4. Ceza Dairesi 2016/4687 E. , 2016/6618 K.
"İçtihat Metni"Tehdit suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair, ... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 04.05.2010 gün ve 2009/465 esas, 2010/194 karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 23.02.2015 gün ve 2013/8105 esas, 2015/21855 sayılı kararıyla;
"2-Sanıklar ... ve ..."ın temyiz isteklerine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanıklara yükletilen tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanıklar ... ve ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA," karar verilmiştir.
I- İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/02/2016 gün ve 2016/61 sayılı yazısı ile;
"Hükümlü ... hakkında mağdurlar ... ve ...""a karşı işlediği tehdit suçundan TCK 37/1.maddesi delaletiyle 106/1-1,43/2-1,53 ve 63.maddeleri uyarınca cezalandırılması için iddianame ile ... Sulh Ceza Mahkemesine dava açıldığı, yapılan yargılama sırasında, eylemin 106/2-c,43/2-1. maddeleri kapsam ve derecesinde kaldığından bahisle 01.12.2008 gün ve 2008/511 - 411 sayı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın ... Asliye Ceza Mahkemesine gönderildiği, anılan mahkemenin, 06.11.2015 gün ve 2009/465 esas, 2010/194 sayılı kararıyla; sanığın savunması alınmaksızın ... Sulh Ceza Mahkemesinde alınan beyanı ile yetinilerek TCK"nın 37/1.maddesi delaletiyle 106/2-a, 43/2-1,53,63.maddeleri uyarınca 3 yıl hapis cezası, belli hakların kullanılmasından yoksun bırakılmasına ve gözaltında kalınan sürelerin cezasından mahkumiyet hükmü kurulduğu, sanığın 30.06.2010 tarihli dilekçesi ile kararı temyiz etmesi üzerine, Yüksek Yargıtay 4. Ceza Dairesi Başkanlığının 23.02.2015 gün ve 2013/8105 esas, 2015/21885 sayılı kararıyla yerel mahkeme hükmünün onandığı anlaşılmıştır.
Ceza Yargılama Yasası’nda mahkemeye gelmemiş sanık hakkında duruşma yapılamayacağına ilişkin temel kuralın istisnalarından biri olarak öngörülen 1412 sayılı CMUK"nın 223/son maddesi ile buna paralel hüküm içeren ve 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5271 Sayılı CMK"nın 193/2. maddesinin beraat kararı yönünden dosya kapsamına göre ilk bakışta eylemin suç oluşturmayacağının anlaşılması hali ile sınırlı olarak uygulama yerinin mevcut olduğu, dosyamızda ise, sanığın sorgusu yapılmadan mevcut kanıtlar tartışılarak delil takdiri suretiyle mahkumiyet kararı verilmesinin mümkün bulunmadığı gözetilmeden, görevli ... Asliye Ceza Mahkemesi tarafından sanığın sorgusu yapılmadan görevsizlik kararı verilen ... Sulh Ceza Mahkemesi"nce yapılan sorgusu ile yetinilerek karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 147 ve 191.maddesine aykırı davranılması,
Keza; AİHS nin 6/1. maddesinin 1. cümlesinde; “Herkes, gerek medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili nizalar, gerek cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamalar konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından davasının makul bir süre içinde, hakkaniyete uygun ve açık olarak görülmesini istemek hakkına sahiptir……”,
Aynı maddenin 3. fıkrasında ise; "Her sanık en azından aşağıdaki haklara sahiptir:
a) Kendisine yöneltilen suçlamanın niteliği ve nedeninden en kısa zamanda, anladığı bir dille ve ayrıntılı olarak haberdar edilmek…” hükümleri yer almaktadır. Adil yargılama; yalnızca davanın erken sonuçlandırılması olmayıp, sanık ile katılana tüm haklarını tamamen kullanma imkanı sağlanarak yargılamanın en az giderle ve en kısa zamanda sonuçlandırılması olduğundan, modern hukuk sistemlerinde sözlülük, doğrudanlık ve yüz yüzelik ilkeleri kabul edilmiştir.
Kanun koyucu da, CMK"nın 147 ve 191.maddelerindeki düzenlemeler savunma ve yapılan isnadı öğrenme hakkı kapsamında olup, sanığın hakkındaki suçlamalardan haberdar olması ve daha etkili savunma yapması amaçlanmaktadır.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Görevli ... Asliye Ceza Mahkemesi tarafından sanığın sorgusu yapılmadan görevsizlik kararı verilen ... Sulh Ceza Mahkemesi"nce yapılan sorgusu ile yetinilerek karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 147/1 ve 191/3.maddelerine aykırı davranılması nedeniyle 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesine göre itiraz yoluna gidilmesi gerekmiştir.
Sonuç ve istem: Yukarıda açıklanan nedenlerle Yüksek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 23.02.2015 gün ve 2013/8105 esas, 2015/21855 sayılı ilamı ile verilen hükmün onanması kararının kaldırılması ile ... Asliye Ceza Mahkemesinin 04.05.2010 tarih ve 2009/465 esas, 2010/194 sayılı hükmün BOZULMASI, aksi halde dosyanın itiraz incelemesi için Yüksek Yargıtay Birinci Başkanlığı"na gönderilmesi itirazen saygıyla arz ve talep olunur." isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
II- İTİRAZIN KAPSAMI
İtiraz, tehdit suçundan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet kararının onanmasına dair, Dairemizin 23.02.2015 tarihli kararına ilişkindir.
III- KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizce verilen 23.02.2015 gün ve 2013/8105 esas, 2015/21855 karar sayılı, sanık ... yönünden verilen onama kararının KALDIRILMASINA,
... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 04.05.2010 gün ve 2009/465 esas, 2010/194 karar sayılı hükmün sanık ... yönünden yeniden incelenmesi sonucu:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
CMK"nın 7. maddesindeki “yenilenmesi mümkün olmayanlar dısında, görevli olmayan hâkim veya mahkemece yapılan islemler hükümsüzdür” hükmü karşısında, ... Sulh Ceza Mahkemesince yapılan sorgu ile yetinilerek sanık ..."ın savunması alınmaksızın yargılamaya devamla hüküm kurulmak suretiyle, CMK"nın 7 ve 193. maddelerine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden itiraz yazısına uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.