15. Ceza Dairesi 2020/10 E. , 2020/3368 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar ... ve ... hakkında; TCK’nın 158/1-L, 158/3, 62, 52, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyetine ilişkin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10.Ceza Dairesi’nin esastan reddine dair hükmü,
Sanık ... hakkında; TCK’nın 158/1-L, 158/3, 52, 58 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyetine ilişkin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10.Ceza Dairesi’nin esastan reddine dair hükmü,
Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümleri hakkında, sanıklar müdafiileri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmasından sonra, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi"nin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine dair hükümleri, sanıklar müdafiileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşüldü;
5271 sayılı CMK"nın 288. maddesinde ""Temyiz, ancak hükmün hukuka aykırı olması nedenine dayanır. Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır"" denilmesi ile aynı kanunun 294. maddesinde yer alan ""Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır. Temyiz sebebi ancak hükmün hukuki yönüne ilişkin olabilir"" hükmü ve aynı kanunun 301. maddesinde belirtilen ""Yargıtay, yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa, temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında incelemeler yapar."" şeklindeki düzenlemeler gözetilerek; sanık ... müdafiinin “sübuta, eksik incelemeye, ceza miktarına, lehe hükümlerin uygulanmadığına", sanık ... müdafiinin "suçun unsurlarının oluşmadığına, gönüllü vazgeçmeye, sübuta, eksik araştırma ve incelemeye, ceza miktarına, etkin pişmanlık hükmünün uygulanmadığına", sanık ... müdafiinin “sübuta, eksik incelemeye, suç vasfına, lehe hükümlerin uygulanmadığına, teşebbüse" ilişkin temyiz taleplerinin bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1- Sanık ... müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün, sanık müdafiii tarafından temyiz edildiği, ancak sanık ...’in 30/09/2019 tarihinde Şanlıurfa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu aracılığıyla mahkemeye gönderdiği dilekçede“ şahsıma verilen 7 (yedi) yıl 6 (altı) ay hapis cezasını onaylamak istiyorum” şeklinde talepte bulunduğu ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 05.02.2008 gün ve 2008/1-9-15 sayılı kararı uyarınca, "cezanın onaylanması" talebinin temyiz isteminden vazgeçme niteliğinde olduğu, sanık müdafiinin yapmış olduğu temyiz isteminden, sanık asil tarafından vazgeçildiği anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Sanıklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Hükmolunan ceza miktarına nazaran sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken CMUK’un 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Ana dosyanın sanıkları ..."ın, birleşen dosyanın sanığı ... ile birlikte hareket etmek suretiyle, suç tarihinde katılanı ev telefonundan arayarak kendilerini Cumhuriyet savcısı olarak tanıtıp, katılana nüfus cüzdanının kaybolduğunu ve nüfus cüzdanını bulanların dolandırıcılık suçuna karıştıklarını, bu nedenle hakkında arama kaydı olduğunu, sorunu çözmek için evdeki altın, döviz ve paraları vermesi gerektiğini söyledikleri, katılanın aynı gün içinde 32.300 TL, 5.000 TL ve 12.500TL"yi sanıklara verdiği, dolandırıldığını daha sonra anlayan katılanın kolluk birimlerine başvurduğu ve kolluk görevlilerinin katılanı yönlendirdiğinden haberdar olmayan sanıkların 22/05/2017 tarihinde katılanı tekrar arayıp yeniden para istemeleri ve katılanın kabul etmiş davranması üzerine, sanık ..."in işbirliği içerisinde olduğu diğer sanık ..."ı parayı almak üzere gönderdiği, sanığın para görünümlü paketi aldığı sırada polisler tarafından yakalandığı ve bu şekilde sanıkların üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia ve kabul olunan somut olayda; nitelikli dolandırıcılık suçundan ilk derece mahkemesinin TCK’nın 158/1-L ve 158/3. maddeleri gereğince vermiş olduğu mahkumiyet hükümlerine yönelik bölge adliye mahkemesince verilen istinaf istemlerinin esastan reddine dair hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanıklar hakkında TCK’nın 158/1-L-son maddesinde öngörüldüğü şekilde ceza tayin edilmesine rağmen, anılan maddenin son fıkrası hükümde yazılmamış ise de, bu eksikliğin mahallinde tamamlanması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanıklar müdafiilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, 5271 sayılı CMK"nın 302/1. maddesi uyarınca, usul ve yasaya uygun olan bölge adliye mahkemesi kararına yönelik TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİNE, dosyanın 28/02/2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun"un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 304/1. maddesi gereğince Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.