
Esas No: 2021/1370
Karar No: 2021/2882
Karar Tarihi: 15.09.2021
Danıştay 13. Daire 2021/1370 Esas 2021/2882 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/1370
Karar No:2021/2882
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR): 1- … İnşaat Taahhüt Ticaret Turizm A.Ş.
2- … İnşaat Taahhüt Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALILAR): 1- … Büyükşehir Belediyesi Beton ve Asfalt Enerji Üretim ve Dağıtım Tesisleri Su Kanalizasyon Ticaret ve Sanayi A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
2- … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İzbeton-İzmir Büyükşehir Belediyesi Beton ve Asfalt Enerji Üretim ve Dağıtım Tesisleri Su Kanalizasyon Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketi'nce (İzbeton A.Ş.) … tarihinde açık ihale usulüyle gerçekleştirilen "İzmir İli Güney 2. Bölge Muhtelif Yollarda Asfalt Kaplama Yapılması İşi" ihalesinin ortaya çıkan ekonomik güçlükler nedeniyle asfalt serim işlerinde küçülmeye gidileceği, bütçe olanakları sağlanıncaya kadar yeni başlanacak işlerin durdurulmasının istenildiği ve idarenin ihtiyacının büyük bir bölümünün ortadan kalktığından bahisle iptaline ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan pandemi (Covid-19) sürecinin hayatı olumsuz etkilediği, bunun ekonomik olarak da olumsuz yansımalarının olduğu, bu kapsamda davalı idarenin yaşanılan süreçten ekonomik olarak olumsuz etkilendiği, bütçe ve ödemeler bakımından güçlükler yaşandığı, bütçe bazında ciddi pay sahibi olan asfalt serim işlerinde küçülmeye gidilerek gerekli bütçe olanakları sağlanıncaya kadar yapılan veya yapılacak olan ihalelerin bu kapsamda değerlendirilmesine karar verildiği, bu itibarla, davacı şirketin teklifinin en avantajlı ikinci teklif olduğu hususunun yanı sıra 2020 yılının Mart ayında ülkemizi etkisi altına alan Covid-19 pandemisi nedeniyle tüm dünyanın olduğu gibi ülkemizdeki idarelerin de önceliklerinin ve ihtiyaçlarının değişiklik göstermeye başladığı, ortaya çıkan ve çıkabilecek ekonomik değişimlere karşı idarelerce kaynakların verimli kullanılması yönünde önlemler alınmaya gidilmesinin yaşanılan sürecin doğal sonucu olduğu, bu doğrultuda 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 5. maddesinde yer alan temel ilkelerden ihtiyacın uygun şartlarla karşılanması ve kaynakların verimli kullanılması ilkeleri ile kamu yararı gözetilerek tesis edilen ihalenin iptaline ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılar tarafından, idarenin ihalenin iptaline yönelik takdir yetkisinin eşitlik ilkesine uygun olarak kullanılması gerektiği, davanın açılmasında hukukî yarar bulunduğundan ekonomik açıdan en avantajlı ikinci teklif sahibi olunmasının davanın reddi yolundaki karara gerekçe olamayacağı, usulüne uygun olarak gerçekleştirilip sonuçlandırılan ihalenin iptalinde kamu yararı bulunmadığı, idarenin ihaleye konu işe ilişkin ihtiyacının hâlihazırda devam ettiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı … A.Ş. tarafından, kamu yararına ve kaynakların verimli kullanılması ilkelerine uygun olarak tesis edilen dava konusu ihalenin iptali kararında hukuka aykırılık bulunmadığı savunulmuştur.
Davalı … Büyükşehir Belediyesi tarafından, idarelerin kamusal ihtiyaçlarda öncelik sıralaması yapması gerektiği, pandemi nedeniyle ortaya çıkan koşullar dolayısıyla gerçekleştirilen birtakım ihalelerin konularına göre yeniden ele alındığı ve idarenin bütçesinde önemli pay sahibi olup öncelikli olmayan işlere dair dava konusu ihalenin iptaline karar verildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacıların duruşma istemi yerinde görülmeyerek hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacılara iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 15/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
