12. Hukuk Dairesi 2015/17059 E. , 2015/32049 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına, HUMK"nun 438. ve İİK"nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi:
2-Alacaklı tarafından borçlular aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde; borçluların icra mahkemesine İİK"nun 168/4-5 maddelerinde öngörülen sürede yaptıkları başvurularında borca, faize, fer"ilerine ve senette yer alan (keşideci) muris imzasına itiraz ettikleri; mahkemece imzaya itiraz kabul edilerek takibin durdurulmasına ve borçlular aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yaptırılan inceleme sonucunda, grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişi ...tarafından düzenlenen 04.08.2014 tarihli raporda; bonodaki keşideci imzasının borçluların murisi ..."ın eli ürünü olduğu bildirilmiştir. ... Cumhuriyet Savcılığınca hazırlık soruşturması sırasında 2014/20005 sayılı dosyada grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişi ... tarafından düzenlenen 11.08.2014 tarihli raporda ise imzanın keşideci ... eli mahsulü olmadıkları yönünde görüş bildirdiği anlaşılmıştır.
Borçlular vekilinin sözkonusu bilirkişi ... raporunu mahkemeye sunarak 04.08.2014 tarihli rapora itiraz ettiği ve bu raporun dikkate alınmasını, bu kabul edilmediği takdirde de raporlar arasındaki çekişkinin giderilmesi için uzman bir heyete tevdiini talep ettiği görülmektedir.
Mahkemece yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve bu kez kriminalistik uzmanı bilirkişi ... tarafından tanzim edilen 11.11.2014 tarihli raporda imzanın ..."ın eli ürünü olduğu bildirilmesi üzerine mahkemece 04.08.2014 ve 11.11.2014 tarihli bilirkişi raporlarına itibar edilerek imza itirazının reddine karar verilmiştir.
Bu durumda, 04.08.2014 tarihli rapor ile hazırlık soruşturmasında alınan 11.08.2014 tarihli rapor arasında çelişki oluşmuştur. Mahkemece itiraz üzerine 30.09.2014 tarihli ara karar ile yeniden bilirkişi incelemesine karar verildiği halde, ara kararında raporun çelişkiyi
gidermek üzere alındığına dair bir açıklamaya yer verilmediği gibi itiraz üzerine alınan 11.11.2014 tarihli rapor tek bilirkişi tarafından düzenlendiğinden ve bu raporda arada oluşan çelişkinin neden kaynaklandığına dair bir tespit de yapılmadığından, çelişkinin giderilmiş olduğundan söz edilemez. Hal böyle olunca her biri tek bilirkişi tarafından düzenlenen ve imzanın keşideci eli ürünü olduğuna dair birbirini doğrulayan iki bilirkişi raporu bulunsa dahi çelişkinin giderilmediğinin anlaşılması karşısında bu raporlar esas alınarak sonuca gidilmesi isabetsizdir.
Kaldı ki, mahkemece ret kararı verilmesinden sonra temyiz dilekçesine ekli olarak sunulan ... Ağır Ceza Mahkemesi"ne hitaben... Kurumu tarafından düzenlenen 2368 Sayılı ve 04.05.2015 tarihli raporda; ...imzaların, basit tersimli, önemli karakteristik materyal ve yazı unsuru içermeyen, çizgilerden ibaret imzalar olması, mukayese imzalarının da poliform olması nedeni ile imzaların aidiyetlerinin ve ..."ın eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediğinin..." bildirildiği görülmüştür.
O halde, mahkemece alınan raporlar ile Cumhuriyet Savcılığı ve Ağır Ceza Mahkemesi"nde alınan raporlar arasında çelişki bulunmakla, anılan bu çelişkiyi giderici mahiyette ehil bilirkişilerden oluşturulacak yeni bir heyetten rapor alınarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Eksik incele ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
Kabule göre de; İİK"nun 170/b maddesi göndermesi ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipler hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun"un 67/3. maddesi uyarınca, muris mirasçılarının kötüniyeti iddia ve ispat edilmediği halde mirasçı - borçlular aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesi de doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.