9. Hukuk Dairesi 2016/25289 E. , 2019/6078 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 19/03/2019 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... ile karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin, 14.10.2008-18.03.2015 tarihleri arasında davalı şirkette ustabaşı olarak çalıştığını, en son aylık ücretinin 1.900,00 TL olduğunu, iş akdinin davalı tarafından haklı bir gerekçe olmadan sona erdirildiğini ve işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek; kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai, genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davasıın iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, brüt ücretinin aylık 1.300 TL olduğunu, alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyada öncelikli sorun, bir Mahkemenin oluşturup, imzaladığı bir kararın gerekçesini yada hüküm fıkrasını "...maddi hata yapıldığı.." gerekçesi ile "... ortadan kaldırıp, yeniden oluşturup, oluşturamayacağı" dır.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun da maddi hata yapıldığı gerekçesi ile usulünce verilen bir kararın gerekçesinin düzeltilmesine olanak tanıyan bir düzenleme yoktur.
Hatalı bir kararın düzeltilmesi usulüne uygun yasa yoluna başvuru halinde denetim merciince yapılabilir.
Tefhim edilen bir hükümde değişiklik yapılması 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre iki halde olanaklıdır.
Bu hallerden biri HMK"nun 304. maddesinde düzenlenen “hükmün tashihi", diğeri ise HMK.nun 305. maddesinde düzenlenen “hükmün tavzihi" dir.
HMK.nun 304. maddesinde düzenlenen “hükmün tashihi" yolu ile “hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar" yine 304. maddede belirtilen usul ile düzeltilebilir.
“Hükmün tavzihi" ise HMK.nun 305. maddesindeki düzenlemeye göre hükmün açıklanması veya tereddüt ya da aykırılığın giderilmesidir. Tavzih usulü HMK.nun 306. maddesinde düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta mahkemece, 27.04.2016 tarihinde "maddi hatanın düzeltilmesi" başlığı altında bir tutanak tutularak, gerekçeli kararın hüküm sonucunda başta yargılama gideri miktarı olmak üzere bir çok hususta değişiklik yapıldığı saptanmış olup, hükmün bu şekilde değiştirilmesinin yasal bir dayanağı yoktur.
Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun madde 280. maddesinde; “(1) Bilirkişi, raporunu, varsa kendisine incelenmek üzere teslim edilen şeylerle birlikte bir dizi pusulasına bağlı olarak mahkemeye verir; verildiği tarih rapora yazılır ve duruşma gününden önce birer örneği taraflara tebliğ edilir.”hükmü; 281. maddesinde ise “(1) Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” hükmü mevcuttur.
Mahkemece yargılama sırasında hesap raporu alındığı, alınan bilirkişi raporunun davalı vekiline 23.03.2016 tarihinde tebliğ edildiği, davalının bilirkişi raporuna karşı itiraz süresi dolmadan 29.03.2016 tarihinde yargılamanın bitirildiği anlaşılmış olup, bu durum taraflara rapora karşı iki haftalık süre içinde itiraz hakkı tanıyan HMK"nın 281. maddesinin 1. fıkrasına aykırı ve davalının hukuki dinlenilme hakkının kısıtlanması niteliğinde olup, karar bu yönü ile de hatalıdır.
3- Kabule göre de, dosya içerisinde yer alan bazı ücret bordrolarında davacının imzasının bulunmamasına rağmen fazla mesai ve genel tatil ücreti tahakkukları yer almakta olup, bordrolardaki miktarların banka kanalı ile ödenip ödenmediği araştırılarak, ödendiğinin tespiti halinde, bordrolardaki miktarların fazla mesai ve genel tatil ücreti alacaklarından mahsup edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi de yerinde değildir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sebeplerine göre esasa ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, davalı yararına takdir edilen 2.037.00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.