9. Hukuk Dairesi 2011/2904 E. , 2013/10834 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı ile prim ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, iş aktinin davalı tarafından işyerinde çıkan kavga gerekçe gösterilerek haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret ve prim alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacının işyerinda çalışan bir başka işçi ile diğer çalışanların ve müşterilerin önünde yüksek sesli, küfürlü darplı kavgaya karışması nedeni ile iş aktinin davalı tarafından haklı feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davacının iş formuna yazdığı ibarenin yanlış anlaşılması nedeni ile ilk önce iş yerinde çalışan ..."ın davacıya sataştığı, sinirli bir şekilde bağırdığı, buna rağmen davacının alttan almaya çalıştığı, daha sonra iş yeri çalışanı ..."ın davacıya levye ile vurmak istediği ve çalışanların araya girmesi ile vuramadığı ancak ..."ın kafa atmak sureti ile davacıyı darp ettiği, davacının ise iş yerinde çalışan işçilerin müdahale etmesi nedeni ile de çalışan ... "a vuramadığı ve sözlü ve fiili kavgayı başlatanın davacı olmadığı anlaşılmakla davacının eyleminin 4857 Sayılı Yasa"nın 25/II-e maddesinde yer alan iş verenin başka işçisine sataşması halini oluşturmaması ve çalışan ... tarafından davacıya sataşılması nedeni ile davalı iş veren tarafından yapılan feshin haklı fesih olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesi ile kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne ve sübut bulmayan diğer taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Ç)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
D)Gerekçe:
Davacı iş sözleşmesinin işverence haksız olarak sona erdirildiği iddiası ile
kıdem ve ihbar tazminatı talebinde bulunmuş, işveren ise işyerinde diğer işçi ile kavga eden davacının iş sözleşmesinin İş Kanunu"nun 25/II-e maddesi uyarınca haklı nedenle sona erdirildiğini savunmuştur.
Yerel Mahkemece kavgayı diğer işçi ..."nin başlattığı, davacının Yasa"nın 25/II. maddesinde öngörülen sataşma mahiyetinde bir eylemde bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar vermiş ise de müşterek tanık ..."in yargılama sırasında alınan ifadesinde açıkça anlatıldığı üzere, ustabaşı ..."nin sinirli ve kızgın davranışları üzerine davacının da yüksek sesle konuşmaya başlayıp ..."yi dışarı davet ettiği, dışarda geçen olayları görmediğini, davacının dudağının şiş olduğunu açıklamış, davalı tanığı ... da ..."ın bu beyanlarına paralel olarak taraflar arasındaki sözlü tartışma sırasında birbirlerini itip kakmaya başladıkları ve kendilerince tarafların ayrılmasından sonra ustabaşı ..."nin tekrar davacının yanına geldiğinde davacının masasının yanına gidip "işte burdayım, geldim, ne yapacaksan yap" demesi üzerine tarafların birlikte dışarı çıktıkları, dışarda ..."nin kolundan levyeyi çıkarmak istediği sırada kendilerince önlendiği ve davacıya zarar vermesinin önlendiği, ama ..."nin ilk hamle sırasında davacıya vurduğu, davacının da ona karşı birkaç hamle yaptığı, müşterilerin önünde kavga ettikleri, davacıyı tutan kişininiri yarı olması nedeni ile davacının hamle etti ise de ustabaşı ..."ye vuramadığı yolundaki beyanları hep birlikte değerlendirildiğinde, davacının eyleminin İş Kanunu"nun 25/II-d maddesinde öngörülen sataşma eylemini oluşturduğu ve buna bağlı olarak işverence gerçekleştirilen feshin haklı nitelikte olup, kıdem ve ihbar tazminatı talebinin reddi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.04.2013 gününde oy çokluğu ile karar verildi.
K A R Ş I O Y
Davacı vekili dava dilekçesinde, 01.01.2002 tarihinde davalı işyerinde çalışmaya başladığını, haklı bir neden olmaksızın davalı işyerinde kavga çıkartması gerekçe gösterilerek iş akdine son verildiğini, ancak iş akdine son verilmesinin haklı nedene dayanmadığını beyanla fazla hakları saklı olmak üzere 200,00 TL kıdem tazminatı, 200,00 TL ihbar tazminatı, 200,00 TL ücret alacağı ve 200,00 TL prim alacağı talep etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde; davacının iş akdinin 4857 sayılı Yasa"nın 25/2. maddesi gereğince ahlak ve iyi niyet kurallarına uymama nedeni ile son verildiğini, davacı işçinin işyerinde ... isimli şahısla tartışma yaşadığını, müşterilerin ve diğer çalışanların önünde karşılıklı olarak yüksek sesle ve küfürlü şekilde tartışma ve daha sonra taraflar arasında darplaşma olduğundan her iki işçinin de iş akdinin 4857 Sayılı Yasa"nın 25/2-e maddesi gereğince son verildiğini, bu nedenle davacının davasının reddini talep etmiştir.
Yerel mahkemece yapılan yargılamada; taraflar dinlenmiş, deliller toplanmış, tanıklar dinlenmiş ve davacının kavgayı başlatan, devam ettiren kişi olmadığını, diğer çalışan ..."ın davacıya levye ile vurmaya çalıştığını, ayrıca davacıya kafa attığını, sözlü ve fiili kavgayı başlatanın davacı olmadığından kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanacağı belirtilerek davacının davasını kısmen kabul, kısmen reddedilmekle, kıdem ve ihbar tazminatı kabul edilmiş, diğer talepler reddedilmiştir.
Somut olayda, davacı ile işyerinde çalışan ... isimli kişinin işyerine ilişkin bir konuda önce tartıştığı, daha sonra ... isimli çalışanın davacıya levye ile saldırdığı ancak diğer çalışanların araya girmesiyle vuramadığı, sonrasında ..."ın davacıya kafa ile vurmak suretiyle darp ettiği, davacının ise diğer işçilerin tutması nedeniyle ..."a vuramadığı anlaşılmış olup, taraflar arasındaki fiili kavgayı başlatan ve devam ettiren sonrasında davacıyı yaralayan işçinin ... isimli kişi olduğu, davacı her ne kadar vurmak için teşebbüs etmiş isede, kendisine levye ile saldırılması ve yüzüne kafa darbesi ile vurulması nedeniyle böyle bir reflekste bulunduğu, dolayısı ile olayları başlatan, inatla devam ettiren, levye ile saldıran ve kafa atan kişinin diğer çalışan ... olduğu, davacının ise bu kişiye karşı fiilen temasının olmadığı, ancak kendisini koruma içgüdüsü ile bu kişiye hamle yaptığı, ancak diğer orada bulunan diğer işçilerce tutulduğu için ... isimli saldırgan işçiye vurmadığı anlaşılmış olup, yerel mahkeme isabetle saldırgan ile mağdur arasında ayrım yapılması gerektiğinden bahisle iş akdinin 4857 sayılı Yasa"nın 25/2-e maddesine göre feshinin yerinde olmadığını tespit etmiş, davacı işçiye kıdem tazminatı ile ihbar tazminatı ödenmesi yönünde hüküm kurmuştur. Yerel mahkemenin isabetli olan hükmünün onanması gerektiği hukuki ve vicdani kanatimde olduğumdan, sayın çoğunluğun hükmün bozulması ile davacının kıdem tazminatı ile ihbar tazminatına hak kazanamayacağı yönündeki bozma kararına katılmıyorum. 06.05.2013