Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2021/16490
Karar No: 2021/2475
Karar Tarihi: 08.09.2021

Danıştay 2. Daire 2021/16490 Esas 2021/2475 Karar Sayılı İlamı


T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/16490
Karar No : 2021/2475


TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği - …
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:… , K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Giresun Valiliği İl Mahalli İdareler … olarak görev yapmakta iken Giresun İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü emrine … olarak atanan davacı tarafından, atamaya ilişkin 25/10/2011 tarihli işlemin iptali ile işlem nedeniyle oluşan parasal kayıplarının işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararında; Mahkemenin davanın reddine ilişkin … günlü, E:… , K:… sayılı ısrar kararının, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 27/10/2020 günlü; E:2018/4669, K:2020/2007 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyulmak suretiyle; davacının yaklaşık 22 yıldır İl Mahalli İdareler Müdürü olarak başarılı bir şekilde görev yaptığı, görevinde başarılı olduğunun davalı idare tarafından da atamasının yapılması nedeniyle kabul edildiği, davacının görevi sırasında atanmasını gerektirecek herhangi bir olumsuz tutum ve davranışı, mesleki yetersizliği ya da başarısızlığı bulunduğunun davalı idare tarafından da ileri sürülmediği, herhangi bir disiplin cezasının veya soruşturmasının bulunmadığı, sicillerinin iyi ve çok iyi düzeyinde olduğu dikkate alındığında, doğrudan İl Valisine bağlı İl Mahalli İdareler Müdürü olarak görev yapan davacının, görevde yükselme sınavına tabi bir kadro olan İl Mahalli İdareler Müdürlüğü görevinden alınarak daha alt bir görev olan Giresun İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü emrine şube müdürü olarak atanmasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal tutarın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, 5902 sayılı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 18. maddesinde, illerde il özel idaresi bünyesinde, valiye bağlı il afet ve acil durum müdürlükleri kurulacağı, müdürlüğün sevk ve idaresinden valinin sorumlu olduğu, afet ve acil durum il müdürü ile diğer personelin atamasının vali tarafından yapılacağı düzenlemesine yer verildiği, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Giresun ilindeki teşkilatlanması sırasında ihtiyaç duyulan personel açıktan atama veya kurumlar arası naklen atama yoluyla temin edilmek suretiyle giderilmeye çalışıldığı, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünce şube müdürü olarak görev yapacak olan personelin özelliklerinin belirtilmek suretiyle Giresun Valiliğinden personel talebinde bulunulduğu, kamu hizmetini eksiksiz bir biçimde yerine getirilmesi için çözüm odaklı ve süratli hareket etmek ve İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünün teşkilatlanmasının tamamlanması ile kamu hizmetlerinin aksamadan yerine getirilmesi amacıyla dava konusu atama işlemini tesis edildiği; davacının, davanın hiçbir aşamasında kendisini vekil ile temsil ettirmediği, bu itibarla davacı lehine vekâlet ücretine karar verilmesinde usul ve hukuka aykırılık olduğu belirtilerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Davacı tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği belirtilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kısmen reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının dava konusu işlemin iptali ile davacının yoksun kaldığı parasal hakların dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin kısmının onanmasına , temyiz isteminin kısmen kabulü ile Mahkeme kararının davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretine ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davalı idarenin, Mahkeme kararının esasına yönelik temyiz istemine ilişkin yapılan incelemede;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin, Mahkeme kararının vekâlet ücretine ilişkin kısmına yönelik temyiz istemine gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa, Danıştay'ın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
Maddenin gerekçesinde ise, madde ile temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı; uygulamada, vekâlet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman, hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştayın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
Öte yandan, 2577 sayılı Kanun'un 31. maddesinin yargılama giderleri konusunda yollamada bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanununda ise, "Avukatlık Ücreti" başlıklı 164. maddesinde; avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son fıkrasında; avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davacının vekil aracılığıyla temsil edilmediği halde, dava konusu işlemin iptaline, işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal tutarın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davayı vekil aracılığıyla takip etmeyen, davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret tarifesinde öngörülen avukatlık ücretine hükmedilmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu husus, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan, düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden, hüküm fıkrasında yer alan "karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 2.040,00-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine" ibaresinin kaldırılması suretiyle kararın vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KISMEN REDDİ ile … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:… , K:… sayılı kararın dava konusu işlemin iptaline, işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal tutarın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesi ile yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine ilişkin kısmının ONANMASINA oybirliğiyle,
2.DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KISMEN KABULÜ ile anılan kararın, vekalet ücretine yönelik hüküm fıkrasının "karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen … -TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine" ibaresinin kaldırılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA oyçokluğuyla,
3. Temyiz aşamasında davalı idare tarafından yapılan yargılama giderlerinin yarısının davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4.Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5.2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/09/2021 tarihinde karar verildi.



(X) KARŞI OY :

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinde; "1. Temyiz incelemesi sonunda Danıştay;
a) Kararı hukuka uygun bulursa onar. Kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onar.
b) Kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararı düzelterek onar." hükmüne yer verilmiştir.
Temyiz incelemesinde; incelemeye tabi karardaki gerekçenin değiştirilmesi veya maddi hata ve yanlışlıkların düzeltilmesi, eksikliklerin tamamlanması mümkün olmakla birlikte, hükmün sonucunu, kapsamını değiştirecek şekilde düzeltme yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Temyiz istemine konu Mahkeme kararında, dava konusu işlemin iptali ile yoksun kalınan parasal hakların dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi yolunda hüküm kurulmasına karşın, vekil ile temsil edilmeyen davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Bu husus, yukarıda belirtildiği üzere 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamında bulunmayıp; kararın bozulmasını gerektiren "hukuka aykırılık" teşkil etmektedir.
Bu sebeple, İdare Mahkemesi kararının bu kısmının, Mahkemece yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla, aksi yönde oluşan düzeltilerek onama kararına katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi