
Esas No: 2021/3839
Karar No: 2021/4961
Karar Tarihi: 07.10.2021
Danıştay 4. Daire 2021/3839 Esas 2021/4961 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/3839
Karar No : 2021/4961
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura ve ödeme kaydedici cihaz fişi kullandığından bahisle takdir komisyonu kararı uyarınca vergi ziyaı cezalı olarak re'sen tarh edilen 2010/5 ila 12 dönemlerine ilişkin katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; davacının ilgili dönemde fatura aldığı Mithatpaşa Vergi Dairesi mükellefi ... hakkındaki tespitler incelendiğinde, söz konusu mükellefin uyuşmazlık konusu dönemde beyannamelerini verdiği, demirbaşı bulunduğu, vergi borçlarının büyük kısmını ödediği, 2010 yılına ilişkin yoklama olmamakla beraber 02/06/2011 tarihli yoklamada şube işyerinde akaryakıt alış-satışı faaliyetinde bulunduğu ve davacının alışlarının bir kısmı için ÖKC fişlerinin düzenlendiği, ödemelerin banka kanalıyla veya kredi kartı ile yapıldığı dikkate alındığında söz konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayandığının kabulü gerektiğinden yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; 23/09/2020 ve 25/11/2020 tarihli ara kararlarına cevaben gönderilen bilgi ve belgelerden; zamanaşımı süresinin dolmadığı, istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kullanılan faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı, davacının beyan ettiği kârlılık oranı üzerinden yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı ve kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmaların düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellefler hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı ... hakkında düzenlenen ... tarih ve ... sayılı Vergi Tekniği Raporunda; mükellefin 04/11/2009 tarihinde motorlu kara taşıtı ve motosiklet yakıtı perakende ticareti yapmak üzere faaliyete başladığı, işçi çalıştırmadığı, işyerinin 40 m² ve kirasının aylık 550,00 TL olduğu, 13/11/2009 tarihinde Bolu'da şube açtığı, 17/05/2011 tarihinde verilen dilekçe ile şubenin kapatılmak istendiğinin belirtildiği ancak 02/06/2011 tarihinde yapılan yoklamada faaliyetine devam ettiği, 4 adet akaryakıt pompasının olduğu, 2 adedinin faal olarak çalıştığı, yapılan sorgulamada mükellefin şubeyle ilgili kaydının 04/11/2011 tarihinde silindiğinin belirlendiği, 11/11/2011 tarihli yoklama ile mükellefin işyeri adresinde bulunamadığı, başka bir kişinin faaliyette olduğu ve mükellefi tanımadığının tespit edildiği, iş yeri adresine gönderilen 16/04/2012 tarihli defter/belge isteme yazısının adreste başka bir mükellefin bulunması nedeniyle tebliğ edilemediği, ikamet adresine gönderilen 15/09/2014 tarihli defter/belge isteme yazısının 25/09/2014 tarihinde mükellefin eşine tebliğ edilmesine rağmen defter/belgelerin ibraz edilmediği, 2009 yılı dışında yasal defter tasdiklerinin bulunmadığı, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın tarafından yürütülen operasyon kapsamında yapılan aramada ...'e ait olup 23/12/2009 tarihinde bastırılan 20 cilt irsaliyeli faturanın 17 cildinin boş olarak ele geçirildiği, 2010 ve 2011 yılına ait bilançoların incelenmesi sonucu mükellefin aktifine kayıtlı araç ve binanın bulunmadığı, 2010 yılında 3.000,00 TL tutarında demirbaşın bulunduğu, 2011 yılında ise demirbaşın bulunmadığı, mükellefin ortağı veya yöneticisi olduğu başka bir şirketin bulunmadığı, vadesi geçmiş ve ödenmesi gereken 6.868,86 TL vergi borcunun bulunduğu ve 24.007,95 TL ödeme yapılmış olduğu, 2011 yılının aralık ayına kadar katma değer vergisi beyannamelerinin verildiği, mükellefin 2009 yılının aralık ayında 192.964,00 TL KDV matrahı beyan etmesine rağmen diğer mükelleflerin Ba bildirimi ile bildirdiği alış tutarının 36.633,00 TL olduğu, 2010 yılı için 13.888.656,53 TL KDV matrahı beyan etmesine rağmen 2010 yılı Bs bildirimi ile bildirdiği satış tutarının 1.829.430,00 TL, diğer mükelleflerin Ba bildirimi ile bildirdiği alış tutarının 3.025.038,00 TL olduğu, 2011 yılı için 9.078.857,00 TL KDV matrahı beyan etmesine rağmen 2011 yılı Bs bildirimi ile bildirdiği satış tutarının 2.312.110,00 TL, diğer mükelleflerin Ba bildirimi ile bildirdiği alış tutarının 7.475.944,00 TL olduğu, 2009 yılında alım yapılan mükellefler hakkında sahte belge düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu bulunmadığı ancak 2010 ve 2011 yılları alışlarının büyük çoğunluğunun sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleyen mükelleflerden yapıldığı ve sonuç olarak mükellefe ait 2010-2011 yıllarına ilişkin faturalara rastlanılması halinde sahte belge olarak dikkate alınması gerektiği, ancak denetimin etkin ve verimli kullanılması için 15.000,00 TL' nin altında alışı olan mükelleflerin sahte belge kullanma yönünden incelemeye sevk edilmemesi gerektiği tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, özellikle söz konusu mükellefin alışlarının büyük bir kısmının hakkında sahte fatura düzenlemekten dolayı olumsuz tespitler bulunan mükelleflerden yapıldığı, beyan edilen KDV matrahları ile Ba-Bs bildirimlerinin uyumsuz olduğu, beyan edilen hasılatı gerçekleştirecek kapasitesinin (iş yeri, depo, makina, işçi vb.) bulunmadığı, mükellefe ait faturaların bir kısmının Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen operasyonda ele geçirildiği hususları dikkate alındığında adı geçen mükellef tarafından davacıya düzenlenen faturaların ve fişlerin gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varılmış olup, aksi yöndeki Vergi Dava Dairesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 07/10/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu kararın bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
