MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Müştekinin suça konu minübüste seyir halinde iken eşgal bilgilerini verdiği erkek şahsın montunun cebinde bulunan cep telefonunu aldığını farketmesi üzerine ilgili şahsın, içinde sürücü belgesi ve banka kartlarının bulunduğu suça konu cep telefonunu kendi montunun altına koyduğunu görmesi neticesinde minibüstekilerden yardım istediği ancak duyarsız kalınması ile bahsi geçen şahsın inmesine engel olmaya çalıştığı ve minübüs şoförüne şahsın telefonunu çaldığını söylemesine rağmen şahsın indiği, inerken de montunun altından elinde tornavida olduğunu düşündüğü delici bir alet göstererek "sen de gel in" diye söylendiğini ancak şahıstan korktuğu için şahıs indikten sonra ileride kendisinin de indiğini beyan ederek şikayetçi olduğu ve duruşmada alınan beyanlarında ise önceki ifadesini tekrar ettiğinin anlaşılması karşısında; sanığın eyleminin bir bütün halinde 5237 sayılı TCK"nin 148. maddesinde tanımlanan yağma suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve değerlendirmenin, üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine duruşmaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla diğer yönleri incelenmeksizin yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 15.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.