
Esas No: 2017/1025
Karar No: 2021/3931
Karar Tarihi: 07.10.2021
Danıştay 7. Daire 2017/1025 Esas 2021/3931 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/1025
Karar No : 2021/3931
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …Bakanlığı adına
…Müdürlüğü …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Davacı adına kayıtlı …plakalı çekici ve dorseyle, yurtta kalış süresinin geçerli mazereti olmaksızın aşılması suretiyle geçici ithalat rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesinin 1. fıkrası uyarınca karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali ile aracın yurt dışına çıkışına müsaade edilmesi istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla; 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 1. maddesinde kanunun amacının gümrük bölgesine giren ve çıkan eşyaya ve taşıt araçlarına uygulanacak gümrük kurallarını belirlemek olduğu, kanun sistematiğinde "eşya" ve "taşıt araçları" şeklinde ikili bir ayrıma gidildiği, geçici ithal edilen ticari kullanıma mahsus kara taşıtının mazeretsiz olarak izin süresi içerisinde yeniden ihraç edilmemesi halinde 241. maddenin 5. fıkrasının (b) bendinde, rejim ihlali halinde ise 238. maddesinin 1. fıkrasında ceza uygulanmasının öngörüldüğü, olayda davacıya ait taşıtın yurda getiriliş amacı dışında ticari bir işleme konu edildiği yani rejim ihlalinde bulunulduğu yönünde bir tespit bulunmadığı, sadece yurtta kalma süresinin aşıldığının tespit edildiği, söz konusu eylemin yaptırımının ise 241. maddenin 5. fıkrasının (b) bendinde belirlenen para cezası olduğu, rejim ihlali söz konusu olmadan sadece yurtta kalış süresinin ihlali durumunda 238. madde hükmünün uygulanamayacağı, ticari kullanıma mahsus taşıtların rejim ihlali dışında eşya kavramına dahil edilmesinin Kanun'un amacına ve ruhuna uygun düşmeyeceği, nitekim, 22/04/2011 tarih ve 27913 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 Seri nolu Geçici İthal Edilen Kara Taşıtlarına İlişkin Gümrük Genel Tebliğinin uyuşmazlık tarihinde yürürlükte bulunan haliyle "Şartların ihlali" başlıklı 19. maddesinde, Kanun'da izlenen yöntem gibi eşya ve taşıt ayırımına gidildiği, hem kişisel hem de ticari kullanıma mahsus taşıtların yurda getiriliş amacı dışında kullanımına ilişkin örnekleme yoluyla ihlallere yer verildiği, devamında ise sadece kişisel kullanıma mahsus taşıtlar için yurtta kalma süresi ihlali bakımından yaptırıma yer verildiği, dolayısıyla davacı adına kesilen para cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş; uyuşmazlıkta, davacı adına kesilen para cezasının ödenmemesi ve teminata da bağlanmaması nedeniyle amme alacağının güvence altına alınması amacıyla Gümrük Yönetmeliğinin 387. maddesinin 6. fıkrası uyarınca aracın yurt dışına çıkışına izin verilmemişse de, dava konusu para cezası iptal edildiğinden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davalı idarece aracın yurt dışına çıkışına müsaade edileceğine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Geçici ithalat rejimine tabi tutulan ticari kullanıma mahsus aracın 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nda yapılan eşya tanımı uyarınca bizatihi kendisinin rejimin konusunu oluşturduğu, 1 seri nolu Geçici İthal Edilen Kara Taşıtlarına İlişkin Gümrük Genel Tebliğinin 15. maddesinde, geçici ithalata konu ticari kullanıma mahsus kara taşıtlarına 30 (otuz) güne kadar süre verileceği, 17. maddesinde, bu sürenin yurda geçici giriş yapan yabancı plakalı kara taşıtı sahibi, sürücüsü veya firma yetkilisinin elinde olmayan nedenlerle aşılması durumunda vuku bulan mücbir sebebin taşıtın yurtta kalma süresi içerisinde cereyan ettiğinin resmi belgelerle ispatlanması ya da ihracatçının yükünü zamanında tedarik edememesi nedeniyle yüklemenin gecikmesi hâlinde bunun ihracatçıdan alınacak belge ile kanıtlanması durumunda, süre uzatım talebinde bulunulabileceğinin düzenlendiği, dolayısıyla süre uzatım talebinde bulunmak için mücbir sebebin varlığı tek başına yeterli olmayıp, durumun resmi belge ile ortaya konulması gerektiği, olayda, 02/12/2015 tarihinde Sarp Sınır Kapısından Türkiye'ye giriş yaparak, 07/06/2016 tarihinde çıkış yapmak üzere Sarp Gümrük Müdürlüğü sahasına gelen …plakalı aracın Türkiye'de kalma süresini aştığı, ayrıca davacı şirketin idari para cezası kararına karşı sunduğu itiraz dilekçesinde, söz konusu aracın Mersin iline eşya tesliminden sonra arızalandığı, Ankara ili Ostim bölgesinde yer alan İç Anadolu isimli servise bırakıldığı, yedek parçasının gecikmeli olarak temin edilmesi nedeniyle tamirinin uzadığı belirtilmişse de, mücbir sebebin vuku bulduğu hususunda resmi belge ibraz edilmek suretiyle ilgili idareye süre uzatım talebinde bulunulmadığı gibi, yargılama aşamasında da anılan nitelikte bir belgenin sunulmadığı görüldüğünden, haklı bir neden olmadığı halde süresi içinde aracın (eşyanın) yurt dışı edilmeyerek geçici ithalat rejimine ilişkin hükümlerin ihlal edildiği sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile vergi mahkemesi kararının kaldırılmasından sonra davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçesiz olduğu, 4458 sayılı Kanun'da eşya ve taşıt ibarelerinin ayrı ayrı kullanıldığı, 238. maddede taşıt ifadesi sadece özel kullanıma mahsus taşıtlar için kullanıldığından, ticari kullanıma mahsus taşıtların süresinde ihraç edilmemesi halinde anılan madde hükmünün uygulanamayacağı, "kişisel kullanıma mahsus kara taşıtları" ibaresinin 1 seri nolu Geçici İthal Edilen Kara Taşıtlarına İlişkin Gümrük Genel Tebliğinin uyuşmazlığa konu taşıtın yurttan çıkış yapmak üzere gümrüklü sahaya getirildiği tarihten sonra 10/11/2016 tarihinde çıkarıldığı, dolayısıyla maddi olayda Tebliğ hükmünün uygulanamayacağı, aracın arıza yapması ve yedek parça için serviste bekletilmesinin mücbir sebep olarak değerlendirilmesi gerektiği, sunulan belgelerin Bölge İdare Mahkemesince değerlendirmeye alınmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : 7190 sayılı Kanun ile 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesinde yapılan değişiklik ile yurtta kalış süresi ihlalinin rejim ihlalinden ayrı düzenlenerek ayrı cezai sonuçlara bağlandığı, davacının eylemi, olay tarihinde yürürlükte bulunan şekliyle kanundaki cezalandırma koşullarını sağlasa da, ceza hukukunun lehe olan kanun hükümlerinin geçmişe yürüyeceği genel ilkesi karşısında 238. maddenin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca davacı adına gümrüklenmiş değerin iki katı oranında kesilen cezanın gümrük vergileri ile geçici ithalat izninin verildiği tarihten tespitin yapıldığı tarihe kadar geçen süre için 6183 sayılı Kanuna göre tespit edilen gecikme zammı oranında faizin toplamı kadarlık kısmında hukuka aykırılık, cezanın anılan tutarı aşan kısmında ise hukuka uyarlık; yurtta kalma süresi içerisinde yurtdışına çıkarılmaması veya herhangi bir gümrük idaresine teslim edilmemesi hâlinde taşıtın gümrük idaresince teslim alınacağı düzenlemesi uyarınca taşıtın yurt dışına çıkışına müsaade edilmemesi işleminin Geçici İthalat Sözleşmesi, Gümrük Kanunu (md. 61/3) ve sair mevzuatta geçici ithalat rejiminin ihlali halinde eşyaya el konulmasına cevaz veren hükümlerin varlığı ve vergisel yükümlülüklerde mülkiyet hakkının sınırlanması ilkeleri açısından değerlendirildiğinde davacının aracın yurt dışına çıkışına müsaade edilmesi isteminin reddi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle kısmen davanın reddi, kısmen de para cezasının iptali yolunda hüküm kurulmasını teminen temyiz isteminin kabulüyle kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY: Davacı adına kayıtlı …plakalı çekici ve dorseyle, yurtta kalış süresinin geçerli mazereti olmaksızın aşılması suretiyle geçici ithalat rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesinin 1. fıkrası uyarınca para cezası kararı alınmış ve araca el konulmuştur.
İLGİLİ MEVZUAT:4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 24. maddesinin 1. fıkrasında, ithal eşyasının kıymetinin, eşyanın satış bedeli olduğu; satış bedelinin, Türkiye'ye ihraç amacıyla yapılan satışta 27. ve 28. maddelere göre gerekli düzeltmelerin de yapıldığı, fiilen ödenen veya ödenecek fiyat olduğu; 25. maddesinin 1. fıkrasında, 24. madde hükümlerine göre belirlenemeyen gümrük kıymetinin, bu maddenin 2. fıkrasının (a), (b), (c) ve (d) bendlerinin sıra halinde uygulanmasıyla belirleneceği; eşyanın gümrük kıymetinin bir üst bent hükümlerine göre belirlenebildiği sürece bir alt bent hükümlerinin uygulanmayacağı hükümlerine yer verilmiş; 26. maddesinde ise, 24 ve 25. madde hükümlerine göre belirlenemeyen ithal eşyasının gümrük kıymetinin, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının VII. Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşmanın, Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşmasının (GATT) VII. maddesinin ve bu bölüm hükümlerinin prensip ve genel hükümlerine uygun yöntemlerle ve Türkiye'de mevcut veriler esas alınarak belirleneceği, 241. maddesinin 3. fıkrasının (l) bendinde; geçici ithalat rejimi kapsamında Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen taşıtın verilen sürenin bitimini takiben bir ay içerisinde yeniden ihraç edilmesi veya gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutulması halinde usulsüzlük cezasının 1. fıkrada belirtilen miktarın iki katı, 4. fıkrasının (g) bendinde, aynı eylemin iki ayı aşmayan sürede gerçekleşmesi halinde dört katı, 5. maddesinin (b) bendinde, üç ayı aşmayan sürede gerçekleşmesi halinde altı katı olarak uygulanacağı; 238. maddesinin 1. fıkrasının olay tarihinde yürürlükte bulunan şeklinde, 241. maddenin 3. fıkrasının (l), 4. fıkrasının (g) ile 5. fıkrasının (b) bendinde belirtilen durumlar hariç, geçici ithalat rejimine ilişkin hükümlerin ihlali halinde eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı para cezası alınacağı, bu cezanın ödeme süresi içinde eşyanın gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması halinde eşyanın gümrük vergileri tutarında para cezası tahsil edileceği, 24/10/2019 tarih ve 7190 sayılı Kanun'un 14. maddesi ile değişik halinin 1. fıkrasında ise; 241. maddenin 3. fıkrasının (l), 4. fıkrasının (g) ile 5. fıkrasının (b) bendinde belirtilen durumlar hariç, geçici ithalat rejimine ilişkin hükümlerin ihlali hâlinde, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı, (b) bendinde, tam muafiyet suretiyle geçici olarak ithal edilen özel kullanıma mahsus taşıtlara ilişkin rejim ihlallerinde, gümrük vergileri tutarının dörtte biri, (d) bendinde, (b) bendinde belirtilen taşıtlar hariç olmak üzere, geçici ithalat rejimi kapsamında ithal edilen eşyanın süresi içerisinde gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması durumunda gümrük vergileri ile rejime ilişkin beyannamenin tescil tarihinden tespitin yapıldığı tarihe kadar geçen süre için 6183 sayılı Kanun'a göre tespit edilen gecikme zammı oranında faizin toplamı kadar idari para cezası verileceği, 2. fıkrasında, 1. fıkranın (c) ve (d) bentlerinde belirtilen eşyanın, yapılacak tebligat tarihinden itibaren altmış gün içinde gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması hâlinde, ayrıca gümrük vergileri tutarında idari para cezası verileceği hükme bağlanmıştır.
Gümrük Yönetmeliğinin "Geçici ithal eşyasının yeniden ihracı" başlıklı 387. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde; geçici ithalat rejimine tabi tutulan ve ek süreler dahil yurtta kalma süresi aşılarak yurt dışı edilmek istenen eşyanın; süresi içinde ek süre talebinde bulunulmadığı ya da bunun belgelendirilemediği durumlarda, 4458 sayılı Kanun'un 238. ve 241. maddeleri uyarınca alınması gereken cezanın tahsil edildiğinin veya teminata bağlandığının anlaşılması halinde, yurt dışına çıkışına izin verileceği belirtilmiştir.
22/04/2011 tarih ve 27913 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 seri no'lu Geçici İthal Edilen Kara Taşıtlarına İlişkin Gümrük Genel Tebliğinin 15. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; ticari kullanıma mahsus kara taşıtlarına 30 (otuz) güne kadar süre verileceği, 17. maddesinin 1. fıkrasında, taşıt sahipleri, sürücüleri veya firma yetkilileri tarafından herhangi bir gümrük idaresine süresi içerisinde yapılacak müracaatla; kaza, yangın gibi beklenmeyen haller, herkesçe bilinen olağan dışı durumlar, hastalık ve tutukluluk hali gibi olayların taşıtın yurtta kalma süresi içerisinde cereyan ettiğinin resmi belgelerle ispatlanması ya da ihracatçının yükünü zamanında tedarik edememesi nedeniyle yüklemenin gecikmesi hâlinde bunun ihracatçıdan alınacak belge ile kanıtlanması durumunda, süre uzatım talebinde bulunulabileceği, 19. maddesinin 1. fıkrasında, geçici ithaline izin verilen kişisel ve ticari kullanıma mahsus kara taşıtlarının getiriliş amacı dışında kullanılması, bir başkasına kiralanması, ödünç verilmesi, başka bir şahsa izinsiz devredilmesi, satılması, hak sahibi olmayan kişilerce kullanılması, taşıtla birlikte giren ve belgelerinde kayıtlı olan parçalarının izinsiz olarak değiştirilmesi, (...) yurtta kalma süreleri içerisinde yurtdışına çıkarılmaması veya herhangi bir gümrük idaresine teslim edilmemesi hâlinde, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu hükümleri saklı kalmak kaydıyla, 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesi hükümleri uyarınca işlem yapılacağı ve geçici ithal izni iptal edilerek taşıtın gümrük idaresince teslim alınacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer alan hükümlerin değerlendirilmesinden, ithal edilen eşyanın gümrük kıymeti, eşyanın satış bedeli olduğundan, gümrük vergilerinin hesaplanmasında satış bedelinin esas alınması; satış bedelinin esas alınması için gerekli koşulların mevcut olmadığının tespit edilmesi halinde de sırasıyla diğer yöntemlere başvurulması gerekmektedir. Ayrıca, 4458 sayılı Kanun'un 7190 sayılı Kanun ile değişik 238. maddesinde, rejim hükümlerinin ihlali ile yurtta kalış süresinin ihlali şeklinde ikili bir ayrıma gidildiği, süre ihlali halinde ceza miktarında yükümlüler lehine düzenleme yapıldığı görülmüştür. 238. maddenin 7190 sayılı Kanun'un 14. maddesiyle değiştirilen halinde; geçici ithalat rejimi kapsamında ticari kullanıma mahsus kara taşıtlarının yurtta kalış süresinin ihlali halinde öncelikle 241. maddenin 3. fıkrasının (l), 4. fıkrasının (g) ve 5. fıkrasının (b) bentleri dikkate alınarak izin süresinin bitiminden itibaren üç ayı aşmayan süreler için anılan bentler uyarınca işlem yapılması, üç ay dolduktan sonra ise, eşya gümrük gözetimine sunulmuşsa 238. maddenin 1. fıkrasının (d) bendine göre gümrük vergileri ile faizin toplamı kadar ceza kesilmesi, sunulmamışsa yapılacak tebligattan itibaren altmış gün içinde eşyanın gümrükçe onaylanmış başka bir işlem veya kullanıma tabi tutulmaması hâlinde, ayrıca gümrük vergileri kadar ceza kesilmesi öngörülmüştür.
Bölge İdare Mahkemesince, ticari kullanıma mahsus kara taşıtının geçici ithalat rejimi kapsamında süresi içinde mazeretsiz olarak ihraç edilmemesi nedeniyle, olayda 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesi hükmünün ihlal edildiği sonucuna ulaşılması yerinde olmakla birlikte; davacı tarafından taşıtın gerçek değerinin davalı idarece belirlenen değerden daha düşük olduğu iddia edildiğinden uyuşmazlığın çözümü bakımından dava konusu taşıtın gümrük kıymetinin nasıl tespit edildiği hususunun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Bu durumda, öncelikle geçici ithalat izin süresinin ihlali sebebiyle kesilen para cezasının üzerinden hesaplanacağı matrahın yani gümrük kıymetinin yukarıda yer verilen düzenlemeler çerçevesinde hukuka uygunluğunun değerlendirilmesi suretiyle ulaşılacak sonuca göre yeniden bir karar verilmek üzere temyize konu kararın bozulması gerekmiştir.
Gümrük kıymetinin hukuka uygun şekilde belirlendiğinin tespiti halinde uyuşmazlığın gümrük mevzuatından kaynaklanan para cezaları bakımından da uygulanacağı kuşkusuz bulunan "lehe olan kanun hükümlerinin geçmişe yürüyeceği" yolundaki ceza hukukunun temel ilkesi çerçevesinde, olayda, davacının eylemine uyan 4458 sayılı Kanun'un 238. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca ceza miktarının ayrıca değerlendirileceği açıktır.
Öte yandan; Bölge İdare Mahkemesince, aracın yurt dışına çıkışına müsaade edilmesi istemi yönünden hüküm kurulmamış olması da ayrı bir hukuka aykırılık nedeni oluşturmaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2. …Bölge İdare Mahkemesi …Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
4. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 07/10/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
