
Esas No: 2020/2905
Karar No: 2021/1990
Karar Tarihi: 25.10.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/2905 Esas 2021/1990 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/2905
Karar No : 2021/1990
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Başkanlığı
VEKİLİ : ...
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 03/03/2020 tarih ve E:2017/7447, K:2020/1449 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 20/06/2016 tarih ve 29630 sayılı Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliğine dayanılarak davalı Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı tarafından hazırlanan 2017 Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliği Uyarınca Seviye Tespit Kılavuzunun bazı ibarelerinin ve maddelerinin iptali ile davacının ödemiş olduğu sınav ücretinin iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 03/03/2020 tarih ve E:2017/7447, K:2020/1449 sayılı kararıyla;
Uyuşmazlığın, yurtdışında eğitim alarak ülkemizde lisans diploma denklik belgesi isteyen kişiler hakkında, sınav kararı alınanların girecekleri seviye tespit sınavlarında uygulanacak olan bir yöntemden kaynaklandığı, bu yöntem ile doğru cevaplanan sorulardan yanlış cevaplanan soruların 1/4'ü çıkarılarak adayın bilgisinin ölçülmesinin amaçlandığı, böylelikle adayların seviyesi gerçek anlamda ölçülerek, doğru yaptıkları sorular kadar yanlış yaptıkları sorulardan da sorumlu tutulduğu anlaşılmış olup, bu düzenlemenin, davacının iddia ettiği şekilde aday eleme amacı değil, aksine adayların bilgisinin objektif şekilde ölçülmesi amacını taşıdığından, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı;
Davalı idarece, Seviye Tespit Sınavının (STS) kategorilere ayrılması hususunda özellikle mühendislik alanlarında disiplinler arası asgarî ortak düzlemde buluşturma esaslı metodoloji kullanıldığı, davacının sınava girdiği kategoride iptali istenen tabloda 14 temel dersin seçildiği ve bu seçimin 7 mühendislik sınavını kapsayan tek bir sınav olarak, tamamı birbiriyle bağlantılı ve en az bilgi düzeyini ölçme yolunda birbiriyle asgarî ortak paydada birleşebilen mühendislik disiplinlerinden teşekkül ettirildiği, bu kapsamda, 2017 STS kılavuzunda yer alan ilgili tablolarda düzenlenen sınav konuları ve yaklaşık ağırlıklarını gösteren oranların sınav pratiklerine, değişen koşullara göre artması ve azalmasının idarî işleyişin doğası gereği olup, bu ağırlıkların ilanındaki amacın sınava girecek adayların hazırlıklarını ne şekilde yönlendirmesi gerektiği hakkında fikir vermekten ibaret olduğu, sınavın amacına uygun biçimde ve takdir yetkisinin sınırları aşılmaksızın dava konusu işlemin tesis edildiği ve düzenlemede hukuka aykırı bir yön bulunmadığı;
Kamu hizmetinin etkin ve verimli şekilde yürütülebilmesi için gerekli önlemleri almakla ve bu kapsamda Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliği uyarınca Seviye Tespit Sınavına İlişkin Kılavuzu hazırlamakla görevli olan davalı idare tarafından, yurtdışında mezun olunan programla ilgili temel kazanımlar, eğitim-öğretimin dili, programın niteliği, teorik ve uygulamalı dersler, stajlar ve projeler yönünden tereddüt oluştuğunda veya eksiklik tespit edildiği takdirde, söz konusu programın niteliğine göre ders tamamlama, staj tamamlama, proje yapma veya sınava tabi tutma gibi uygulamalardan birini, birkaçını veya tamamını kullanarak kazanımların elde edilme düzeyini ölçme ve değerlendirmesinde ve bu değerlendirme kapsamında yapılacak sınavlara ilişkin ücret belirlenmesinde hukuka, hizmet gereklerine ve üst normlara aykırılık bulunmadığı, davacının da idarece yürütülen seviye belirleme sınavı hizmetinden yararlandığı açık olduğundan, dava konusu edilen kılavuz kapsamında tespit edilen sınav ücretinin tahsilinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı;
gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 27/04/2012 tarihinde katıldığı seviye tespit sınavına açtığı davanın lehine sonuçlanması nedeniyle tekrar sınava alındığı ve bu sınavda başarılı olarak 10/01/2019 tarihli denklik belgesini almaya hak kazandığı, dolayısıyla bu davada hukuki yararı kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 03/03/2020 tarih ve E:2017/7447, K:2020/1449 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 25/10/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
