4. Ceza Dairesi 2016/4726 E. , 2016/6617 K.
"İçtihat Metni"##########
##########
##########
##########
Tehdit suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair, ... 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 26.04.2011 gün ve 2010/13 esas, 2011/94 karar sayılı hükmün sanık müdafii tarafından temyizi üzerine,
Dairemizin 21.01.2016 gün ve 2013/27297 esas, 2016/1110 sayılı kararıyla;
"Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilmemiş ise de, mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin 1 ilâ 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde infaz evresinde re"sen uygulanması mümkün görüldüğünden bozmayı gerektirmediği,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA," karar verilmiştir.
I- İTİRAZ NEDENLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/03/2016 gün ve 2011/329209 sayılı yazısı ile;
"Cumhuriyet Başsavcılığımızca yapılan incelemede, atılı suçun haksız tahrik altında işlenip işlenmediğinin tartışmasız bırakıldığı düşünülmektedir.
Müşteki ... ile sanık ... arasında aksi iddia edilmeyen ticari alışverişten kaynaklanan bir alacak verecek ilişkisi nedeniyle müşteki ..."ın yanında diğer müştekiler ... ve ... ile alacağını istemek amacıyla olay tarihinde saat 22.00 sıralarında sanığın köyde bulunan evine gittikleri sırada sanığın havaya iki el ateş etmesi şeklinde gelişen olayda;
Sanık savunmasında, özetle; "olay günü ..."nın av tüfeği ile ..."ın tabancası ile birlikte ve tanımadığı başka bir kişiyle evine gelerek kendisine hakarette bulunup ""seni öldüreceğim"" diyerek evine zorla girmeye çalıştıklarını, kendini korumak amacıyla caydırıcı olsun diye, kendine ait av tüfeği ile, iki el havaya ateş ettiğini" söylemiş sanığın aile mensubu tanıklar ..."da ifadelerinde sanığın savunmasına uygun şekilde beyanda bulunmuşlardır.
Diğer taraftan soruşturma sırasında beyanları alınan tanıklardan ... duruşmada yeminli ifadesinde soruşturma sırasında ki beyanını tekrar ederek" olay günü ..."le birlikte Kisir köyünde, yol kenarında durmuş içki içiyor olduklarını, siyah BMW marka bir aracın geldiğini, içinde köylüsü olması nedeniyle tanıdığı, ..."nın ve iki şahsında olduğunu, kendilerine nereye gittiklerini sorduğunda, köylüsü ..."un ""size ne lan, az sonra görürsünüz"" dediğini,
arabanın içinde tüfek gördüğünü, ..."ın evine doğru gittiklerini, onları arkalarından izlediklerini, ..."ın evine araç gelir gelmez aracın içinden ""çık lan o.. çocuğu canını almaya geldik"" diye bağırışmaya başladıklarını, daha sonra 2 el silah sesi duyduğunu, daha sonra cipin oradan ayrılarak orayı terk ettiğini, ..."in evinde silah sesi duyduğunu, kimin attığını görmediğini, arabadakilerin küfür ettiğini ve tehdit ettiğini duyduğunu, eve gittiklerinde, arabayı ..."in evlerinin önünde yol olarak kullanılan yerde gördüklerini, fakat bu yol olarak kullanılan yerin de yine ..."in kendi bahçelerinin içinde olduğunu, aralarında 50 metre kadar mesafe olduğunu, havanın karanlık olması nedeni ile silahı kimin attığını görmediğini, fakat ..."nın ve yanındaki aracı kullanan şahsın küfür ettiğini gördüğünü, ... ve ...nın arabadan indiklerini görmediğini, fakat arabanın camları açık olduğundan küfür ettiklerini duyduğunu" söylemiştir.
Ayrıca tanık ..."de "Olay günü arkadaşı olan ... birlikte ... köyünde yol kenarında durmuş içki içiyor olduklarını, siyah 35 plakalı bir cipin gelerek yanlarında durduğunu, araç yaklaşırken ..."nın kendisine araçta silah var dediğini, silahı görmediğini, yoldan çekilerek araca yol verdiklerini, aracın ... evine doğru gittiğini, beş dakika sonra ..."lerin evinden bağrışma sesi geldiğini, ardından 2-3 el silah sesi geldiğini, fakat tüfek mi, silah mı bilmediğini, bunun üzerine ... evine gittiklerini, tam geldiklerinde, aracın apar topar hızlı şekilde kaçtığını, aracı gördükleri yerin yol olduğunu, gittiklerin de aracın içindeki şahısları Hüseyin"in evinde veya bahçesinde görmediklerini, yolda gördüklerini, eve gelince ne olduğunu sorduklarını, ciple gelip evi bastıklarını, küfürler ettiklerini söylediklerini, daha sonra jandarmanın gelerek olaya müdahale ettiğini, kendilerini de alıp götürdüklerini, olaya ilişkin bilgisinin bundan ibaret olduğunu, ayrıca havanın karanlık olduğunu cipe benzediğini, ancak hava karanlık olduğundan tam olarak ne olduğunu anlayamadığını" beyan etmiştir.
Olayın başkaca görgü tanığı bulunmamaktadır.
Yukarıda anlatılan tanık anlatımları karşısında, tanık anlatımlarına neden itibar edilmediği açıklanmadan ve sanığın atılı suçu müştekilerin ellerinde silah ile köy yerindeki evine gelerek kendisini tehdit etmesine karşı işleyip işlemediği tartışılmadan müştekilerin beyanlarına itibar edilmesinin yasaya aykırı olduğunu kanaatindeyiz.
Bu nedenle anılan kararın bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünüldüğünden Yüksek Dairenizin 21/01/2016 tarihli onama kararının CMK"nın 308. maddesi uyarınca yeniden incelenerek kaldırılmasını istemek gerekmiştir.
Sonuç ve istem: Yukarıda açıklanan gerekçelerle Yüksek Dairenizin 21/01/2016 gün ve ... Sayılı onama ilamının yeniden incelenerek kaldırılması,
"Tanıklar ... ve ..."ın müştekilerin ellerinde silah ile köydeki evlerine gelerek tehdit sözlerinde bulundukları için sanığın kendilerini korumak maksadıyla havaya iki el ateş ettiğine ilişkin anlatımlarına ve tanıklar ... ve ..."ün bu anlatımını destekleyen ifadelerine neden itibar edilmediği açıklanmadan, sanığın atılı suçu müştekilerin ellerinde silah ile köy yerindeki evine gelerek kendisini tehdit etmesine karşı işleyip işlemediği ve hakkında TCK"nın 29. maddesine de yazılı haksız tahrik hükmünü uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan müştekilerin beyanlarına itibar edilerek eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması," yasaya aykırı olduğundan hükmün bozulması,
Eğer itiraz yerinde görülmez ise dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi itirazen arz ve talep olunur." isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
II- İTİRAZIN KAPSAMI
İtiraz, tehdit suçundan sanık ... hakkında verilen mahkumiyet kararının onanmasına dair, Dairemizin 21.01.2016 tarihli kararına ilişkindir.
III- KARAR
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK"nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,
Dairemizce verilen 21.01.2016 gün ve 2013/27297 esas, 2016/1110 karar sayılı, verilen onama kararının KALDIRILMASINA,
... 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 26.04.2011 gün ve 2010/13 esas, 2011/94 karar sayılı hükmün yeniden incelenmesi sonucu:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın aşamalarda “olay günü ..."nın av tüfeği, ..."ın tabanca ile ve yanlarında tanımadığı başka bir kişiyle evine gelerek kendisine hakarette bulunup ""seni öldüreceğim"" diyerek evine zorla girmeye çalıştıkları, kendini korumak amacıyla caydırıcı olsun diye, kendine ait av tüfeği ile iki el havaya ateş ettiği” şeklindeki savunması ve tanıklar ..., ..., Ali Rıza Ayan ve ..."ün bu savunmayı doğrular ve destekler mahiyetteki beyanları karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre sanık hakkında TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı ve yine şikayetçi beyanlarının hangi nedenle savunma ve tanık beyanlarından üstün tutulduğu tartışılmadan, yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden itiraz yazısına uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
##########
##########
##########
##########
##########
##########