Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8444
Karar No: 2018/2830
Karar Tarihi: 16.04.2018

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8444 Esas 2018/2830 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/8444 E.  ,  2018/2830 K.

    "İçtihat Metni"

    .....
    Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan ..."ın ...ortaklarından olduğunu, ..."ın 29.06.2003 tarihli genel kurulda kooperatif başkanlık görevine seçildiğini, 28.11.2004 tarihli genel kurulda yönetim kurulu ibrası konusunda karar alınamadığının tutanakla belirtildiğini, davalı kooperatif başkanının kooperatif zilyetinde bulunan ve hazine tarafından satışa çıkarılan 84 no"lu taşınmazı kooperatif adına satın alabilmek için Maliye"ye müracaat ettiğini, ancak ihaleye girerek satın alamadığı bu taşınmazı sonradan haricen satın almak için muhtelif kişilere 472.000 TL ödediğini, davalının bu kişilerin kendisini dolandırdığı iddiasıyla şikayette bulunması üzerine....2004/250 E. sayılı kamu davasında mahkumiyet hükmü tesis edildiğini, kooperatifin zarara uğratıldığı iddiasıyla kooperatif tarafından açılan ...... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2004/603 E. sayılı davasının derdest olduğunu, davalı ..."ın kooperatifi tek başına temsil ve ilzam yetkisi bulunmadığı halde kooperatifin banka hesabından 14.07.2003 tarihinde kendi adına ...... havale çıkartarak 450.000 TL"yi aldığını, kooperatif başkanının tek imza ile para çekmesinin usulsüz olduğunu, taşınmazı satın alacağı iddiası ile satış bedeli olarak ödediği 472.000 TL içinde danışmanlık faturası almasının da kabul edilemeyeceğini, bu ödemeden davalı ..."ın sorumlu olduğunu, davalı bankanın da yönetim kurulu kararıyla tesis edilen bir yetkiye dayanmadan diğer davalının talimatı üzerine yapılan ödemeden birlikte sorumlu olduğunu, davalıların kusurlu hareketleri sonucu kooperatifi zarara uğrattıklarını ileri sürerek, şimdilik 100.000 TL"nin faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, ıslahla dava değerini arttırmıştır.
    Davalı ... vekili, davacının böyle bir dava açma yetkisinin bulunmadığı, taşınmazın satın alınması konusunda yönetim kurulu kararı bulunduğunu, davacının yandaşlarıyla bir olarak kooperatifi zarara uğrattığını, dolandırıcılarla birlikte hareket ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ...Ş. vekili, davalı ..."ın tek başına para çekme yetkisinin bulunduğunu, yapılan işlemde hukuka aykırı yönetim bulunmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkili bankaya husumet yöneltilemeyeceğini, davacının dava açma ehliyetinin de bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    ....
    Mahkemece iddia, savunma "kesin yetki kuralı konusunda, Dairemizin uyulan Bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; kooperatif ortağı olan davacının, kooperatifin eski yöneticisi olan davalı ..."a karşı açılan dava yönünden, aktif dava ehliyetinin bulunduğu, ancak fiilin 2003 tarihinde gerçekleşmiş olması ve davanın da 06.10.2008 tarihinde açıldığı gözetilerek, tazminat isteme hakkının zararı ve sorumluyu öğrenmeden itibaren 2 yıl ve herhalde zararı doğuran fiilin meydana gelmesinden itibaren 5 yıl içinde açılması gerektiğinden ve bu halde de zamanaşımı süresi dolduğundan davalı ..."a yönelik davanın reddine, bankaya karşı açılan davada ise; davanın ancak davadışı kooperatif tarafından açılabileceği, davacının, kooperatif ortağı ve kooperatif alacaklısı sıfatıyla kooperatif zararının tazmini için davalı bankaya karşı dava açamayacağı, dolayısıyla aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle, bankaya yönelik davanın da reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Davalı ... vekilinin cevap dilekçesinde, ilk itirazlardan olan zamanaşımı definde bulunmadığı, rapora yönelik 10.04.2014 havale tarihli yazılı beyan dilekçesinde ilk kez yasal süreden sonra zamanaşımı itirazında bulunduğu, davacı vekilinin ise aynı gün 10.04.2014 tarihli oturumda, davalı ... vekili tarafından yasal süreden sonra ileri sürülen zamanaşımı itirazına muvafakat edilmediği anlaşıldığından, davalı ... vekili tarafından yasal süre geçtikten sonra yapılan zamanaşımı itirazı usulüne uygun olmayıp, bu itibarla mahkemece davalı ... yönünden zamanaşımı itirazının reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde davalı ... açısından zamanaşımı sebebiyle davanın usulden reddi hatalı olmuştur.
    3-Diğer yandan, aynı olay sebebi ile kooperatifin zarara uğratıldığı iddiasıyla davadışı kooperatif tarafından açılan.... Hukuk Mahkemesi"nin 2004/603 Esas, 2011/172 Karar sayılı tazminat davasının kabulle sonuçlandığının anlaşıldığı, bu durumda mahkemece anılı dosya getirtilip birlikte inceleme yapılmak suretiyle oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bu husus üzerinde durulmaksızın eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istes halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi