
Esas No: 2018/107
Karar No: 2021/4259
Karar Tarihi: 30.09.2021
Danıştay 8. Daire 2018/107 Esas 2021/4259 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/107
Karar No : 2021/4259
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …
2-(DAVALI) … Odası Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dava, Ordu/Altınordu Ziraat Odasında … olarak görev yapan davacının iş akdinin feshedilerek, görevine son verilmesine ilişkin Altınordu Ziraat Odası Yönetim Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararının iptali ile anılan karar nedeniyle yoksun kalınan özlük haklar ve 50.000-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davalı Odada ... statüsünde görev yapan davacının görevine (Tüzük'te tahdidî olarak sayılan sebeplerden biriyle değil) personel fazlalığı ve Odanın malî sıkıntısı sebebiyle son verildiği, Tüzük'te sayılmayan bir sebeple memur statüsündeki Oda (veya Birlik) personelinin görevine son verilemeyeceği, her ne kadar davalı idarece dava konusu işlemin hukuka uygunluğu, (Resmî Gazete'de yayımlanmadan yürürlüğe konulan) Türkiye Ziraat Odaları Birliği Personel Yönetmeliği'nin 12. maddesine istinaden savunulmakta ise de; sözkonusu Yönetmelik'in 12. maddesinde, sadece personel ihtiyacının ve kadroların tespiti düzenlenmiş olup; anılan Yönetmelik kuralında Odanın malî sıkıntıları nedeniyle hizmetine ihtiyaç kalmayan memur statüsündeki personelin görevine son verilebileceğine ilişkin bir düzenleme olmadığından, davalı idarenin bu savunmasına da itibar edilmediği, davalı Odada memur statüsünde görev yapan davacının görevine, personel fazlalılığı ve malî sıkıntı gerekçe gösterilerek son verilmesine yönelik dava konusu işlemde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faizi ile birlikte ödenmesine, manevî tazminat ödenebilmesi için gerekli koşullar oluşmadığından manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkeme kararında, Resmî Gazete'de yayımlanmadan yürürlüğe konulan Türkiye Ziraat Odaları Birliği Personel Yönetmeliği hükümleri de esas alınmak suretiyle karar gerekçelendirilmiş ise de, ziraat odaları ve birliğinde çalışan memur statüsündeki personelin özlük işlerinin, 6964 sayılı Kanun'un verdiği yetkiye istinaden Tüzük'le düzenlendiği göz önüne alındığında, söz konusu Tüzük'te düzenlenmeyen bir hususu düzenleyen ve/veya düzenlenmiş hususların anlam, amaç ve kapsamını değiştiren bir hükmün, kamu tüzel kişiliğini haiz oda ve Birlik personeline ait genel hükümleri kapsadığı hâlde Resmî Gazete'de yayımlanmayan bir yönetmelikle getirilmesine 3011 sayılı Resmî Gazete'de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanun'un 1. maddesi hükmü uyarınca olanak bulunmadığından, usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmayan Yönetmelik hükümlerinin dava konusu işleme ve Mahkeme kararına dayanak alınamayacağı, öte yandan, Mahkemece 6964 sayılı Kanun ve Tüzük hükümleri esas alınarak yapılan değerlendirme sonucu verilen kararın hukuka ve usule uygun olduğu davacı ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun belirtilen gerekçe ile reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından; hakkında daha önce Türkiye Ziraat Odaları Birliği müfettişlerince hazırlanan rapora istinaden tesis edilen göreve son verme işleminin hukuka aykırı bulunarak … İdare Mahkemesi kararıyla iptal edilmesi üzerine 10.02.2016 tarihi itibariyle SGK girişinin yapılarak işe başlatıldığı, davacının yoksun kaldığı özlük haklarının ise hesaplanarak ödenme usulü hakkında davacı ve davalı Oda arasında 24.02.2016 tarihinde protokol imzalandığı, davalı Odanın protokol hükümlerine uymaması üzerine 10.08.2016 tarihinde ihtarname çekilerek icra takibi yapılması üzerine davacının alacaklarının 05.10.2016 tarihinde ödendiği, tüm bu yaşananların ardından davalı Oda tarafından … Satış Mağazasının kapatıldığından bahisle davacının işine son verilmesine yönelik kararın Personel Yönetmeliği'nin 12. maddesi birinci fıkrası kapsamında personel fazlalığı ve odanın içinde bulunduğu mali sıkıntılar gerekçe gösterilerek alındığı, davalı idarenin işten çıkarma gerekçelerinin tamamının dosya içeriği itibariyle sabit olmadığı, kişisel hırs ve intikam saikleri ile hareket edildiğinin açık olduğu, nitekim oda yönetimi tarafından yerel bir gazeteye verilen beyanda satış mağazalarının kapanmadığı, kira derdinden kurtularak yeni yerlerine taşındıkları ifade edilerek intikam amacıyla işten çıkarıldığının itiraf edildiği, haksız yere zimmet ve görevi kötüye kullanma gibi yüz kızartıcı bir suçlamayla 3 yıl önce işten çıkarılan davacının 16 ay iş bulamaması nedeniyle iki çocuğu ve ailesiyle birlikte babasının evine yerleşmek durumunda kaldığı, davacının ikinci defa işten çıkarılmasının toplumda olumsuz algı oluşturan bir durum olduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın, manevi tazminata hükmedilmemesine yönelik kısmının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
Davalı Altınordu Ziraat Odası Başkanlığı tarafından; davacı dışında pek çok çalışanın görevine son verildiği, mevzuat uyarınca göreve son verilme hallerinin sınırlı sayılda belirlenmediği, kadro ve personel planlaması yapma yetkisine sahip olan yönetim kurulunun kadro dışı kalan çalışanların görevlerine son veremeyeceğinin düşünülmesinin mümkün bulunmadığı, davalı İdarenin genel idareye tabi olmadığı, üyelerinden alınan aidatlar ile giderlerini karşıladığı, bu halde ihtiyaç duymadığı personele üyelerinin aidatlarıyla ücret ödemeye devam etmesinin beklenilemeyeceği, Personel Yönetmeliği'nin Resmî Gazete'de yayımlanması gerekli yönetmeliklerden olmadığı hususunda yerleşik Danıştay içtihadı bulunduğu belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın dava konusu işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin kısmının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
SAVUNMALARIN ÖZETİ : Davacı ve davalı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın dava konusu işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin kısmının onanması, davacı tarafın temyiz istemlerinin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesince verilen kararın, manevi tazminata hükmedilmemesine yönelik kısmının usul ve hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Temyiz incelemesine konu Bölge İdare Mahkemesi kararında, İdare Mahkemesi kararının Resmî Gazete'de yayımlanmadan yürürlüğe konulan Türkiye Ziraat Odaları Birliği Personel Yönetmeliği hükümleri de esas alınmak suretiyle gerekçelendirildiği, 3011 sayılı Resmî Gazete'de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanun'un 1. maddesi hükmü uyarınca usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmayan Yönetmelik hükümlerinin dava konusu işleme ve Mahkeme kararına dayanak alınamayacağı, bununla birlikte Mahkeme kararının 6964 sayılı Kanun ve Tüzük hükümleri esas alınarak yapılan değerlendirme sonucu verildiği anlaşıldığından 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun belirtilen gerekçe ile reddine karar verilmiştir.
Davacının işe alınması ya da görevine son verilmesi ile ilgili usul ve esasların düzenlendiği Ziraat Odaları Personel Yönetmeliğinin Resmî Gazete'de yayımlanması gereken yönetmeliklerden olması nedeniyle bu prosedür yerine getirilmeden davacının işe alınması ya da görevine son verilmesi işlemlerinde uygulanmasının hukuken mümkün bulunmadığı belirtilmekle birilikte, Danıştay Sekizinci Dairesi'nin yerleşik içtihadı uyarınca; kamu tüzel kişiliğine sahip bir meslek kuruluşu olan Türkiye Ziraat Odaları Birliği; çiftçilerin müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, meslek disiplin ve ahlakını kollayıp gözetmek, çiftçilikle iştigal edenlerin mesleki hak ve menfaatlerini korumak amacıyla kurulmuş olup, 6964 sayılı Türkiye Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanunu'nun verdiği yetkiye dayanarak ziraat odalarında çalışan personelin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amacıyla çıkarılan Ziraat Odaları Personel Yönetmeliği, kamu personeline ait genel hükümleri kapsamaması, kamuyu ilgilendirmemesi, Birliğin Anayasa ve 6964 sayılı Kanunla sınırları çizilen yetki ve görev alanı ile doğrudan ilgili bulunmaması nedeniyle sözkonusu Yönetmeliğin 3011 sayılı Kanun kapsamına girmediği, dolayısıyla da Resmî Gazete'de yayınlanmamasının bir şekil eksikliği teşkil etmediği sonucuna ulaşılmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının belirtilen açıklama ile ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 30/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
