Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6728
Karar No: 2018/2292
Karar Tarihi: 16.05.2018

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/6728 Esas 2018/2292 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, uyuşturucu madde ticareti suçundan yargılanan sanıklar hakkında verilen hükümleri incelerken, avukatlık ücreti ve suç tarihlerinin yanlış yazılması gibi nedenlerle hükümlerin bozulmasına karar verdi. Zincirleme suça ilişkin TCK'nın 43. maddesinin uygulama şekli, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası yeniden belirlenmesi gerektiği belirtildi. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyle:
- 1412 sayılı CMUK'nın 310/1 ve 317. maddeleri
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1
- 1136 sayılı Kanun'un 168. maddesi
- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13. maddesi
- TCK'nın 53. maddesi
- TCK'nın 43. maddesi
20. Ceza Dairesi         2017/6728 E.  ,  2018/2292 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hükümler : 1-Mahkûmiyet (sanıklar ..., ..., ..., ... ve... hakkında)
    2-Beraat(sanıklar ... ve ... hakkında)


    Temyiz incelemesi, sanıklar ... ve... müdafilerinin süresinde duruşmalı inceleme istemi üzerine, sanık ... yönünden duruşmalı olarak; süresinde duruşmalı inceleme talebinde bulunan sanık ... müdafinin yöntemine uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmaya gelmemesi nedeniyle adı geçen sanık ile diğer sanıklar ..., ..., ..., ... ve...yönünden duruşmasız olarak yapılmıştır.
    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    A- Sanık ... hakkında sanık müdafiinin vekalet ücretine ilişkin temyiz isteğinin incelenmesi:
    10.11.2015 tarihinde tefhim edilen hükmün, 1412 sayılı CMUK"nın 310/1 maddesinde öngörülen bir haftalık süresinden sonra 11.01.2016 tarihinde temyiz edildiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanun’un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca REDDİNE,
    B- Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmünün avukatlık ücreti yönünden incelenmesinde;
    1136 sayılı Kanun’un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesi uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA; ancak; bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun‘un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükmün ilk fıkrasından sonra gelmek üzere; “Sanığın kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre 3.000 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine,” fıkrasının eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    C- Sanıklar Cengiz, Şeref Gürsel ve Muhammet hakkında kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
    1- Sanık ... hakkında 23/09/2014, 29/09/2014, sanık ... hakkında 16/08/2014, 29/08/2014, 03/09/2014, 05.09.2014, 17/09/2014, 18/09/2014, sanık ... hakkında 24/08/2014, 31/08/2014 olan suç tarihlerinin gerekçeli karar başlığında sanık ayrımı yapılmaksızın 03/05/2014 ve 16/08/2014 olarak gösterilmesi,
    2- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumlarının yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
    1- Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin "sanık ... hakkında 23/09/2014, 29/09/2014, sanık ... hakkında 16/08/2014, 05/09/2014, 29/08/2014, 03/09/2014, 17/09/2014, 18/09/2014, sanık ... hakkında 24/08/2014, 31/08/2014," olarak yazılması,
    2- TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerlerine "Sanıklar hakkında, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına" ibarelerinin yazılması suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    D- Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelemesinde:
    1- Zincirleme suça ilişkin TCK"nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, dosyadaki bilgi ve belgelere göre ise; sanığın 30.07.2014 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan ...’de ele geçen net 0,022 gr. eroin maddesi temin ettiği sabit ise de; 03.08.2014 tarihinde muhtemel uyuşturucu olduğu değerlendirilen maddeyi yutan ve hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan ...’un idrar veya kan analiz raporunun aslı veya onaylı suretinin getirilerek sonucuna göre sanığın hukukî durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde eksik inceleme ile mahkûmiyet kararı verilmesi,
    2- Sanık hakkında 30/07/2014, 03/08/2014 olan suç tarihlerinin gerekçeli karar başlığında sanık ayrımı yapılmaksızın 03/05/2014 ve 16/08/2014 olarak gösterilmesi,
    3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan resen de temyize tabi olan hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA;
    E- Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz incelemesinde:
    1- Zincirleme suça ilişkin TCK"nın 43. maddesiyle uygulama yapılabilmesi için cezalandırılabilir nitelikte birden fazla eylemin bulunması gerektiği, sanığın 01.06.2014 tarihinde ... ve ...’a uyuşturucu madde sattığı sabit ise de; 21.06.2014 tarihli eylemde ...’ın sonradan döndüğü kolluk beyanı dışında ve 23.06.2014 ve 13.08.2014 tarihli eylemlerde sanıktan uyuşturucu madde aldıklarını beyan etmeyen ve haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan ... ve ...’de ele geçen uyuşturucu maddeleri sanıktan aldıklarına dair içeriğine değişik anlamlar yüklenebilecek soyut iletişim tespit ve çözüm tutanakları dışında sanığın savunmasının aksine kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında hükmolunan cezanın TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca arttırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
    2- Sanık hakkında 01/06/2014, 21/06/2014, 23/06/2014, 13/08/2014 olan suç tarihlerinin gerekçeli karar başlığında sanık ayrımı yapılmaksızın 03/05/2014 ve 16/08/2014 olarak gösterilmesi,
    3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan resen de temyize tabi olan hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; 16.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
    TEFHİM TUTANAĞI: 16.05.2018 tarihinde verilen bu karar Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."nın katılımıyla ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Av..."nun yokluğunda 17.05.2018 tarihinde, açık olarak okundu.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi