7. Hukuk Dairesi 2015/42871 E. , 2016/10708 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1- Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilamına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı vekili, iş sözleşmesinin haklı neden olmadan feshedildiğini iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ücret ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini istemiştir.
Mahkemece istek kısmen hüküm altına alınmış, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin ilamı ile özetle, “Davalı savunmasını ispat açısından dört tanık göstermiştir. Mahkeme ara kararı ile tanık sayısını iki ile sınırlandırmıştır. Tanık beyanları takdiri delillerdendir. Davanın konusu ve istekler dikkate alındığında sonuca etkilidir. Tanık sayısının gerekçe gösterilmeden ve açıkça davalı tarafından vazgeçilmeden sınırlanması savunmanın kısıtlanması sonucunu doğurur. Davalının tanıklarının tamamı dinlenilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu” gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkeme bozma kararına uymuş, bozma doğrultusunda inceleme yaparak ve bilirkişiden ek rapor alarak davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı noktasındadır.
Davacı dava dilekçesinde haftada beş gün 09.00-18.00,bir gün nöbetçi müdür olarak 09.00-16.00 ve 18.00-03.00 saatleri arasında çalıştığını ileri sürmüştür. Yargılama sırasında davalı tarafından imzalı giriş çıkış çizelgeleri sunulmuş, bozmadan sonra dinlenen davalı tanıkları davacının çalışma saatleri hakkında açıklamalarda bulunmuşlardır. Tanık ... davacının beş gün 08.30-17.30-18.00, bir gün 08.30-16.00 ve 18.00-24.00 saatleri arası çalıştığını, ertesi gün saat 11.00 de işe geldiğini, diğer tanık ... ise beş gün 09.00-18.00, bir gün 09.00-16.00 ve 18-00-02.00 arası çalıştığını, ertesi gün saat 11.00"da işe geldiğini belirtmişlerdir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda sunulan devam çizelgeleri incelendiğinde davacının 08.00-16.30 ve 09.00-17.00 vardiyasında çalıştığı, bu dönemde fazla çalışma yapmadığı, 08.05.2010 tarihinde müdür olarak çalışmaya başladığı, ön büro müdürü olarak çalıştığı dönemde Nisan Ekim ayları arasında haftada 1 kez nöbet tuttuğunun belgelerden anlaşıldığı, bu durumda haftada 5 gün 09.00-17.00 saatleri arası, 1 gün 09.00-ertesi gün 11.00 saatleri arası çalıştığı, bu sürede genelde dinlenerek gerektiğinde uyandırılarak nöbet tuttuğu, bu nedenle günde 14 saat çalıştığı kabul edildiğinde 5 gün* 7 saat..35saat, 1 gün 14saat -2saat ara dinlenmesi ile 12 saat çalıştığı, ertesi gün 2 saat geç gelmesi nedeniyle 10 saat çalıştığı, bu durumda 45 saatten fazla çalışması olmadığı; ancak 11 saati aşan çalışmanın fazla çalışma olarak kabul edilmesi durumunda nöbet tuttuğu günlerdeki 14 saatlik çalışmasından 2 saat ara dinlenme çıkarıldığında 1 saat fazla çalışma yaptığının kabulü gerektiği belirtilerek hesaplama yapılmıştır.
Bu durumda imzalı işe giriş çıkış çizelgeleri ve bozmadan sonra dinlenen davalı tanık anlatımlarındaki davacının nöbet tuttuğu günlerdeki çalışma saatleri birlikte değerlendirilerek davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı tespit edildikten sonra sözkonusu alacak hakkında hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hatalı bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulması isabetsizdir.
O halde davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazı kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, 12/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.