15. Hukuk Dairesi 2016/2482 E. , 2017/1061 K.
"İçtihat Metni"
Davacı-k.davalı ... İnş.Tic.Ltd.Şti. ile davalı-k.davacı ... arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 31/12/2014 gün ve 2011/232-2014/547 sayılı hükmü onayan Dairemizin 02/03/2016 gün ve 2015/2841-2016/1337 sayılı ilâmı aleyhinde taraf vekillerince karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava, iş bedeli, karşı dava ise eksik ve ayıpların giderilme bedelinin tahsili istemiyle açılmış olup, mahkemece her iki davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce onanmış, her iki taraf vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuşlardır.
Davacı-karşı davalı şirket vekili, davalının sahibi olduğu ... İlçesinde bulunan binasında 25.06.2009 tarihli sözleşme ile tadilat yapılması hususunda anlaştıklarını, sözleşme haricinde yapılan işin bedeli olarak 45.000,00 TL kararlaştırıldığının ve bunun 15.000,00 TL"sinin ödendiğini, bu 30.000,00 TL bakiye alacaklarının kaldığını, sözleşme gereğince yapılan işleden ise 50.000,00 TL bakiye alacakları kaldığını, ayrıca 49.500,00 TL KDV alacakları bulunduğunu, toplam 129.500,00 TL alacakları için 09.05.2011 tarihinde ihtarname çektiklerini, bedelin ödenmediğini ileri sürerek bu miktarın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı-karşı davacı vekili ise, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca tadilat işinin yapılması hususunda anlaştıklarını, karşılığında 230.000,00 TL"nin ödeneceğnin kararlaştırıldığını, toplamda 194.400,00 TL ödendiğini, bakiye 35.600,00 TL"nin ise ödenmediğini, ancak sözleşme gereği yapılacak işlerin eksik ve ayıplı olduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğunu, sözleşme bedeline KDV dahil olduğundan ayrıca KDV istenemeyeceğini, kendilerinin ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/11 Değişik iş sayılı dosyasıyla tespit yaptırdıklarını, eksik ve ayıpların saptandığını, davanın reddi ile karşı dava ile, eksik ve ayıplar ve işin gecikmesi nedeniyle uğranılan zarar olmak üzere fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla 100.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporu uyarınca asıl ve birleşen dava karara bağlanmışsa da, hükme dayanak yapılan bilirkişi raporlarının dosya kapsamına uygun düştüğünden sözedilemez. Şöyle ki; taraflar arasında imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK"nın 355. maddesinden düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır. Ancak sözleşme BK"nın 365. maddesi uyarınca götürü bedelle aktedilmiştir. Bu durumda iş bedelinin belirlenmesinde eksik ve ayıplar gözetilerek fiziki oran uygulanır. Fiziki oran götürü bedele uygulanarak sözleşme kapsamındaki işler bedeli bulunur. Sözleşme dışı işler için ise, bedel konusunda anlaşma bulunmadığından
GK ./..
s.2
15.H.D.
2016/2482
2017/1061
imalâtın yapıldığı tarihteki mahalli serbest piyasa rayici esas alınmalıdır. İş bedeli hesaplanırken az yukarıda açıklandığı gibi sözleşme kapsamındaki işler eksik ve ayıplar gözetilerek fiziki oran bulunur, fiziki oran sözleşmedeki götürü bedele uygulanır ve hakedilen iş bedeli bulunur. Sözleşme dışı yapılan işler ise mahalli piyasa rayiciyle hesaplanıp sözleşmeden kaynaklanan ve bulunan iş bedeline ilave olunur ve sonuçta yüklenicinin hakettiği iş bedeli bulunup, kanıtlanan ödemeler mahsup edilerek yüklenicinin isteyebileceği alacak miktarı bulunur. Öte yandan sözleşme götürü bedel olan 230.000,00 TL ile düzenlenmiş olup, ayrıca KDV ödeneceğine dair bir kararlaştırma bulunmadığından bu bedele KDV"nin de dahil olduğu, sözleşme içi işler için KDV hesaplanamayacağı kabul edilmelidir. Sözleşme dışı işler için ise serbest piyasa rayici içerisinde KDV de bulunduğundan mahalli piyasa fiyatları heaplanırken KDV"nin ilavesi de mümkün değildir.
Somut olaya gelince; taraflar arasında imzalanan sözleşme 230.000,00 TL götürü bedelle düzenlenmiştir. Sözleşme dışı işlerin de bulunduğu tarafların kabulündedir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, mahkemece HMK"nın 266. maddesi uyarınca yeniden oluşturulacak, aralarında makina, inşaat ve elektrik mühendisinin de bulunduğu bilirkişi kurulu oluşturularak gerektiğinde mahallinde keşif yapılmak suretiyle davacı-karşı davalı yüklenicinin sözleşme kapsamında yapmış olduğu işlerin eksik ve ayıplar gözetilerek fiziki oranını bulmak, bu fiziki oranı iş bedeli olan 230.000,00 TL"ye uygulamak, sözleşme kapsamındaki iş bedelini bulmak, diğer yandan sözleşme dışı yapılan işler için de, yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayici (KDV dahil hesaplattırılıp, bu miktarı sözleşme den kaynaklanan ve hakedilen bedele ilave edip nihai iş bedelini bulmak ve kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra asıl ve birleşen davayı sonuçlandırmak ve karşı davada istenen gecikmeden kaynaklanan zarar kalemi hakkında karar vermekten ibarettir. Kararın bu gerekçeyle bozulması gerekirken zuhulen onandığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından Dairemizin 02.03.2016 tarih ve 2015/2841 Esas ve 2016/1337 Karar sayılı ilamının kaldırılarak kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin karar düzeltme istemlerinin kabulüyle Dairemizin 02.03.2016 tarih ve 2015/2841 Esas ve 2016/1337 Karar sayılı ilamının kaldırılarak kararın BOZULMASINA, 1.350,00"şer TL duruşma vekâlet ücretinin taraflardan karşılıklı alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, ödedikleri temyiz ve karar düzeltme peşin harçlarının istek halinde karar düzeltme isteyen taraflara geri verilmesine, 13.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.