9. Hukuk Dairesi 2011/15633 E. , 2013/15557 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, plasiyer olarak kışın 08-18.30, yazın 08-19.30 saatleri arasında cumartesi günleri de 08-13 saatleri arasında çalıştığını ancak fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini ileri sürerek fazla çalışma ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, iddia edilen mesai saatlerinin gerçeği yansıtmadığını, mesai sınırlamasının söz konusu olmayıp ücret ve prim usulü çalıştığı için çalışma sürelerinin plasiyerlerin kendi insiyatiflerinde olduğunu, mesai süreleri ile ilgili kontrolleri ve kısıtlanmalarının yaptıkları işin icabına göre mümkün olmadığını, mesai saatlerinin 8.45-12 13-18 saatleri arasında olduğunu satış mümessilleri için mesai başlangıcı ve bitiminde kart sistemi uygulanmadığını belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının çalıştığı dönemde fazla mesai yaptığının, tanıklarca beyan edildiği, esasen işin niteliği de göz önüne alındığında tanık beyanlarının gerçek olduğu sonucuna varıldığını gerekçe göstererek istek hüküm altına alınmıştır.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Satış temsilcilerinin fazla çalışma yapıp yapmadıkları hususu, günlük faaliyet planları ile iş çizelgeleri de dikkate alınarak belirlenmelidir. Genelde belli hedeflerin gerçekleşmesine bağlı olarak prim karşılığı çalışan bu işçiler yönünden prim ödemelerinin fazla çalışmayı karşılayıp karşılamadığı araştırılmalıdır. İşçiye ödenen satış priminin fazla çalışmaların karşılığında ödenmesi gereken ücretleri tam olarak karşılamaması halinde aradaki farkın işçiye ödenmesi gerekir.
Somut olayda davacının fazla çalışma yaptığı ve karşılığı ücretlerin ödenmediğine tanık beyanları esas alınmak suretiyle karar verilmiştir. Dinlenen davacı tanığı işyeri çalışanı olmadığı gibi, davacının da talebini aşar şekilde haftanın 6 günü yazın 08- 19.30 saatleri, kışın 08-18.30 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek yapılan hesaplama kabul edilmiştir.
Davalı ... deposunda, satış temsilcisi olarak davacı, maaş ve prim usulü çalışmıştır. Taraflar arasında bu yönde ihtilaf yoktur.Dosya içeriğinde davacının günlük ve aylık faaliyet planları, çalışma çizelgeleri ve raporları mevcut değildir.Söz konusu çizelgeler ve faaliyet raporları getirtilmeden , prim karşılığı çalıştığı anlaşılan davacının prim ödemelerinin fazla çalışmaları karşılayıp karşılamadığı araştırılmadan sadece eczanelerin açılış kapanış saatlerine göre çalışma süresinin belirlenerek bu süreye göre hesaplanan fazla çalışma ücretinin hüküm altına alınması doğru olmamıştır.Öncelikle davacının günlük ve haftalık çalışma süresi belirlenmeli,belirlenen bu süreye göre fazla çalışma ücreti hesaplanmalı ,davacıya ödenen satış primlerinin fazla çalışmayı karşılayıp karşılamadığı tespit edilmeli, karşıladığının anlaşılması halinde istemin reddine aksi halde fark alacağın tahsiline karar verilmelidir. Mahkemece bu hususların göz ardı edilmesi ve yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.