Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2019/18496
Karar No: 2021/12123
Karar Tarihi: 03.11.2021

Danıştay 6. Daire 2019/18496 Esas 2021/12123 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/18496
Karar No : 2021/12123

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- ...
2- ...
3- ... mirasçıları:
- ...
- ...
- ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1-... Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ... Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul ili, Esenyurt ilçesi, ... Mahallesi ... ada, ... sayılı parsele ilişkin, 28/09/2016 tarihli başvuru üzerine Esenyurt Belediye Başkanlığınca düzenlenen ... tarihli, ... sayılı imar durumunun; dayanağı Esenyurt Belediye Meclisinin ... tarihli, ... sayılı kararı ile kabul edilen 1/1000 ölçekli Esenyurt TEM Güneyi 1. Etap Uygulama İmar Planı ile bu plana ait özel hükümler başlıklı plan notlarının 2.8, 2.10, 2.13, 2.15 sayılı maddelerinin ve "kentsel çalışma alanları" başlıklı plan notlarının ... sayılı "konut + ticaret alanları" maddesinin; ... tarihli, ... sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis kararı ile kabul edilen 1/5000 ölçekli Esenyurt TEM Güneyi Nazım İmar Planı ile bu planının "özel hükümler" başlıklı B.9, B.14, B.15, B.16, B.17 sayılı maddelerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporun ve dosyanın incelenmesinden, bilirkişi raporundaki tespitlerin dikkate alındığı ancak sonucuna itibar edilmediği, dava konusu imar durumu ile 1/1000 ölçekli uygulama ve 1/5000 ölçekli nazım imar planlarında kamu yararına, şehircilik ve planlama ilkelerine aykırılık bulunmadığı, bununla birlikte plan notları ile; iptaline karar verilen 28/08/2008 tasdik tarihli 1/5000 ölçekli Esenyurt İlk Kademe Belediyesi Nazım İmar Planı ve 08/11/2010 tasdik tarihli 1/5000 ölçekli Esenyurt 2. Etap Nazım İmar Planına ilişkin mahkeme iptal kararları (mahkeme kararına ilişkin bilgilere yer verilmemiştir) gerekçeleri gözetilerek ruhsat haklarının korunmasının hedeflendiği, dolayısıyla plan notları ve plan kararları bir bütün olarak ele alındığında söz konusu plan notlarının, ruhsat haklarının korunmasını öngören ilgili mahkeme kararları sonucunda muhtemel oluşabilecek ilave nüfus yönünden donatı ihtiyacının karşılanmasının hedeflediği, plan notlarının genel düzenleyici işlem olduğu, uygulama işlemi niteliğinde olmadığı gözetilerek dava konusu işlemlerde hukuka ve mevzuata aykırılık görülmediği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: Dosyanın incelenmesinden, dava konusu 1/1000 ölçekli uygulama imar planının son ilan tarihi olan 11/11/2013 tarihinden itibaren 60 gün içerisinde dava konusu planlara karşı dava açılması gerekirken bu süre geçirildikten çok sonra 30/11/2016 tarihinde açılan davanın dava konusu planlar yönünden süre aşımı nedeniyle incelenmesine olanak bulunmadığı, davanın esastan incelenerek reddine karar veren mahkeme kararının sonucu itibariyle yerinde görüldüğü belirtilerek, istinaf başvurusunun dava konusu 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile notları ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile notlarına ilişkin kısmı yönünden belirtilen gerekçe ile reddine, dava konusu imar durumu yönünden ise 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : İmar planlarının kamu yararını ilgilendiren düzenleyici işlemler olduğu, plandan etkilenen parsel maliklerinin dava açma haklarının bulunduğu, Danıştay içtihatları uyarınca, imar durumu üzerine semt sakini olarak dava açılabileceği, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : İstanbul ili, Esenyurt ilçesi, ... Mahallesi, ... ada, ... sayılı parseli kapsayan alanda ... tarihli, ... sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis kararı ile 1/5000 ölçekli Esenyurt TEM Güneyi Nazım İmar Planı kabul edilerek 23/05/2013-24/06/2013 tarihleri arasında askıya çıkarılmış, ardından Esenyurt Belediye Meclisinin ... tarihli, ... sayılı kararı ile 1/1000 ölçekli Esenyurt TEM Güneyi 1. Etap Uygulama İmar Planının kabulüne karar verilerek, bu plan 11/10/2013-11/11/2013 tarihleri arasında askıda ilan edilmiştir.
Davacılar tarafından dava konusu imar planlarına askı süresi içerisinde itirazda bulunulmamış, 28/09/2016 tarihli başvuru ile imar durumu talebinde bulunulması üzerine davalı idare tarafından ... tarihli, ... sayılı imar durumu düzenlenerek verilmiştir.
Bakılmakta olan dava, söz konusu 04/10/2016 tarihli imar durumunun; dayanağı Esenyurt Belediye Meclisinin ... tarihli, ... sayılı kararı ile kabul edilen 1/1000 ölçekli Esenyurt TEM Güneyi 1. Etap Uygulama İmar Planı ile bu plana ait özel hükümler başlıklı plan notlarının 2.8, 2.10, 2.13, 2.15 sayılı maddelerinin ve "kentsel çalışma alanları" başlıklı plan notlarının ... sayılı "konut + ticaret alanları" maddesinin; ... tarihli, ... sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis kararı ile kabul edilen 1/5000 ölçekli Esenyurt TEM Güneyi Nazım İmar Planı ile bu planının "özel hükümler" başlıklı B.9, B.14, B.15, B.16, B.17 sayılı maddelerinin iptali istemiyle açılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararına karşı davacılar tarafından temyiz isteminde bulunulmasından sonra dava devam ederken, 03/05/2021 tarihinde Yazı İşleri Müdürlüğü kayıtlarına giren dilekçe ile; davacı ...'in 17/03/2021 tarihinde vefat ettiği bildirilerek, ekte sunulan mirasçılık belgesine göre yasal mirasçıları olan ..., ... ve ...'in davaya devam iradelerini bildirdikleri anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Yasasının 5. maddesinin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan halinde, nazım imar planı; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları gösteren ve uygulama imar planının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile beraber bir bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.
3194 sayılı Yasanın 6. maddesinde, planlar kapsadıkları alan ve amaçları açısından çevre düzeni planları ve imar planları olarak iki ana kategoriye ayrılmış, imar planlarının ise nazım imar planı ve uygulama imar planı olarak hazırlanacağı, her planın bir üst kademedeki plana uygun olacağı hükme bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 7. maddesinde; dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu, ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabileceği, düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olmasının bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmayacağı, hükümlerine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İmar durumu, projelerin hazırlanmasına esas olmak üzere parselin uygulama imar plânı ve ilgili mevzuat hükümlerine göre yapılaşma şartlarını gösteren bir belge olup, imar durumunun düzenleyici işlem niteliğindeki imar planlarının uygulayıcı işlemi olduğu hususunda duraksama bulunmasa gerektir.
Diğer taraftan, imar mevzuatında; imar planlarının plan hükümlerini açıklayıcı nitelikteki plan notları ile bir bütün olduğu, bu plan notlarının planın ayrılmaz bir parçası konumunda bulunduğu ve imar planıyla belirlenmiş yapılaşma koşullarını açıklayıcı, belirleyici ve bütünleyici nitelik taşıdığı, düzenlenmiştir.
Yukarıda yer verilen hükümler uyarınca, planlar arasındaki hiyerarşi kapsamında bir bölgede çevre düzeni planı varsa, o bölgede yapılacak olan imar planlarının (nazım imar planı ve uygulama imar planı) bu plana uygun olması ve yine çevre düzeni planına uygun yapılan nazım imar planından sonra yapılacak olan uygulama imar planının da üst ölçekli planlara uygun yapılması gerekmektedir.
İmar planları arasındaki hiyerarşik ilişkinin diğer düzenleyici işlemlerden farklı olduğu ve uygulama imar planlarının üst ölçekli nazım imar planlarının uygulanması amacıyla tesis edildiği, dolayısıyla üst ölçekli plan varsa alt ölçekli planın (düzenleyici işlem olmakla birlikte) uygulama işlemi niteliğinde olduğu ve bunun sonucunda da nazım imar planı veya uygulama imar planı yapıldıktan sonra henüz subjektif işlem tesis edilmemiş olsa dahi uygulama imar planı ile birlikte üst ölçekli nazım imar planına dava açılabileceği açıktır. Aksi halde alt ölçekli planın üst ölçekli imar planına uygun tesis edilmiş olması durumunda, uygulama programlarını doğrudan etkilemesine karşın bu planların iptali için açılan davalarda işin esasının incelenmesi suretiyle yargısal denetim yapılamayacaktır.
Anılan mevzuat hükümleri ve Danıştay yerleşik içtihatları uyarınca, imar planlarına askı süresi içinde bir itirazda bulunulmamış ise davanın, 2577 sayılı Yasanın 7. maddesi uyarınca imar planının son ilan tarihini izleyen günden itibaren 60 gün içinde açılması gerektiği, ancak bu süreler içerisinde dava açılmamış olması halinde imar planının uygulanmaya konulması ile birlikte uygulama işlemi üzerine işlem ile birlikte imar planına veya doğrudan işlemin dayanağı olan imar planına karşı yeniden dava açma hakkının bulunduğu ve bu aşamada dava açma süresinin uygulama işleminin süresine tabi olduğunda tartışma bulunmamaktadır.
Uyuşmazlıkta, davacı tarafından 04/10/2016 tarihli imar durumu üzerine, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile birlikte 1/5000 ölçekli nazım imar planının ve ilgili plan notlarının iptali istemiyle 30/11/2016 tarihinde bakılan davanın açıldığı, imar durumunun uygulama imar planının uygulaması niteliğinde bir işlem olduğu, uygulama işleminin tesis edilmesi üzerine dayanağı düzenleyici işlemlere karşı da dava açılabileceği, bu bağlamda 1/1000 ölçekli uygulama ve 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile bu planların ayrılmaz bir parçası olan plan notlarının da esastan incelenebileceği görüldüğünden, davanın reddine ilişkin Mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun, dava konusu imar planları ve plan notları yönünden davada süre aşımı bulunduğu gerekçesiyle reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında isabet görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu imar durumunun dayanağı imar planları da esastan incelenerek uyuşmazlığın tümü, planlar ve buna bağlı işlemler hakkında bir karar verilmesi gerektiğinden, Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararında isabet bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacıların temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun; imar durumu bakımından reddi; imar planları ve plan notları bakımından davada süre aşımı bulunduğu gerekçesiyle reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 03/11/2021 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi