Abaküs Yazılım
13. Daire
Esas No: 2021/989
Karar No: 2021/3244
Karar Tarihi: 07.10.2021

Danıştay 13. Daire 2021/989 Esas 2021/3244 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/989
Karar No:2021/3244


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Madeni Eşya Enerji Tarımsal Gıda Ürünleri
Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, İzmir ili, Menderes ilçesi, Çakaltepe Mahallesi, Gölova Mevkiinde yapılması planlanan "İzmir ili Güney-2 Entegre Katı Atık Yönetim Tesisi Kurulması ve İşletilmesi İşi"nin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümleri uyarınca ihale edilmesine yönelik olarak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'na ve Belediye Encümeni'ne yetki verilmesine ilişkin ... tarih ve ... sayılı İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi kararı ile anılan karar doğrultusunda ihalenin … Elektrik Üretim A.Ş. üzerine bırakılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı Encümen kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacı şirket tarafından, İzmir ili, Menderes ilçesi, ... Mahallesi, Kocadin Mevkiinde … ada, … sayılı parselde kayıtlı bulunan taşınmazın maliki olduğu, taşınmazın tesisin kurulmasının planlandığı alana yakın konumda bulunduğu, sürdürmekte olduğu zeytincilik faaliyetinin zarar göreceği, yer seçimi bakımından kamu yararına aykırı davranıldığı ileri sürülerek bakılan dava açıldığı anlaşılmakla birlikte, söz konusu hususların projenin gerçekleştirilmesi amacıyla ihaleye çıkılması için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı'na ve Belediye Encümeni'ne yetki verilmesine ilişkin Meclis kararına ve anılan karar kapsamında verilen yetki uyarınca ihalenin yapılmasına yönelik Encümen kararına ilişkin olmadığı, ayrıca davacı şirketin ihaleye katılan istekliler arasında yer almadığı, ihale katılımcıları arasında yer almayan ve dava konusu ihale işlemleri ile hukuksal bir bağı da bulunmayan davacı şirketin, ihaleye çıkılması için yetki verilmesine ilişkin Meclis kararıyla ve anılan karar kapsamında verilen yetki uyarınca ihalenin yapılmasına ilişkin Encümen kararıyla kişisel, güncel ve meşru bir menfaatinin ihlâl edildiğinden söz edilemeyeceği, dolayısıyla bakılan davayı açma ehliyetinin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.


TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davanın konusunun ihale işlemi olmayıp anılan projenin icrası kapsamında alınan Belediye Meclis ve Encümen kararları olduğu, katı atık yönetim tesisinin zeytincilik faaliyetiyle uğraştığı ve mülkiyeti kendisine ait olan Menderes ilçesi, Çakaltepe Mevkii, … ada, … parsele çok yakın bir yerde yapılacağı, dolayısıyla söz konusu projenin zeytincilik faaliyetini etkileyeceği, zeytincilik faaliyetini icra ettiği taşınmazın toprak yapısı, iklimi ve ağaç özellikleri gibi birçok tarımsal özelliğinin bulunduğu, kaldı ki aynı projeye ilişkin İzmir Valiliği'nce yer seçimine yönelik tesis edilen işleme karşı dava açıldığı, anılan davanın iptal ile sonuçlanması durumunda meclis ve encümen kararlarının hukuki meşruluğunun kalmayacağı, bu husus dikkate alınarak yer seçimine yönelik açılan davanın bekletici mesele yapılması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, verilen kararın hukuka uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinin 1/a fıkrasında, iptal davaları, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmaktadır.
Yargı kararlarında "menfaat" kavramının davacı ile iptalini istediği idarî işlem arasındaki bağı, ilgiyi ifade ettiği belirtilmekte ve idarî işlem ile dava açan kişi arasında meşrû, güncel ve ciddî bir alâka söz konusu ise, davada menfaat bağının bulunduğu kabul edilmekte, bunun dışında ayrıca subjektif bir hakkın ihlâl edilmesi şartı aranmamaktadır.
Kişisel, meşru ve güncel bir menfaat alâkasının varlığı, davanın niteliğine ve özelliğine göre idarî yargı yerlerince belirlenmekte, davacının idarî işlemle ciddî, makûl, maddî ve manevî bir alâkasının bulunduğunun anlaşılması, dava açma ehliyeti için yeterli sayılmaktadır. Ayrıca, iptal davaları idarî işlemlerin hukuka uygun olup olmadığının denetlenmesine, hukukun üstünlüğünün sağlanmasına, böylece de idarenin hukuka bağlılığının ve sonuçta hukuk devleti ilkesinin gerçekleştirilebilmesine imkân sağladığından, bu davalarda menfaat alâkasının bu amaç doğrultusunda yorumlanması gerekmektedir.

Kamu ihalelerinde ihale sürecine ilişkin icraî nitelikteki işlemler, sadece ihaleye katılan veya katılmak isteyenlerin hukukî durumunu etkilememekte, bunların yanında üçüncü kişilerin de hak veya menfaatlerini etkileyebilmektedir. Böyle bir durumda, söz konusu kişilerin menfaatlerinin zedelendiği iddiasıyla, mevzuatta öngörülen usuller çerçevesinde dava açabileceklerinin kabulü gerekmektedir. Dava ehliyetinin bir alt unsuru olan subjektif ehliyetin varlığının, ihale sürecine katılanlarla sınırlandırılması, Anayasa'nın idarî işlemlere karşı yargı yolunu açan 125. maddesi ile "Hak arama hürriyeti" başlıklı 36. maddesine aykırılık teşkil edecek, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin "Adil yargılanma hakkı" başlıklı 6. maddesinde yer alan, "Herkes, davasının, medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık olarak ve makul bir süre içinde görülmesini isteme hakkına sahiptir." kuralı ile "Etkili başvuru hakkı" başlıklı 13. maddesinde yer alan, "Bu Sözleşme’de tanınmış olan hak ve özgürlükleri ihlâl edilen herkes, söz konusu ihlâl resmî bir hizmetin ifası için davranan kişiler tarafından gerçekleştirilmiş olsa dahi, ulusal bir merci önünde etkili bir yola başvurma hakkına sahiptir." kuralını ihlâl edecektir.
Dosyasının incelenmesinden, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin 17/01/2020 tarihli kararıyla, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca, katı atık yönetim tesisinin kurulması ve tesisin işletmeye alındığı tarihten itibaren 15 yıl süre ile kira karşılığı işlettirilmesine ilişkin ihalenin yapılması ve sonuçlandırılması hususunda Büyükşehir Belediye Başkanı'na ve Encümenine yetki verildiği, verilen yetki üzerine 13/02/2020 tarihli Encümen kararıyla, 2886 sayılı Kanun'un 41. maddesinin (a) bendi kapsamında "İzmir ili Güney-2 Entegre Katı Atık Yönetim Tesisi Kurulması ve İşletilmesi" işinin … Elektrik Üretim A.Ş. üzerinde bırakılmasına yönelik ihale komisyon kararının ita amiri sıfatıyla Başkanlık makamının onayına sunulmasına karar verildiği, bunun üzerine katı atık yönetim tesisinin kurulacağı bölgede zeytin üretimi yapan davacı tarafından; ihaleye konu katı atık tesisi projesinin yapılacağı İzmir ili, Menderes ilçesi, ... Mahallesi, Gölova Mevkiindeki arazinin, zeytin üretimi yaptığı ve mülkiyeti kendisine ait taşınmazına çok yakın mesafede olduğu, söz konusu projenin bölgedeki sosyal, çevresel ve diğer her türlü etkileri yönünden hukuk menfaatinin bulunduğu, kendisine ait olan zeytin bahçesinin gerek toprak yapısı, gerekse ağaç özelliği yönünden önemli zeytin yetiştiriciliği yerlerinden biri olduğu, anılan projenin yapılması durumunda yalnızca davacının değil, bölgedeki diğer zeytin üreticilerinin de ürünlerinin zarar göreceği, zeytin üretiminin durma noktasına geleceği, projenin yapılacağı yerin Özdere ve Gümüldür gibi İzmir'in en önemli turistik yerlerine yakın olduğu, dolayısıyla tarım faaliyetlerinin yanında turistik faaliyetleri de etkileyeceği, dava konusu ihale kapsamındaki projenin 2872 sayılı Çevre Kanunu ile bu Kanun'a dayanılarak çıkarılan … tarih ve … sayılı Atıkların Düzenli Depolanmasına Dair Yönetmelik'in yer seçimine yönelik emredici hükümlerine aykırılık teşkil ettiği, proje için seçilen yerin 8.0 ve üzeri büyüklükte deprem riski olan Tuzla, Gümüldür, Dağkızılca ve Küçük Menderes faylarının tam ortasında olduğu, projeyle ilgili yer seçiminde kamu yararının gözetilmediği ileri sürülerek anılan projenin yapılması ve işletilmesi için Büyükşehir Belediye Başkanı'na ve Encümenine yetki verilmesine yönelik 17/01/2020 tarihli meclis kararı ile bu karara istinaden projenin ihale edilmesine dair 13/02/2020 tarihli Encümen kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, kamu ihalelerine ilişkin icraî işlemlerin yalnızca ihaleye katılanların ya da katılabilecek olanların değil, üçüncü kişilerin de menfaatini etkileyebileceği, bu şekilde menfaati etkilenen kişilerin de dava açma ehliyeti olduğunun kabulü gerektiği, ihale edilen projenin yapılması için kullanılacak taşınmazın davacının zeytincilik faaliyetini yürüttüğü taşınmaza yakın olduğu, dolayısıyla davacının taşınmazında yaptığı zeytincilik faaliyetini etkileyebileceği, her ne kadar davacı bahse konu ihaleye katılmamış ise de, ileri sürdüğü iddiaları değerlendirildiğinde, dava konusu ihale ile davacının menfaat alâkasının bulunduğu, öte yandan, dava açma ehliyetinin yalnızca ihale sürecine katılan kişilerle sınırlanmasının Anayasa'nın 36. maddesinde belirtilen "Hak Arama Hürriyeti" ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin "Adil Yargılanma hakkı" başlıklı 6. maddesine ve "Etkili başvuru hakkı" başlıklı 13. maddesine aykırılık teşkil edeceği sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin Mahkeme kararında usûl hükümlerine uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 07/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi