraatine, silahla tehdit suçundan ise, TCK"nın 106/2-a maddesi uyarınca, 2 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın temyiz kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı, kanun yararına bozma istemi ve tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde;
Savunmasının alındığı 08.03.2013 tarihinde, başka suçtan Silivri 7 No"lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu"nda hükümlü olduğu anlaşılan sanığa, duruşmadan vareste tutulma haklarının hatırlatılmadığı, sanığın da bu yönde bir talebi olmadığı gibi, Silivri 7 No"lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu aracılığıyla mahkemeye göndermiş olduğu 04.04.2013 tarihli dilekçesiyle, duruşmalara katılmak istediğini belirttiği anlaşıldığı halde, hükmün açıklandığı 17.02.2015 tarihli son oturumda, hazır bulundurulmadan hükümlülüğüne karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı CMK"nın 196. maddesine aykırı davranılarak sanığın savunma hakkının kısıtlandığı ve bu nedenle Gaziosmanpaşa 6. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 17/02/2015 tarihli ve 2011/1709 esas, 2015/128 sayılı kararının hukuka uygun olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
IV-Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Kanun yararına bozma istemine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarnamede yer alan bozma nedeni yerinde görüldüğünden, Gaziosmanpaşa 6. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 17/02/2015 tarihli ve 2011/1709 esas, 2015/128 sayılı kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-Silahla tehdit suçundan sanık ... hakkında, Gaziosmanpaşa 6. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 17/02/2015 tarihli ve 2011/1709 esas, 2015/128 sayılı kararıyla hükmolunan ve halen başka hükümlülükleriyle birlikte içtimalı olarak cezaevinde infaz edildiği anlaşılan 2 yıl hapis cezasının İNFAZININ DURDURULMASINA, adı geçen sanığın bu suç dışında başka bir suçtan hükümlü veya tutuklu değilse, bu suçtan DERHAL TAHLİYESİNE, bozma nedenine göre sonraki işlemlerin, CMK"nın 309/4-b maddesi gereğince, mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 20/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.