17. Hukuk Dairesi 2013/18984 E. , 2013/17574 K.- TASARRUFUN İPTALİ
- İHTİYATİ TEDBİR
- KARARLARIN GEREKÇELİ OLMASI
- İCRA VE İFLAS KANUNU (İİK) (2004) Madde 277
- İCRA VE İFLAS KANUNU (İİK) (2004) Madde 281
- İCRA VE İFLAS KANUNU (İİK) (2004) Madde 2
"İçtihat Metni"Davacı vekili, davalı borçlulardan A.. A.."nın alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı altı taşınmazın 1/3 hissesini 22.7.2011 tarihinde davalı S.. A.."e, davalı borçlu S.. A.."nın sekiz adet taşınmazını 10.3.2009 tarihinde davalı U.. D.."e, bir taşınmazını da davalı S.. G.."e sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptaline, dava konusu taşınmazların 3.kişilere devrinin önlenmesi için tapu kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasını ve İİK 281/2 madde gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlular vekili, iptali istenen tasarrufların borçtan önce yapıldığını, itirazın iptali davası derdest olduğundan alacağın kesinleşmediğini, aciz belgesi sunulmadığını satışların gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı S.. A.., U.. D.. ve Sırrı, Geçgel vekili, müvekkillerine dava dilekçesinin tebliği edilmediğini, sadece Asliye Ticaret Mahkemesinin görevsizlik kararı tebliği edildiğinden dava dilekçesinin müvekkillerine tebliği gerektiğini,takip konusu alacağın kesinleşmediğini, aciz belgesi sunulmadığını, iddia edildiği gibi borçlular ile müvekkilleri arasında akrabalık, işçi-işveren ilişkisi bulunmadığını ayrıca müvekkili Sırrı"nın dava konusu 14 nolu bağımsız bölümü davalı borçlu Sezer"den almadığını belirterek davanın reddi ile taşınmazlar üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkemece; 10.4.2013 tarihli tensip kararı ile dava değerinin %15 oranında teminat karşılığı dava konusu taşınmazların 3. kişilere rızai devrinin önlenmesi bakımından dava sonuna kadar ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacının ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiş; davalılar S.. A.., U.. D.. ve S.. G.. vekili 20.5.2013 tarihli cevap ve 5.6.2013 tarihli dilekçeleri ile ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece 19.7.2013 tarihli ara kararla adı geçen davalılar vekilinin tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar S.. A.., U.. D.. ve S.. G.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Aynı Yasanın 281/1-2. maddesi “Mahkeme iptal davalarını basit yargılama usulü ile görüp hükme bağlar ve bu davalara mütaallik itilafları hal ve şartları gözönünde tuturak serbestçe takdir ve halleder. Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez” hükmünü içermektedir.
HMK’nun 297/1-c maddesine göre de mahkeme kararları, asgari olarak iki tarafın iddia ve savunmalarının özetlerini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi zorunludur. Yine Anayasanın 141/3 maddesi hükmü de tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olması gereğini düzenlemektedir. Kararlara konulması gereken gerekçeler sayesinde taraflar hükmün hangi maddi ve hukuki sebebe dayandırıldığı anlayabilecekleri gibi, karar aleyhine kanun yoluna başvurulduğunda da HUMK’nun 428.maddesi uyarınca Yargıtay incelemesi sırasında ancak bu gerekçe sayesinde kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı saptanır. Diğer bir ifadeyle Yargıtay denetimi ancak bir kararın gerekçe taşıması halinde mümkün olabilir.
Somut olayda davacı alacaklı vekilinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebi yönünden; 10.4.2013 tarihli tensip kararı ile dava değerinin %15 oranında teminat karşılığı dava konusu taşınmazların 3.kişilere rızai devrinin önlenmesi bakımından dava sonuna kadar ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacının ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir. Mahkemece İİK"nun 281/1-2 maddesi gereğince değerlendirilme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, ihtiyati haciz talebinin reddi yönündeki kararı kendi içinde çelişkiye neden olduğundan isabetli görülmemiştir.
Davalılar S.. A.., U.. D.. ve S.. G.. vekili 20.5.2013 tarihli cevap ve 5.6.2013 tarihli dilekçeleri ile ihtiyati tedbir kararına itirazları mahkemece 19.7.2013 tarihli ara kararla adı geçen davalılar vekilinin “tedbirin kaldırılması talebinin reddine “karar verilmiş ise de red kararı HMK"nun 297/1-c ve Anayasanın 141/3 maddesi hükmü gereğince gerekçesiz olduğundan doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar S.. G.., S.. A.. ve U.. D.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar S..., S... ve U..."a geri verilmesine 12.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.