Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2020/3384
Karar No: 2021/3877
Karar Tarihi: 07.07.2021

Danıştay 10. Daire 2020/3384 Esas 2021/3877 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2020/3384
Karar No : 2021/3877

DAVACI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … Bakanlığı

VEKİLİ : 1. Hukuk Müşaviri Yrd. V. …

DAVANIN ÖZETİ : 05/11/2019 tarih ve 30939 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Terör Suçlarının Ortaya Çıkarılmasına veya Delillerin Ele Geçirilmesine ya da Suç Faillerinin Yakalanmasına Yardımcı Olanlara Verilecek Ödül Hakkında Yönetmeliğin yetki yönünden tamamının, bu istemin kabul edilmemesi halinde ise 5, 6 ve 8. maddeleri ile bu Yönetmeliğe göre oluşturulan listelerin iptali ve yürütmesinin durdurulması istenilmektedir.

DAVACININ_İDDİALARI : Davacı tarafından, 3173 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca çıkarılacak yönetmelikle ödül miktarının belirlenmesi ve ödülün verilmesine ilişkin husus ve esaslarla sınırlı olarak düzenleme yapılabileceği, Kanunda belirtilen amaç ve sınırın dışına çıkıldığı ve idareye verilen yetkinin aşıldığı, bu yönetmeliğe dayanılarak çeşitli listeler hazırlandığı, çok sayıda kişilerin adının bu listelere eklenmesi şeklinde uygulama yapıldığı, bu listelerin hukuki mahiyetine dair bir belirlilik olmamakla birlikte Yönetmeliğin 6. maddesine dayanılarak oluşturulduğunun değerlendirildiği, 6. maddede yer alan "terör suçluları" tamlaması ile haklarında kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmayan kişilerin, bu ifade ile terör suçlusu ilan edilmesinin ve listelere dahil edilmesinin söz konusu olduğu, Yönetmeliğin 5. maddesinde ödül miktarı belirlenirken Ödül Komisyonunca listelere alınan kişiler hakkında hangi kriterlerin baz alındığının ve nasıl bir değerlendirme yapıldığı belirli olmadığı, uygulamada nesnel bir belirleme de yapılmadığı, Terörle Mücadele Kanunu'nda ödül komisyonundan bahsedilmediği, 6. maddesi hükmü uyarınca, anılan Yönetmeliğin 8. maddesinde, ödül komisyonu kurulacağının belirtildiği, 8. maddenin 4. bendinde kolluk birimlerinin hazırlayacağı dosyalardaki raporlara istinaden kişilerin listelere dahil edilip edilmeyeceğine karar verileceğinin açıklandığı, anılan maddeler ile birlikte Yönetmeliğin tamamının, Anayasanın 13, 124, 9, 37, 38. maddelerine aykırılık teşkil ettiği belirtilerek iptali gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, öncelikle, davacının Yönetmelik hükümlerinden kaynaklanan bir menfaati bulunmadığından davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği, davanın süresinde açılmadığı, 3173 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca, maddede söz edilen ödül miktarının belirlenmesi ve ödülün verilmesine ilişkin husus ve esasların, dava konusu yönetmelikle belirlendiği, Kanuna ve Anayasaya uygun düzenleme yapıldığı, kamu düzeni ve yararının korunması ve ülkede barış ve güvenliğin sağlanmasının amaçlandığı, ödül şartlarını belirlemek üzere terör suçluları arasında gruplandırma yapılabileceği, dünyada ve Avrupa'da aynı yönde, ulusal ve uluslararası listelerin hazırlanıp yayımlandığı, listelere dahil edilen kişilerde, adli makamlarca yakalama kararı çıkarılmış olması şartının olduğu, bu listelerle ilgili basında yapılan haberlerin içeriğine, davalı idarenin müdahale imkanı bulunmadığı, yapılan düzenlemenin Kanunla verilen yetki alanı içinde yapıldığı ve Anayasa hükümlerine aykırılığın söz konusu olmadığı, ödül komisyonunca, ödül taleplerinin değerlendirilmesi ve neticelendirilmesi görevinin yapıldığı, hiç bir kararında yargılama faaliyetinin yer almadığı, davaya konu edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca hazırlanan Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesi, 1. fıkrası, (a) bendinde; idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar "iptal davası" olarak tanımlanmış olup, bu davalar idarenin hukuka uygun davranmasını sağlayan en önemli araçlardandır.
Ancak, yargısal denetim amacıyla her idari işleme karşı herkes tarafından iptal davası açılmasının idari işlemlerde istikrarsızlığa neden olmaması ve idarenin işleyişinin bu yüzden olumsuz etkilenmemesi için, dava konusu edilecek işlem ile dava açacak kişi arasında belli ölçüler içinde menfaat ilişkisi bulunması koşuluna ihtiyaç vardır. Her olay ve davada, yargı merciine başvurarak dava açan kişinin menfaatinin, iptali istenen işlemle ne ölçüde ihlal edildiğinin takdiri de yargı mercilerine bırakılmıştır.
İptal davası açılabilmesi için gerekli olan menfaat ilişkisi kişisel, meşru, güncel bir menfaatin bulunması halinde gerçekleşecektir. Başka bir anlatımla, iptal davasına konu olan işlemin davacının menfaatini ihlal ettiğinden söz edilebilmesi için, davacıyı etkilemesi, yani davacının kişisel menfaatini ihlal etmesi, işlem ile davacı arasında ciddi ve makul bir ilişkinin bulunması gerekmektedir. Aksi halde, kişilerin kendisine etkisi bulunmayan, menfaatlerini ihlal etmeyen idari işlemler hakkında da iptal davası açma hakkı doğar ve bu durum idarenin işleyişini olumsuz etkiler.
Anılan Kanun'un 14. maddesi, 3. fıkrası, (c) bendinde; ise dava dilekçelerinin "ehliyet yönünden inceleneceği"; 15. maddesi, 1. fıkrası, (b) bendinde; "ehliyet hususunda Kanun'a aykırılık görülürse, davanın reddedileceği" kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı Barkın Timtik tarafından, 05/11/2019 tarih ve 30939 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Terör Suçlarının Ortaya Çıkarılmasına veya Delillerin Ele Geçirilmesine ya da Suç Faillerinin Yakalanmasına Yardımcı Olanlara Verilecek Ödül Hakkında Yönetmeliğin yetki yönünden tamamının, bu istemin kabul edilmemesi halinde ise 5, 6 ve 8. maddeleri ile bu Yönetmeliğe göre oluşturulan listelerin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı görülmektedir.
Dava dilekçesinde; davacının İstanbul Barosu'nda kayıtlı olup faal olarak avukatlık yaptığı, dava tarihinde Silivri Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu olup ... Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı, aynı avukatlık bürosunda birlikte görev yaptığı iki avukat arkadaşının turuncu listeye dahil edildiği, bunun sonucu olarak çalıştığı iş yeri olan Halkın Hukuk Bürosu'nun kriminalize edilmeye çalışıldığı, büroda bulunan herkesin suçlu ilan edilmek istendiği, bu nedenlerle dava konusu düzenleme ve işlemlerden dolayı menfaat ihlalinin söz konusu olduğu, ayrıca Avukatlık Kanunu'nun 2. maddesi hükmü uyarınca, avukat olarak hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını sağlamak hususunda yetkisinin olduğu ileri sürülerek dava açma ehliyetinin bulunduğu ve davanın esasının incelenmesi gerektiği belirtilmektedir.
Yukarıda zikredilen kanun hükümlerinin ve dosyada bulunan belgelerin değerlendirilmesinden; davacının avukat olarak görev yaptığından bahisle, Terör Suçlarının Ortaya Çıkarılmasına veya Delillerin Ele Geçirilmesine ya da Suç Faillerinin Yakalanmasına Yardımcı Olanlara Verilecek Ödül Hakkında Yönetmeliğin tamamının ya da 5. 6 ve 8. maddelerinin ve bu yönetmelik uyarınca hazırlandığı ileri sürülen terör suçundan dolayı arananlara ilişkin listelerin iptalini istemesinde meşru, kişisel ve güncel bir "menfaat" ilgisi bulunmadığı ve davanın ehliyet yönünden reddi gerektiği sonucuna varılmaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 15. maddesi, 1. fıkrası, (b) bendi uyarınca davanın EHLİYET YÖNÜNDEN REDDİNE,
2. Aşağıda ayrıntısı gösterilen … TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca belirlenen … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4. Kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde posta gideri avansından artan tutarın ise kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 (otuz) gün içinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 07/07/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Dava, 05/11/2019 tarih ve 30939 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Terör Suçlarının Ortaya Çıkarılmasına veya Delillerin Ele Geçirilmesine ya da Suç Faillerinin Yakalanmasına Yardımcı Olanlara Verilecek Ödül Hakkında Yönetmeliğin yetki yönünden tamamının, bu istemin kabul edilmemesi halinde ise 5, 6 ve 8. maddeleri ile bu Yönetmeliğe göre oluşturulan listelerin iptali istemiyle açılmıştır.
İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, idari işlemler hakkında hukuka aykırı olduklarından dolayı menfaati ihlal edilenlerin iptal davası açabilecekleri hükme bağlanmıştır.
Davacının İstanbul Barosu'nda kayıtlı faal avukat olarak görev yaptığı, dava tarihinde Silivri Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu olup ... Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı, aynı avukatlık bürosunda birlikte görev yaptığı iki avukat arkadaşının turuncu listeye dahil edildiği, bunun sonucu olarak çalıştığı iş yeri olan Halkın Hukuk Bürosu'nun kriminalize edilmeye çalışıldığı, büroda bulunan herkesin suçlu ilan edilmek istendiği, ayrıca Avukatlık Kanunu'nun 2. maddesi hükmü uyarınca, avukat olarak hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını sağlamak hususunda yetkisinin olduğu ileri sürülerek iptal davası açıldığı görülmektedir.
Dava konusu düzenleme ve işlemlerden dolayı menfaat ihlalinin söz konusu olduğu ve davacının dava açma ehliyetinin bulunduğu anlaşılmakla, davanın esasının incelenmesi gerektiği oyuyla, davanın ehliyet yönünden reddine dair verilen Daire kararına katılmıyoruz.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi