
Esas No: 2018/5705
Karar No: 2021/3548
Karar Tarihi: 01.07.2021
Danıştay 3. Daire 2018/5705 Esas 2021/3548 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/5705
Karar No : 2021/3548
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, … Tekstil Turizm Otomotiv ve Ambalaj Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nden tahsil edilemeyen 2002 ila 2006 yıllarının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası, gecikme faizi ile çeşitli gelirden oluşan kamu alacaklarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve …,… ve … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Asıl borçlu şirketin 13/12/2004 tarihinde başlayan tasfiyesinin 01/06/2006 tarihinde tamamlanarak 12/06/2006 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği, tasfiyeden sonra düzenlenip davacının kendisine ve ablasına tebliğ edilen ödeme emirlerinin hüküm ve sonuç doğurmayacağı, tasfiye tamamlanmadan önce usule uygun olarak kesinleştirilmeyen kamu alacağının tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle ödeme emirleri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emirlerinden 1 ve 2 takip numaralı ödeme emirlerinin içeriği vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin, şirketin tüzel kişiliğinin sona ermesinden önce usule uygun bir şekilde tebliğ edildiği ve buna karşı dava açılmayarak kesinleştiği dikkate alındığında, değinilen kamu alacaklarının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emirlerinin tüzel kişiliğin sona erdikten sonra tebliğ edilmesinin ödeme emirlerini sakatlamayacağı ancak, ödeme emirleri içeriği kamu alacaklarının vade tarihleri göz önüne alındığında bunların tahsil zaman aşımına uğradığı, 4 takip numaralı ödeme emrinin ise içeriği 9090 kodlu "çeşitli gelir" türündeki kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlendiğinin anlaşıldığı, bu alacağın neden kaynaklandığı ve nasıl kesinleştirildiği hususuna ilişkin davalı idarece herhangi bir bilgi ve belge dosyaya ibraz edilmediği görüldüğünden değinilen bu ödeme emrinde de hukuka uygunluk bulunmadığından istinaf başvurusu belirtilen gerekçelerle reddedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulu Hakkında Kanun'un 103. maddesi ile haciz tatbikinin tahsil zaman aşımı süresini keseceği kural altına alındığı, … tarihli haciz bildirilerinin düzenlenmesi ile … ve … takip numaralı ödeme emirleri içeriği kamu alacaklarının tahsil zaman aşımına uğradığından bahsedilemeyeceği, 4 takip numaralı ödeme emri içeriği kamu alacağına ilişkin belgeler de savunma ekinde dosyaya sunulduğu, eksik inceleme üzerine verilen kararda hukuka uygunluk bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Hukuken varlığını yitirmiş bir şirket adına tesis edilen işlemin yok hükmünde olduğu belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
…Tekstil Turizm Otomotiv ve Ambalaj Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nden tahsil edilemeyen 2002 ila 2006 yıllarının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası, gecikme faizi ile çeşitli gelirden oluşan kamu alacaklarının tahsili amacıyla, kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına … tarih ve …,… ve … takip numaralı ödeme emirlerinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 19. maddesiyle değişik 45. maddesinin 2. fıkrasında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu, 3. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar vereceği, karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı vereceği, 4. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği, bu hâlde bölge idare mahkemesinin işin esası hakkında yeniden bir karar vereceği kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı Kanunun yine 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik 49. maddesinin 1. fıkrasında ise temyiz incelemesi sonunda Danıştay'ın; kararı hukuka uygun bulursa onayacağı, kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onayacağı hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı Kanunun, istinafın, temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu yolundaki düzenlemesini içeren 45. maddesinin 2. fıkrasının, istinaf başvurusuna konu olacak kararlara karşı yapılan kanun yolu başvurularında dilekçelerdeki hitap ve istekle bağlı kalınmaksızın dosyaların bölge idare mahkemelerine gönderileceği kuralına dair cümleyle tamamlanması ve fıkrada Kanunun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesine herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olacağı yolundaki kuralın, istinaf dilekçeleri ve bu dilekçeler üzerine Kanunun 48. maddesine göre bölge idare mahkemelerince yapılacak işlemlerle ilgili olarak getirilmiş olduğunun kabulü gerekir. Başka bir ifadeyle, değinilen bu kuralın, Danıştay'ın temyiz incelemesi sonunda verdiği kararlarla ilgili 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin, istinaf incelemesi üzerine verilecek kararlar için de uygulama imkanı getirdiğinden söz edilemez.
Nitekim, istinaf başvuruları üzerine bölge idare mahkemelerince verilecek kararlara ilişkin 45. madde düzenlemesi ile temyiz incelemesi üzerine Danıştay tarafından verilecek kararlara ilişkin 49. madde düzenlemesi, 2577 sayılı Kanunda 6545 sayılı Kanunla eş zamanlı getirilmiş değişiklikler olup, Yasa koyucu tarafından 49. maddede, temyiz incelemesi üzerine verilecek onama ve bozma kararları bentler halinde ayrıntılı biçimde belirtilmişken, aynı Kanunun 45. maddesinin 3. ve 4. fıkralarında istinaf başvuruları üzerine verilecek kararla ilgili olarak 49. maddeden farklı terimler ve usuller getirilmiş olması yukarıdaki görüşü doğrular mahiyettedir.
Belirtilen nedenlerle, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulması durumunda istinaf başvurusunun reddine; hukuka uygun bulmaması durumunda ise istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak işin esası hakkında yeniden bir karar verecek olan bölge idare mahkemelerince, istinaf incelemesine konu kararda sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemekle birlikte gerekçesinin hukuka uygun bulunmadığı hallerde, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek istinaf isteminin reddine karar verilmesi mümkün bulunmadığından, Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun yazılı gerekçeyle reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerekmiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
2. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
3. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 01/07/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
