Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2021/1503
Karar No: 2021/3880
Karar Tarihi: 07.07.2021

Danıştay 10. Daire 2021/1503 Esas 2021/3880 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/1503
Karar No : 2021/3880

DAVACI : ...

DAVALI : … Bakanlığı

DAVANIN KONUSU : 31/12/2017 tarih ve 30287 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 382 Sıra Nolu Milli Emlak Genel Tebliği'nin 13. maddesinin 2. fıkrası ile ... tarih ve ... sayılı işlemin yürütmesinin durdurulması ve iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, iptali istenen düzenlemenin Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu, 2/B orman arazilerinin hak sahiplerine tanınan hakkın, tarımsal arazilerde hak sahiplerine tanınmadığı, Kanunda hakkın devredilemeyeceğine dair bir hükmün yer almamasının bu yerin devredilemeyeceği anlamına gelmediği, dava konusu düzenleme ve işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca hazırlanan Tetkik Hâkiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Davacı tarafından, 02/11/2020 tarihli dilekçeyle Cumhurbaşkanlığı'na başvuruda bulunulmuş ve Milli Emlak Genel Müdürlüğünün 382 Sıra nolu Milli Emlak Genel Tebliği'nin 13. maddesinin 2. fıkrasının yeni bir genel yazı ile "...hak sahibi olmayan üçüncü kişilere muvafakatname ile satın alma hakkının kanunun ilgili maddelerine uygun kullanmak kayıt ve şartı ile devredilebileceği" şeklinde tavzih edilmesi yönünde ilgili birimlerin talimatlandırılması talep edilmiştir.
Davalı idare tarafından, ... tarih ve ... sayılı yazısıyla; davacının başvurusunun incelendiği, 4706 sayılı Kanun'un 4. maddesinin 12. fıkrasında, belediye ve mücavir alan sınırları içindeki Hazineye ait tarım arazilerinin kimlere doğrudan satılabileceğinin hüküm altına alındığı ve bu hakkın üçüncü kişilere devredilebileceğine dair bir hüküm bulunmadığı gerekçesiyle davacının talebi hakkında yapılacak bir işlem bulunmadığı yönünde cevap verilmiştir. Bunun üzerine davacı tarafından, 25/12/2020 havale tarihli dilekçesiyle Danıştay Başkanlığı nezdinde yürütmenin durdurulması istemli olarak, anılan Tebliğ'in 13. maddesinin 2. fıkrası ile davalı idarenin ... tarih ve ... sayılı işleminin iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:
İlgili Mevzuat:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 'Dilekçeler üzerine ilk inceleme' başlıklı 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçelerin, Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından: a) Görev ve yetki, b) İdari merci tecavüzü, c) Ehliyet, d) İdari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, e) Süre aşımı, f) Husumet, g) 3 ve 5 inci maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği; 'İlk inceleme üzerine verilecek karar' başlıklı 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, süre aşımı yönünden yapılan incelemede Kanuna aykırılık görülürse davanın reddine karar verileceği hususları hüküm altına alınmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Dava açma süresi" başlıklı 7. maddesinde,
"1. Dava açma süresi, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gündür. ...
4. İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler. Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz." hükmüne;
"Üst makamlara başvurma" başlıklı 11. maddesinde ise,
"1. İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur.
2. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır.
3. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır." hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından, 02/11/2020 tarihli dilekçeyle Cumhurbaşkanlığı'na başvuruda bulunularak Milli Emlak Genel Müdürlüğünün 382 Sıra Nolu Tebliği'nin 13. maddesinin 2. fıkrasının yeni bir genel yazı ile "...hak sahibi olmayan üçüncü kişilere muvafakatname ile satın alma hakkının kanunun ilgili maddelerine uygun kullanmak kayıt ve şartı ile devredilebileceği" şeklinde tavzih edilmesi yönünde ilgili birimlerin talimatlandırılmasının talep edildiği, davalı idarece, davacının talebi hakkında yapılacak bir işlem bulunmadığı yönünde verilen ... tarih ve ... sayılı cevap yazısı ile 382 Sıra Nolu Tebliğ'in 13. maddesinin 2. fıkrasının iptali istemiyle dava açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerine göre, ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayan dava açma süresi içerisinde idari davaya konu edilmeyen düzenleyici işlemlerin, bu tarihten sonra davaya konu edilebilmeleri için, ilgili hakkında uygulama işlemi tesis edilmiş olması, bu işlemin ise dava konusu edilen düzenleyici işlemin uygulanması niteliğinde bulunması gerekmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinde sözü edilen "uygulama işlemi" kavramı, kural koyucu nitelikteki düzenleyici işlemlere dayanılarak ilgililer hakkında tesis edilen ve onların menfaatlerinin ihlal edilmesi sonucunu doğuran, başka bir ifadeyle hukuksal durumlarında değişiklik yaratan bireysel nitelikteki işlemleri ifade etmektedir.
Somut olayda 02/11/2020 tarihinde yapılan başvuru ile 31/12/2017 tarih ve 30287 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın (Milli Emlak Genel Müdürlüğü) 382 Sıra Nolu Milli Emlak Genel Tebliği'nin 13. maddesinin 2. fıkrasında tavzih (düzeltme, açıklama) yapılmasına ilişkin istemin reddi yolundaki işlemin davacı yönünden bir uygulama işlemi kabul edilmesine olanak bulunmamaktadır. Bu başvurunun, ancak anılan genelgenin dava açma süresi içinde olmak şartıyla kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem (düzenleme) yapılmasına yönelik olarak İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 11. maddesi kapsamında bir başvuru olarak kabulü mümkün olabilecektir.
Bu durumda davacının, anılan Tebliğ'in ilgili hükmünün tavzihi (düzeltilmesi, açıklanması) amacıyla yaptığı başvurunun bir uygulama işlemi niteliği taşımadığı, dolayısıyla davalı idarenin ret işlemi sonrasında, düzenleyici işlemleri iptal davasına konu edebileceğinin kabulünün, kamu düzeninden sayılan dava açma süresinin gözardı edilmesi sonucunu doğuracağı açıktır.
Uyuşmazlık bu çerçevede değerlendirildiğinde, 31/12/2017 tarih ve 30287 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın (Milli Emlak Genel Müdürlüğü) 382 Sıra Nolu Tebliği'ne karşı 2577 sayılı Kanun'un 7. maddesinde öngörülen süre içinde dava açmayan davacının Tebliğin iptali istenen hükmünün tavzihi yönündeki 02/11/2020 tarihli başvurusunun, dava açma süresini yeniden başlatması mümkün olamayacağından, bu başvurunun reddi üzerine açılan davanın, süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
2. Aşağıda ayrıntısı gösterilen ... TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Kullanılmayan ... TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde, posta gideri avansından artan tutarın ise kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 07/07/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi