Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki her iki taraf vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:Kısa kararda davanın kabulüne denilip, tazminat konusundaki karar gösterilmediğinden, bu durumda temyiz süresi, gerekçeli kararın tebliği ile başlayacağından, mahkemenin temyiz başvurusunun süresinde olmadığından temyiz talebinin reddine dair 15.04.2008 tarihli ek kararının kaldırılmasına oy birliğiyle karar verilip, borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi:Mahkemece tefhim edilen kısa kararda "davanın KABULÜNE" hükmedildiği halde, gerekçeli kararda "davacı tarafın inkar tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine" hükmedildiğinden her iki karar arasında çelişki bulunmaktadır. 10.04.1992 gün ve 7/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, anılan çelişki nedeniyle, mahkemece önceki kararlar ile bağlı olmaksızın çelişki giderilerek, yeniden hüküm kurulması için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının, yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 05.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.