Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2017/1932
Karar No: 2021/4618
Karar Tarihi: 28.09.2021

Danıştay 4. Daire 2017/1932 Esas 2021/4618 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/1932
Karar No : 2021/4618

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura düzenleyerek komisyon geliri elde ettiğinden bahisle düzenlenen vergi tekniği raporu dayanak alınmak suretiyle takdir komisyonu kararı uyarınca re'sen tarh edilen üç kat vergi ziyaı cezalı 2011 yılı gelir vergisi, 2011/1-3 ila 10-12 dönemleri geçici vergi ile 2011/3 ila 12 dönemi katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının gerçek bir ticari faaliyetinin olmadığı ve düzenlediği belgelerin gerçek mal ve hizmet teslimine dayanmadan sahte olarak düzenlediği anlaşıldığından, davacı adına re'sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ile katma değer vergisi tarhiyatlarında ve geçici vergiye ilişkin vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı, mahsup dönemi geçen geçici vergi aslı için tarhiyat yapılamayacağından, dava konusu geçici vergilerde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; Olayda, 213 sayılı Yasanın 30/6 maddesinde düzenlenen durumların gerçekleşmediği, ortada resen tarh sebebi bulunmadığı, anlaşılmış olmakla davacı adına yapılan cezalı gelir vergisi, gelir geçici vergisi ve katma değer vergisi tarhiyatlarında sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Yapılan işlemin yasaya ve hukuka uygun olarak tesis edildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunun'un 30. maddesinin 1. fıkrasında, re’sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlemiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlandıktan sonra, inceleme raporunda bu maddeye göre belirlenen matrah veya matrah farkının resen takdir olunmuş sayılacağı belirtilmiş, müteakip bentlerde re'sen takdir nedenleri sayılmış, 134. maddesinde de, vergi incelenmesinden maksadın ödenmesi gereken vergilerin doğrululuğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kuralına yer verilmiştir.
Anılan Kanunun “vergi kanunlarının uygulanması ve ispat” başlıklı 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olayın ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç ve türlü delille ispatlanabileceği, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin, bunu iddia eden tarafa ait olduğu hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı hakkında tanzim edilen … gün ve … sayılı Vergi Tekniği Rapor'unda; 26/081999-31/10/2006 yılları arasında kantin işletmeciliği nedeniyle, 02/04/2010-28/02/2011 tarihleri arasında kırtasiye ürünleri satışı nedeniyle, 10/02/2011-27/01/2012 tarihleri arasında oto kiralama işi nedeniyle, 13/09/2012-05/10/2012 tarihleri arasında yine kırtasiye ürünleri satışı nedeniyle farklı vergi dairelerinin yetki alanı içerisinde mükellefiyetler tesis ettirdiği, bir takım şirket ve şahısların sahte fatura düzenleyip piyasada satışını yaptığından bahisle İstanbul Emniyet Müdürlüğüne yapılan bir ihbar üzerine davacı hakkında inceleme başlatıldığı, defter ve belgelerinin ibrazı için yazılan yazı eşine tebliğ edilmiş olmasına rağmen içeriğine riayet edilmediği, ancak daha sonrasında, 18/10/2011 tarihinden itibaren Metris Ceza Evinde tutuklu olarak bulunduğunun belirlendiği, ihbar dilekçesinde belirtilen başkaca şahıslar üzerine şirket kurdurma ve vergi dairesi memurlarını maaşa bağlama gibi konularda somut bir tespit yapılamadığı ve davacının ihbarda adı geçen diğer şirketlerde de her hangi bir ortaklığının bulunmadığının tespit edildiği, ortaklığı bulunduğu ve sonrasında unvan değişikliği de yapan bir şirket olduğu ancak bu şirket hakkında her hangi bir olumsuz tespit bulunmadığı, ihbarda adı geçen bir başka şahıs ...'ın öncesinde kuaför olarak çalışmasına rağmen faaliyet konuları farklı 11 ayrı şirkette ortak olduğunun tespit edildiği, davacının işyeri adresinin tarh dosyasında tespit edilemediği, sadece mernis adresinin mevcut olduğu, 2011 yılında iki firmadan toplam 146.872,00-TL mal alımında bulunduğunu bildirdiği, aynı yıl için verdiği Bs formunda ise 3 ayrı mükellefe toplam 163.100,00-TL mal satımında bulunduğunu bildirdiği, 2011 yılında katma değer vergisi matrah toplamının 1.406.641,02-TL olduğu, buna karşılık olarak ise kendisinden mal ve hizmet alımında bulunan mükelleflerin Ba formu ile bildirdiği tutarın 2.254.659,00-TL olduğu, 2011 yılı için 19.108,61-TL gelir vergisi matrahı beyan ettiği, muhtasar beyannamelerinde 2010/Temmuz-2011/Şubat dönemleri arasında işçi bildirimleri olduğu sonrasında işçi bildiriminde bulunmadığı, sonuç olarak davacının 2010,2011 ve 2012 yıllarında düzenlediği faturaların tümünün sahte belge olduğu kanaat ve tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, 2010-2011-2012 yıllarında toplam 2.035.242,47 TL KDV matrahı beyan etmiş olmasına rağmen bunu gerçekleştirmeye dönük bir ticari faaliyetinin tespit edilemediği davacı ve ticari ilişkide bulunduğu diğer mükelleflerin Ba-Bs bildirimleri arasında uyumsuzluklar olduğu, defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemiş olduğu, ayrıca iş yeri aderisinin tarh dosyasında tespit edilemeyip yalnızca mernis adresinin mevcut olduğu, hiç işçi bildiriminde bulunmadığı dönemlerde dahi yüksek tutarda faturalar düzenlemeye devam ettiği, farklı vergi dairelerinde sık sık mükellefiyet tesis ettirdiği, bir şahıs ile birlikte farklı şahıslar üzerine şirket kurarak sahte fatura ticareti yaptığının ihbar edildiği, ihbarda adı geçen bir şahıs üzerine faaliyet konulara birbirinden farklı 11 ayrı şirket kurulmuş olduğu tespitleri göz önünde bulundurulduğunda, davacının ilgili hesap döneminde aslında gerçek bir faaliyeti olmadığı ve sahte belge düzenlediği sonucuna varıldığından, aksi yönde verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Yeniden verilecek kararda geçici vergi üzerinden kesilen üç kat vergi ziyaı cezası yönünden değerlendirme yapılacağı tabidir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 28/09/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi ve Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi